ABD ve Kolombiya Maduro'ya suikast girişiminde rolü oldukları iddiasını reddetti

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'nun haftasonu başkent Caracas'ta kendisine yönelik suikast girişiminden 'Venezuela'daki aşırı sağla birlikte hareket eden ABD'deki kesimleri ve Kolombiya hükümetini' sorumlu tutmasına bu iki ülkeden yanıt geldi. ABD ve Kolombiya suçlamaları reddetti.

Sputnik Türkiye'nin aktardığı habere göre, Washington pazar günü yaptığı açıklamada Maduro'ya yönelik suikast girişimiyle ilgisi olmadığını duyurdu.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton yaptığı açıklamada olayda 'ABD hükümetinin bir müdahalesinin olmadığını' söyledi.

Bolton daha da ileri giderek olayın 'Venezuela rejimi tarfından uydurulmuş bir bahane' olabileceği iddiasında bulundu. Bolton ancak 'Venezuela'nın elinde ABD kanunlarının olası ihlali yönünde somut kanıt' olması halinde konuyu 'ciddi şekilde araştıracaklarını' da belirtti.

Geçen ağustosta ülkedeki protesto gösterileri sırasında 'Venezuela'ya askeri müdahale seçeneğinin dışlanmadığını' söyleyen Trump, Maduro hükümetini 'başarısız bir ideolojiyi dayatarak zengin bir ulusu yok etmekle' suçlamıştı.

Geçen sene Venezuela'daki hükümet karşıtı eylemlerde yaklaşık 130 kişi hayatını kaybetmişti.

Maduro suikast girişimi sonrası 'Venezuela'daki aşırı sağla birlikte hareket eden Kolombiyalı aşırı sağcıları, Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos'u ve ABD'nin Miami kentinde yaşayan ve muhaliflere finansal destek yaptığı kesimi suçlamıştı.

Suikast girişimini ise 'T-shirt Giyen Askerler' (Movimiento Nacional Soldados de Franela) adını veren grup üstlenmişti.

KOLOMBİYA: MADURO'NUN SUÇLAMASI SAÇMA VE TEMELSİZ

Maduro'nun suçlamasına yanıt veren Kolombiya Dışişleri Bakanlığı ise yaptığı açıklamada "Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos'un Venezuela Devlet Başkanı'na yapıldığı belirtilen suikast girişiminden sorumlu olduğunu söylemek saçma ve temelsiz. Her zamanki gibi Venezuela lideri, olan her şeyden Kolombiya'yı suçluyor. Kolombiya halkı, hükümeti ve Devlet Başkanı Santos'a saygı gösterilmesini talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Santos suikast girişiminden birkaç gün önce AFP'ye yaptığı açıklamada 'Maduro'nun günleri sayılı' ifadesini kullanmış ve 'bu rejim devrilmek zorunda' diye konuşmuştu.

KÜBA, SURİYE, NİKARAGUA VE İRAN'DAN DESTEK

Diğer taraftan Rusya ve Türkiye'nin yanı sıra Küba, Suriye, Nikaragua ve İran hükümetleri Maduro ile dayanışma mesajları yayımladı.

Küba Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel ve selefi Raul Castro'nun 'Maduro'ya yönelik saldırı girişimini şiddetle kınadıkları' belirtildi.

Açıklamada iki liderin de 'Maduro'ya koşulsuz destek verdiği ve Maduro'yla tam dayanışma içinde oldukları' ifade edildi.

İran Dışişleri Sözcüsü Behram Kasımi ise saldırı girişimini 'Venezuela'da istikrarsızlık ve güvensizliğe neden olan bir gelişme' olarak yorumladı. Sözcü bunun 'Venezuela halkı ve hükümetinin düşmanlarına yarar sağladığını' söyledi.

Suriye Dışişleri Bakanlığı da saldırı girişimini 'olabilecek en şiddetli şekilde kınadıklarını' açıkladı ve girişimin amacının 'ülkedeki güvenlik ve istikrarın altını oymak' olduğunu belirtti.

Bakanlık Venezuela'nın 'içişlerine karışılmaması ve egemenliğine saygı gösterilmesi' çağrısında bulundu.

Nikaragua Dışişleri Bakanı Denis Moncada da Maduro'ya yönelik suikast girişiminin 'Latin Amerika ve Karayipler'deki demokratik, devrimci ve ilerici hükümetlerin altını oyduğu' açıklamasında bulundu.

Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortaga'nın ofisinden yapılan açıklamada da saldırının arkasında 'özgürlükçü ortamı yok etmek isteyen, nefret dolu ve karanlık sağ güçler' olduğu ifade edildi.

AVRUPA'DAN AÇIKLAMALAR

İspanya Dışişleri Bakanlığı ise yaptığı açıklamada 'siyasi amaçlar uğruna yapılan her türlü şiddet eylemini kınadığını' belirterek 'ülkedeki ciddi krizin barışçı ve demokratik yollarla çözülmesi' çağrısı yaptı.

Almanya 'alandaki gelişmeleri yakından takip ettiğini' duyururken Portekiz mevcut krizin 'diyalog ve ulusal uzlaşı' ile çözülmesini talep etti.

Avrupa Birliği geçen yıl insan hakları ihlalleri ve Maduro'nun yeniden iktidara geldiği seçimlerde usulsüzlüklerle suçladığı Venezuela Devlet Başkanı Yardımcısı ve 10 diğer yetkiliye yaptırım uygulamış ve Venezuela seçimlerinin 'adil ve özgür ortamda yapılmadığını' öne sürmüştü.