Sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek sözleşmesi yenilenmeyen Akademisyen Gökdemir, görevden uzaklaştırılmasına karşı dava açtığını ve işine tekrar iade edilmeyi beklediğini ifade etti

Akademinin halini ortaya koyan örneklerden biriyim

BERKAY SAĞOL

Sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek sözleşmesi yenilenmeyen Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Oktay Gökdemir göreve iade talebiyle açtığı davası sürerken BirGün’e konuştu. Yaşamış olduğu bu durumun akademinin halini açıkça ortaya koyan örneklerden bir tanesi olduğunu vurgulayan Gökdemir, üniversitelerde bilimsel eğitim için çabaladığını ve mücadele ettiğini söyledi.

Üniversitede yaşadığı krizin yaklaşık iki yıldır devam ettiğini ve kasım ayında sözleşmesinin yenilenmediğini ifade eden Gökdemir, “Tınaztepe Kampüsü ve Edebiyat Fakültesi bünyesinde bir itibarsızlaştırma mevcut. Bu yapı mevcut siyasal iktidarla bağlantılı rektörlerin gelmesiyle ilgili. Durumdan rahatsız olan ve bu rahatsızlığını da dillendiren akademisyenlere karşı tepki oluştu. 32 yıllık öğretim üyesiyim, şimdiye kadar bu kadar yoğun baskıyla karşılaşmamıştım. Son iki yıl içinde ciddi bir soruşturma furyası başlatıldı. Bir itaat kültürü yaratmaya çalışıyorlar” dedi.

Üniversite kavramının içinin boşaltıldığını belirten Gökdemir, “Kişisel olarak bundan rahatsızdım ve her fırsatta da dile getirdim. Yönetimler bu şekilde oluşunca, fakülteler de genel anlayışa uygun olarak pozisyon alıyor, durumdan vazife çıkarıyorlar. Dolayısıyla herkesin susmasını ve ses çıkarmamasını istiyorlar. Bu konuların hepsini konuşmak için rektörden istediğim randevulara bir kez bile olumlu şekilde geri dönüş yapılmadı” diye konuştu.

ATAMALARI ELEŞTİRDİM

“Kampüste mescitler var bir de cami açmak yerine laboratuvarlar açın” dediği için görevden uzaklaştırıldığını ileri süren Gökdemir, “Görev süremin uzatılmaması, üniversitelerdeki genel yapılanmayla ilgili. Görev süremi uzatmama kararında gerekçe olarak sosyal medya paylaşımlarımı gösteriyorlar. Bu bir gerekçe olamaz. Ben o paylaşımlarda kimseye hakaret etmedikten, kişisel bir saldırıda bulunmadıktan sonra kişisel düşüncelerimi kendim ifade edebilirim. Sözleşme yenilenmemesinden önce de sosyal medya paylaşımlarım sebebiyle iki kez yarım maaş kesme cezası aldım. Üniversitede rektörlüğün açtığı manavı eleştirdiğim için, kişiye özel atamaları eleştirdim ve bazı dekanların istifa ettirilmesini eleştirdim. Bunların hepsini gerekçe gösterdiler” dedi.

BANKADA ÖĞRENDİM

Sözleşmesini feshederek başkalarına mesaj vermek istediklerini belirten Gökdemir, “Sözleşmem 19 Kasım’da sona eriyordu. Hiç aklımdan geçmemişti böyle bir şey olabileceği. Ayın 15’inde bankadan maaşımı almaya gittiğim zaman öğrendim. Bana üniversite tarafından herhangi bir şekilde bildirim yapılmadı. Tüm bunlardan sonra dava açtım. Bir kere tarih bölümünün kurucu öğretim üyelerindenim. Dava İzmir 2. Bölge İdare Mahkemesi’nde görülüyor. Böylesi bir adaletsiz uygulamanın bir an önce hukuktan dönmesini ve göreve iade edilmeyi bekliyorum. Üniversiteler özgür düşüncenin tartışılacağı yerler olmalı. Üniversitelerde sadece bilimin otoritesi vardır, başka bir otoriteyi kabul etmez. Bu davayı da sonunda kazanacağım” ifadelerini kullandı.