AK trollerin işi olduğu ilk dakikadan belli olan ve İmamoğlu’nu zora düşürmek için yapılan ‘dolu otobüs’ organizasyonu iktidarın elinde patladı. Üstelik sadece bu da değil; Kanal İstanbul ihalesi, VIP cuma namazı ve TIR şoförü gözaltısı da toplumun her kesiminden tepki aldı

AKP’de hâkim duygu panik

YAŞAR AYDIN

Türkiyeli ortalama yurttaş tüm dünya ile birlikte koranavirüs mücadelesi içerisinde. Kendini, sevdiklerini yaşatmaya ekonomik olarak ayakta kalmaya çalışıyor. Türkiye’deki istisna Saray kabinesi ve Pelikancılar diye kodlayabileceğimiz ‘yiyici takım’ başka işlerin peşinde.

İstanbul’da AKP’li ilçe başkanları ve bazı belediye başkanları, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu zor durumda bırakmak için bir organizasyon tertip etmişler. Sabahın kör karanlığında özel olarak oluşturulmuş gruplarla bazı otobüs ve metrobüs duraklarına yığılıp, araçların ne kadar dolu ve sağlıksız olduklarını göstermeye çalışmışlar. Oyunlarının açığa çıkması bir iki saati bile bulmamış.

Saray hükümeti salgın konusunda eli ayağı birbirine dolanınca çareyi bir kaz daha gündemi başka noktalara çekmekte arıyor. Ama işi hiç de kolay değil. Üstelik o kadar acemice yapılıyor ki panik havasını kilometrelerce uzaktan almak mümkün.

HER HAMLE GERİ TEPTİ

Toplum olarak Saray iktidarının salgın karşısında baştan beri izlediği yanlış çizginin sonuçlarını yaşıyoruz. Maalesef bazı önlemler için geç kalındı ve tablo çok parlak değil. Başarısızlığı örtmek için bildik yöntemlere başvurdular. Algı yaratma ve manipülasyon, işe yaramazsa baskı ve zor.

Kanal İstanbul: Koronavirüs salgını ile ilgili açıklanan paket Avrupa’nın küçük ve yoksul ülkelerinin bile çok gerisinde kaldı. Hükümet güçlü olduğunu göstermek için büyük projeleri aksatmama kararı aldı. Kanal İstanbul için ihalelere devam etti. Ama öyle bir tepki geldi ki Ulaştırma Bakanı’nın başını yedi.

VIP Cuma namazı: Hükümet geç te olsa camileri kapattı. Ama bir yandan da cemaatlerin “savaş döneminde bile Cuma kılındı” eleştirileriyle karşılaştı. Çareyi Diyanet tarafından organize edilen VIP Cuma namazında buldular. Bu hamle bırakın toplumun AKP dışındaki kesimlerini parti içinde bile tepki gördü. Mehmet Metiner cumayı “itibar suikastı” olarak değerlendirdi.

TIR şoförü gözaltısı: Evde kal çağrılarını bir TIR şoförü kendi çektiği kısa video ile eleştirdi. Kısa ve net cümlelerle yaptığı çağrı o kadar etkili oldu ki şoför iki gün sonra gözaltına alındı. Süleyman Soylu, gözaltına alınmayla ilgili açıklama yapmak zorunda kaldı.

AKIL DEVRE DIŞI

Saray rejimi 31 Mart seçimlerinden bu yana sürekli bir yalpalama içerisinde. Ekonomik ve siyasal açıdan burunlarını doğrultamadılar. Erdoğan’ın merkezde durduğu bir iradeyle süreci götürmeye çalışıyorlar. Ama kriz anları iktidarın içinde bulunduğu fotoğrafı daha net görmemizi sağlıyor. Parti ve hükümet içindeki güç odakları hemen ortaya çıkıp sorunu kendi bildikleri yöntemle çözmeye çalışıyorlar. Ortaya da böyle akıl dışı bir görüntü çıkıyor.

AKP’de ve Saray hükümetinde akıl devre dışı. Şaft kaydı şanzıman dağıldı. Aracın düz gitmesi hatta hareket etmesi bile mümkün değil. Ama işin kötü tarafı ülkenin dümeninin hâlâ bunlarda olması.