Akademide mobbing politik baskılarla arttı
Akademide günden güne artan mobbing akademisyenleri farklı mesleklere itiyor. Eğitim Sen’den Akıncı’ya göre baskı ve güvencesizlik mobbinge dönüşüyor.
Berkay SAĞOL
Türkiye’de yapılan araştırmalara göre her dört akademisyenden üçü mobbinge maruz kalıyor. Unvan yükseltmeme, rencide etme, işini zorlaştırma, alanı dışında başka görevler verme ve tezini onaylamama gibi yöntemler en çok yaşananlardan.
Mobbingin en son örnekleri Harran Üniversitesi ve Düzce Üniversitesi’nde yaşandı. Harran Üniversitesi’nde Yeni Türk Edebiyatı (YTE) üzerine yüksek lisans yapan Sinan Cumart isimli öğrenci, bölümün hocalarından L.B.’nin kendisinin tez danışmanlığını bırakması nedeniyle büyük bir mağduriyet yaşadığını ve resmi olmasa da, fiili olarak yüksek lisanstan atıldığını öne sürdü. Cumart yaptığı akademik çalışmayla ilgili, “Çalışmama tam not verdi vermesine de seçtiğim yazarı kendince politik ve ideolojik bir zemine oturttuğundan olacak, artık benimle olan ilişkisini tamamen kesmiş gibiydi” dedi.
Düzce Üniversitesi Akçakoca Bey Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde akademik ve idari personele mobbing uygulayan dekan vekili Ayfer Gedikli, üniversite yönetimine çok sayıda delil göstererek şikâyet edilmesine rağmen soruşturma mobbing yaptığı iddia edilen kişiye değil, mobbingi şikâyet edenlere açıldı.
EN ÇOK BASKI GENÇLERE
Eğitim Sen İzmir Üniversiteler Şube Başkanı Ümit Akıncı, “Hiyerarşide kaybedecek hiçbir şeyi kalmayan insanlar bile üniversitede mobbinge maruz kalıyor. En ciddi mobbingi araştırma görevlileri yaşıyor. Yüksek lisans ve doktora öğrencileri de ciddi baskılar yaşıyor. Çünkü öğrenciliği devam edenler hem hocalarına bağlı çalışmalarını sürdürüyor hem de alanları dışında çalıştırılıyorlar” dedi.
AKP’nin rektör atamalarına başlamasıyla mobbingin arttığını ifade eden Akıncı, “Üniversitelerin hepsi birer parti bürosu gibi çalışıyor. Siyasetten birileri üniversiteye açılışa veya mezuniyete gelecekse araştırma görevlileri, etkinlikler görevli oluyor” ifadelerini kullandı.
Akıncı sözlerine şöyle devam etti: “Üniversitelerde artık unvanını alan kişiler kadrosuna kavuşamıyor. Bu kişiler unvanlarını hak ettikten sonra kadrolarını alabilmek için ciddi mobbinge ve iş yüküne maruz kalıyor. Eskiden bilimsel çalışmalar engellenmezdi artık bunlar çok olağan karşılanıyor.”