NATO’nun Ukrayna’ya müdahalesini savunan Polonya, Çekya ve Baltık ülkeleri Amerika’nın Avrupa’daki ‘Truva atları’ konumunda. Ukrayna’ya komşu devletler Amerikancılıkta da adeta birbirleriyle yarış içinde.

ABD’nin 'uç beyleri'

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Batı ülkelerinin Rusya’ya yönelik politikaları gün geçtikçe sertleşirken Polonya, Çekya, Letonya, Litvanya ve Estonya gibi Baltık ülkelerinin tavrı özellikle dikkat çekici. ABD’nin Avrupa’daki ‘Truva atları’ olarak adlandırılan eski Doğu Bloku ülkeleri geçmişten baki kalan hesapların da etkisiyle Rusya karşıtlığında en ön safta yer alıyorlar.

Avrupa Birliği içindeki Atlantikçi kanadın en büyük savunucularından Polonya ve Baltık ülkeleri Ukrayna’ya fiili bir NATO müdahalesi için bastırıyorlar. Ateşe benzinle giden ülkelerin liderliğini ise Ukrayna’nın komşusu Polonya üstleniyor. Varşova yönetimi, müdahaleye karşı çıkan diğer ülkeleri suzlamayı sürdürüyor.

POLONYA KIŞKIRTIYOR

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, Rusya'ya karşı yaptırımlar konusunda kırmızısı çizgisi olmadığını sık sık dile getiriyor. Morawiecki, Almanya ve tüm AB'nin bir an önce Rusya'dan enerji sevkıyatına ambargo uygulaması gerektiğini, Ruslara vize vermeye son verilmesi ve Birleşik Rusya partisi üyelerinin mal varlıklarının dondurulması gerektiğini söyledi.

Tüm Avrupa’yı Rusya karşıtı tavır almaya zorlayan Morawiecki, son olarak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğü için Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u da hedef aldı. Morawiecki, salı günü Macron'a atfen "Sayın Macron, Putin ile kaç kez görüştünüz, bir şey başardınız mı? Suçlularla pazarlık yapacak bir durum yok" demişti. Suçlamanın "temelsiz" ve "skandal" olduğunu ifade eden Macron ise Polonya Başbakanı'nı Fransa'daki cumhurbaşkanı seçim kampanyasına müdahale etmekle suçladı.

BALTIKLAR BENZİN TAŞIYOR

Baltık ülkelerinin savaş kışkırtıcılığı da gözlerden kaçmıyor. Anti-Rus söylemleriyle savaş cephesinin gönüllü piyonlarına dönüşen Baltık ülkeleri de NATO müdahalesi için çağrılarda bulunuyor. Letonya, Estonya ve Litvanya adeta ‘uç beyliği’ yapıyorlar.

Letonya Başbakan yardımcısı Artis Pabriks “Savaştan korkmuyoruz çünkü biz NATO üyesiyiz” diyerek Moskova’ya yönelik her türlü yaptırımın sertleştirilmesini talep ediyor. Estonya da benzer şekilde en sert tutum takınan ülkelerden. Devlet Başkanı Alar Karis, “Estonya ve Ukrayna tarihin aynı tarafındadır” diyerek tavrını açıkça deklare etti. Litvanya da savaş boyunca en agresif tavır takınan ülkelerden oldu. Rusya’ya karşı küresel bir ‘mücadele’ çağrısında bulundu.

ÇEKYA ÖN SAFLARDA

Rusya’nın saldırıları karşısında Ukrayna’yı desteklemeye devam eden Çekya, bir ilke imza atarak ordu envanterinde bulunan ve kullanılmayan çok sayıda T-72 tipi tank ile BVP-1 tipi zırhlı aracı Ukrayna’ya gönderme kararı aldı. Savunma Bakanı Jana Cernochova, “Orada savaş kızışıyor ve Z işaretli katiller için hiçbir şeyi kolaylaştırmayacağız. İnanın bana, Ukraynalı arkadaşlara temel askeri malzeme gönderiyoruz. Ve bunu yapmaya devam edeceğiz” dedi.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, "NATO, Polonya, Estonya, Letonya, Litvanya’ya ek Romanya, Macaristan, Bulgaristan ve Slovakya’da da çok uluslu savaş grupları kurdu” dedi.

SAVAŞ SUÇU SORUŞTURMASI

ABD Temsilciler Meclisi, dün Rusya'nın Ukrayna'daki savaş suçlarının belgelenmesine dair yasa tasarısını onayladı. Amerika’nın bu hamlesinden hemen sonra Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, da Rusya'nın Ukrayna'da savaş suçu işlediğini ve Polonya'ya olası tehdit oluşturduğunu belirterek “Putin daha zor ambargolara tabii tutulmalı" dedi.

Yunanistan ise Mariupol'deki savaş suçlarını araştırması için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne başvuruda bulunacağı bildirildi.

Japonya Kabine Baş Sekreteri Matsuno Hirokazu, “Ukrayna'da sivillerin öldürülmesini şiddetle" kınayoruz, yaşananlar uluslararası insani hukukun ciddi şekilde çiğnenmesidir” dedi ve ekledi: “Rusya'nın savaş suçları cezalandırılmalı.”