Modi hükümeti, Afgan sorununda geride kaldığı için Rusya-Taliban ilişkileri engellenemeyecek. Kremlin, Pakistan ile de işbirliğine büyük önem verecek

Afgan izolasyonu için Delhi-Moskova irtibatı

MK BHADRAKUMAR
Çeviren: Setenay Kızılkaya

Hindistan basını, Delhi'nin Afganistan üzerindeki izolasyonundan dikkatleri uzaklaştırmak için Başbakan Narendra Modi'nin, 24 Ağustos'ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon konuşmasını abartarak ele aldı.

Bu umutsuz çabalar, Hindistan'ın Afgan politikasının tamamen çökmesinden kaynaklanıyor. Hükümetin Afganistan’la ilgili anlatısının temelden kusurlu olduğu ortaya çıktı. Putin, Modi'nin Afgan meselesinde “kalıcı istişareler için iki yönlü bir hat kurma” talebini kabul etti. Rusya, Hindistan ile bu tür bir işbirliğine her zaman açık oldu ancak Modi, Hindistan'ın ABD ile ortaklığına öncelik verdi.

DEDİKODUYLA RAHATSIZLIK

Delhi'deki basın danışmanları, medyada Putin'in sadece Modi ile birlikte Taliban hükümetini tanıyacağına dair bir hikâye yarattı. Görünüşe göre Putin, Modi'nin, “Pakistan'ın Kabil'deki Taliban yükselişini bölgede terörizmi körüklemek için kullanacağı” yönündeki değerlendirmesini kabul etti. Bu açıkça aşırıya kaçan bir durum... Amaç tüm partilerin muhalefetle yapacağı toplantıyı etkilemek olsa bile, Hindistanlı yetkililer dedikodular yayarak, Kremlin'i ciddi şekilde rahatsız etmiş olabilir. Moskova, Hindistan ve Pakistan'la ilişkilerinde farklı bir yaklaşım benimsiyor. Rusya’nın gözünde Pakistan, ABD ile yarı ittifakı göz önüne alındığında Hindistan'ın asla yapamayacağı veya yapmayacağı şekilde, Rusya'nın Avrasya bölgesindeki bazı temel çıkarlarını ilerletme potansiyeline sahip ciddi bir ortak olarak görünüyor. Bu ilk nokta.

İkincisi, Hindistan'ın politikaları, Rusya'nın hayati çıkarlarına ve temel kaygılarına giderek daha fazla ters düşüyor. Hindistan; ABD, Güney Kore ve Japonya’nın oluşturduğu blok üzerinden hareket ediyor ancak bu platform ABD'nin Çin ve Rusya'ya yönelik ikili çevreleme stratejisinin bir örneği. En üst düzeydeki Rus liderliği, Moskova'nın ABD'nin Çin ve Rusya'yı çevreleyecek şekilde “Hint-Pasifik”te bir ülkeler bloku yaratma çabalarından memnun olmadığı konusunda Yeni Delhi'yi defalarca uyardı. Ancak Rusya'nın endişeleri kulak ardı edilmekle kalmıyor; Modi hükümeti, Dörtlü Güvenlik Diyaloğu'nun zirve düzeyindeki düzenli toplantılarla kurumsallaşmasından açıkça memnun görünüyor.

Şimdi, Rusya'nın Pakistan ile ilişkilerinin sorunlu tarihine rağmen İslamabad, Moskova ile yakın ilişkiler geliştirmeye oldukça istekli. Afganistan konusunda Pakistan, şu anda Moskova'yı iyi durumda tutan Rus ve Taliban yetkilileri arasındaki temasları tereddütsüz bir şekilde kolaylaştırdı.

GÜVENİLİR BİR AKTÖR

Delhi, “Taliban'ın geçmişte Pakistan'ın yalnızca bir vekili olduğu” şeklindeki fikirlere takılıp kalırken Moskova, Taliban'ı, o ülkenin ana akım siyasetinde oynayabilecek meşru role sahip, güvenilir bir aktör olarak görüyor. Dolayısıyla, Taliban ile angajman Rusya'nın Afgan politikasının merkezinde yer alıyor.

Modi, Putin'le yarım düzine telefon görüşmesi yapsa bile, bu zıtlık görmezden gelinemez. Başka bir deyişle, Modi hükümeti, Afgan sorununda geride kaldığı için Rusya’nın Taliban ile ilişkileri engellenemeyecek.

