AKP Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine yönelik açıklamaları nedeniyle 750 bin liralık manevi tazminat davası açtı. Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, Nebati'ye, “Ah Canikli ah! Pişmanlığa hazır mısın?” diye seslendi.

AKP'li Canikli'den Kılıçdaroğlu'na 750 bin liralık tazminat davası

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Nurettin Canikli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine yönelik açıklamaları nedeniyle "hakaret" ve "iftira" iddiaasıyla suç duyurusunda bulundu, 750 bin liralık manevi tazminat davası açtı.

Canikli'nin avukatı tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunulan suç duyurusu dilekçesinde, Kılıçdaroğlu'nun, 28 Haziran'da partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda ve 30 Haziran'da BirGün'e verdiği röportajda, Nurettin Canikli'ye yönelik hakaret ve iftiralarda bulunduğu öne sürüldü.

Dilekçede, Kılıçdaroğlu hakkında hakaret ve iftira suçlarından soruşturma ve kamu davası açılması talep edildi.

Ayrıca Canikli, aynı açıklamalar nedeniyle Kemal Kılıçdaroğlu hakkında, Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde 750 bin liralık manevi tazminat davası açtı.

KILIÇDAROĞLU'NUN AVUKATINDAN AÇIKLAMA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, AKP Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli'nin Kılıçdaroğlu'na açtığı tazminat davasına ilişkin sosyal medyadan açıklama yaptı.

BirGün’ün Twitter’da “AKP'li Canikli'den Kılıçdaroğlu'na 750 bin liralık tazminat davası” şeklindeki paylaşımını alıntılayan Çelik, “Ah Canikli ah! Pişmanlığa hazır mısın?” ifadelerini kullandı.

Çelik, açılan dava sayesinde Kılıçdaroğlu’nun tüm iddialarının ispat edileceğini vurguladı.

Canikli'nin açtığı davaya ilişkin Çelik şu paylaşımı yaptı:

“Ah Canikli ah! Pişmanlığa hazır mısın? Ya utanç duymaya?!.. Açtığın bu dava sayesinde, Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu'nun tüm iddialarını ispat şansına sahip olacağız, teşekkürler!.. İyi bilirsin ki Kılıçdaroğlu, sağlamasını yapmadan, emin olmadan ithamda bulunmaz!”

KILIÇDAROĞLU, BİRGÜN'E KONUŞMUŞTU

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, 30 Haziran'da gazetemiz BirGün Ankara Temsilcisi Nurcan Gökdemir'in sorularını yanıtlamış ve AKP'li Canikli hakkında şunları söylemişti:

"Dünyanın hiçbir yerinde, yolsuzluk yapılan kişiye, “Senin hakkında soruşturma açılmayacak” diye kanun çıkarılmaz. Kayyumun yaptığı bütün işlemler, karar alan ve görevleri yerine getiren kişinin, bu karar, görev ve fiilleri nedeniyle hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluğu olmamaktadır. Hırsızlık yap, haksızlık yap, çal, hiçbir sorumluluğu olmayacak.

Canikli bu işin göbeğindedir. Ona çağrı yapalım sizin aracılığınızla. Kendisinin ve yakınlarının mal varlığı açıklansın. Hesap uzmanıyım. O da eski maliye müfettişi. Aynı maaşı alıyorduk. Benim mal varlığımı ben internet siteme koyuyorum. Altına imzamı atıyorum. Canikli de açıklasın mal varlıklarını. Bakan olarak aldığı para varsa ben de milletvekili olarak alıyorum. Bir kişi siyasete girdikten sonra zenginleşiyorsa o kişi malı götürüyor demektir. TMSF’nin başına bazı kişiler atandıktan sonra belli simsarların çıktığını, “Hangi fabrikaları almak istiyorsun, yeterli komisyonu verirseniz tüm imkanları sağlarım” diye listeleri götürüp belli iş adamlarına verdiklerini biliyoruz. Bunları gelip bana anlattılar. Canikli temiz bir insan değil. Görünen tablo o. Ticari Sicil Gazetesi’nde Canikli’nin Boydak ile ilgili yayınlanan sayısında ismi var. “Benim ilgim yok” diyor. İlgin de var bilgin de var. Her türlü imkanı sen onlara sağladın. Güvenceyi sen verdin. Bu kanun çıkarken itiraz etmesi lazımdı. “Bu kanun politik olarak benim geleceğimi karartan bir kanun” demesi lazımdı. “Bu kanun böyle çıkarsa Canikli haksız yere suçlanır” demesi lazımdı. Tam tersi."