Adı nice bebeğe verildi: Ulaş Bardakçı’nın ölümünün 51. yıl dönümü
Adı on binlerce insana miras kalan Türkiye devrimci hareketinin simge isimlerinden Ulaş Bardakçı, 51 yıl önce bugün, İstanbul Arnavutköy'deki çatışmada hayatını kaybetmişti.
HABER MERKEZİ
Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (THKP-C) ve DEV-GENÇ önderlerinden Ulaş Bardakçı’nın bugün 51. ölüm yıl dönümü.
Ulaş Bardakçı, 19 Şubat 1972 tarihinde İstanbul Arnavutköy'de girdiği çatışmada öldürülmüştü.
Ölümünün ardından adı sayısız bebeğe verilen Rasih Ulaş Bardakçı, 1947 yılında Nevşehir'in Hacıbektaş kasabasında doğdu. ODTÜ'de okudu. ABD'nin Ankara büyükelçisi Robert Komer'in makam aracının ODTÜ bahçesinde yakılması eylemine katıldı (15 Ocak 1969).
Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF) içindeki tartışmalara aktif biçimde katıldı. Gençlik arasında Milli Demokratik Devrim (MDD) tezlerinin etkisinin artmasında önemli bir rol oynadı.
Devrimin ancak savaşçı bir partiyle mümkün olabileceği fikrini benimsedi. Mahir Çayan’ın önderliğinde THKP-C'nin kuruluşunda yer aldı ve parti tezlerinin ortaya çıkmasında etkili oldu. THKP-C'nin ilk genel komitesinde yer aldı ve para, malzeme bulma işleriyle görevlendirildi.
ELROM EYLEMİNDE YER ALDI
THKP-C'nin ilk eylemi sayılan Küçükesat Ziraat Bankası (Ankara) soygununa katıldı (12 Şubat 1971).
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının serbest bırakılmaları talebiyle İstanbul'da, İsrail başkonsolosu Efraim Elrom'un kaçırılması eyleminde yer aldı (17 Mayıs 1971).
Elrom’un ardından İstanbul çapında başlatılan Balyoz Harekâtı sırasında yakalandı. 29 Kasım 1971'de Maltepe Cezaevi'nden, THKP-C'den Mahir Çayan, Ziya Yılmaz ile Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu’ndan (THKO) Cihan Alptekin ve Ömer Ayna ile birlikte tünel kazarak firar etti.
Kaçtıktan sonra İstanbul'da faaliyetlerini sürdürdü. 19 Şubat 1972 günü saat 07:00 sularında Arnavutköy'de kaldığı ev kuşatıldı. Ulaş Bardakçı, bu evde girdiği çatışmada öldürüldü.
YAŞAR KEMAL’DEN “ULAŞ’A AĞIT”
Yaşar Kemal’in 19 Şubat 1972’de öldürülen Ulaş Bardakçı anısına yazdığı, Bugünlere Bahar İndi şiir kitabında bulunan “Ulaş” isimli bir şiiri bulunuyor. Bu şiirin bir kısmı Zülfü Livaneli tarafından bestelendi. Ayrıca şiir, Grup Yorum ve Ali Asker tarafından da yorumlandı.
Hele Ulaş’a Ulaş’a
Ulaş benziyor güneşe
Ulaş kardaş can verirken
Görenlerin aklı şaşa
Ulaş canım, Ulaş gülüm
Sana yakışmıyor ölüm
Sana demedim mi kardeş
Düşman hayin, düşman zalim
Ulaş benim gülüm güzel
İnsanlığım yolum güzel
Kardeş sen öldükten sonra
Vallah billah ölüm güzel
Döğünürüm yana yana
Haber olmadı mı sana
Yüreğindeki kırk kurşun
Ağır gelmiyor mu sana
Şu boğazın günden yanı
Gitti gelmez Ulaş hani
Bu dünya güzel olacak
Bu insan güzel olacak
Ulaş kardeş koç yiğidim
Görmeyecek güzel günü
Dağlar taşlar geldi dile
Bu dünya kalır mı böyle
Öcümüz yerde kalamaz
Sinan’ıma selam söyle
Kadir’ime selam söyle
Sinan, Kadir, Hüseyin’im
Soylu dağım yüce kinim
Ulaş selam et dostlara
Bizi durduramaz ölüm
Bu zalim günler geçecek
Düşmanlar ağu içecek
Bundan sonra yeryüzünde
Çiçekler Ulaş açacak
Çiçekler Kadir açacak
Çiçekler İlkay açacak
Bundan sonra yeryüzünde
Çiçekler dostluk açacak
Generaller generaller
Kızıl kanda kanlı eller
Sizi de yeneriz bir gün
Bize türk milleti derler
Hele Ulaş’a Ulaş’a
Ulaş benziyor güneşe
Ancak sen ölürsün böyle
Böyle yiğit biz ölürüz
Düşmanların aklı şaşa
Ulaş benziyor güneşe
Bundan sonra yeryüzünde
Hep çiçekler Ulaş aça