İlginç bir şekilde Putin, Modi ile görüşmesinden sadece bir gün sonra Pakistan Başbakanı Imran Khan ile Afganistan hakkında bir telefon görüşmesi yaptı. Rusların yorumu, Afganistan'da ileriye giden yolda Moskova ve İslamabad arasında üst düzeyde bir yakınlaşma olduğunu gösteriyor. Raporda iki liderin, Afganistan'da şiddeti önleyerek ve tüm kesimlerin çıkarlarını dikkate alan kapsayıcı bir hükümetin oluşumunu kolaylaştıracak [Afganlar arası] bir diyalog kurarak, barışı ve güvenliği korumanın önemini vurguladığı belirtildi. Putin ve Imran Khan, “Afgan sorununa yönelik yaklaşımları hem ikili, hem de çok taraflı formatlarda koordine etme” ve “bölgesel istikrarı sağlayarak terörizm ve uyuşturucu tehdidine karşı mücadelede Şanghay İşbirliği Örgütü'nün olanaklarını kullanma” konusunda anlaştılar.

Şanghay İşbirliği Örgütü, Çin'in bölgesel rolü için bir tür anahtar kelime olduğundan, bu önemli bir referans noktası. Rus okuması, “Çeşitli seviyelerde Rus-Pakistan temaslarının yoğunlaşacağının” altı çizilerek sonuçlandı. Açıktır ki Kremlin önümüzdeki dönemde Pakistan ile işbirliğine büyük önem verecektir. Afganistan'ın yeniden inşası ve Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru muhtemelen Rus iş dünyası ve endüstrisi için büyük fırsat yaratacaktır.

Bir Çin yorumuna göre, “Çin'in Rusya ile yakın koordinasyonu ve ortak çıkarları, Afganistan'daki olası yeniden inşa çabalarında da önemli bir rol oynayacaktır. ABD'nin tam aksine Çin ve Rusya’nın ülkedeki barış ve kalkınmada ortak çıkarları var. Bu nedenle Afganistan konusunda iletişimi sürdürdüler. Bu durum, iki ülkeyi Afganistan'ın yeniden inşa çabalarında rol alan ana oyuncular ve ortaklar haline getiriyor.”

“Çin, inşa yetenekleri ve finansman kaynakları ile belirli projelerin yürütülmesinde öncü rol oynayabilirken, Rusya, bölgede istikrar ve güvenliğin sağlanmasında hem Afganistan'daki hem de bölgedeki büyük etkisi ile ülkeye önemli destek sunabilir. Uzmanlar, ABD ve diğer bazı Batılı ülkelerin bunu baltalamaya devam etmesine rağmen, Afganistan'da barış ve kalkınmayı en içtenlikle isteyen ülkeler arasında Çin ve Rusya'nın olduğunu söyledi.”

Geçen hafta “Afganistan'ın yeniden inşası dolarsızlaştırma baskısını artırabilir” başlıklı bir başka Çin yorumunda, şöyle denildi: “ABD, Afganistan'a karşı yaptırımlar uygulamaya ve ülkeye çok ihtiyaç duyulan küresel yardımı durdurmaya çalışırken, halihazırda ortaya çıkan küresel dolarsızlaştırma baskısı, ABD dolarına karşı alternatifleri giderek daha fazla benimseyen ülkelerle daha da hızlanıyor. Afganistan'ın yeniden inşası, avro ve yuan gibi diğer para birimlerinin artan varlığı ve kullanımı için zemin hazırlarsa, doların statüsü daha da düşebilir. Aslında, Rusya ve Suudi Arabistan da dahil olmak üzere bir dizi ülke ve bölgede dolardan uzaklaşma eğilimi ortaya çıktı.”

“BÜYÜK OYUN”

Afganistan'a yönelik Hindistan politikası, ayrıntılara takılıp büyük resmi göremiyor. Sıfır toplam yaklaşımı*, Hindistan’ın arketipik düşmanları olan Çin ve Pakistan'ın etkisini geri almaya takıntılıyken tüm ciddi bölgesel devletler, Afganistan’a jeo-ekonomi gündemiyle yaklaşıyor. Yeni Delhi, Afganistan'daki büyük oyunu kızıştırmak için Sincan ve Pakistan'ı göz önünde bulundurarak ABD'ye umut bağladı, ancak ortaya çıktığı gibi Washington Delhi'yi terk etti ve Taliban ile yeni bir ilişki kurmaya başladı. Modi'nin Putin ile yaptığı görüşme, Hindistan'ın bölgesel izolasyonunu hafifletmek için umutsuz bir girişimdi. Putin, Rusya'nın Pakistan ile derinleşen bağlarını bir kenara ayırırken yapması gerekeni anladı ve üzerine düşen görevi yerine getirdi.

*Bir oyun ya da ekonomik sistemde bir katılımcının kazanç ya da kayıplarının diğer katılımcıların kazanç ve kayıpları toplamına eşit olması.

Kaynak: AsiaTimes