AKP’nin Güvenpark planları iptal: Güvenpark'ta mücadele kazandı
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi’nin açtığı dava sonucunda Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin AKP yönetiminde olduğu dönemde hazırlanan Güvenpark planları mahkeme tarafından "kamu yararına, imar ve koruma mevzuatına, planlama ve şehircilik ilkelerine uygun olmadığı" belirtilerek iptal edildi
BİRGÜN/ANKARA
TMMOB Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Ankara Şubesi'nin başvurusu üzerine Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin AKP tarafından yönetildiği dönemde hazırlanan Güvenpark planları mahkeme tarafından iptal edildi.
ŞPO, "Güvenpark’ta Mücadele Kazandı” başlığıyla yaptığı açıklamada, "Güvenpark 1. Derece Doğal Sit Alanı ve Etkileşim Geçiş Sahasına ilişkin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı” nın Ankara 7’inci İdare Mahkemesi tarafından kamu yararına, imar ve koruma mevzuatına, planlama ve şehircilik ilkelerine uygun olmadığı gerekçesiyle iptal edildiğini bildirdi.
BELİRSİZLİKLERE YOL AÇTI
Açıklamada, “Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde 7 Kasım 2018 tarihinde askıya çıkan Güvenpark Koruma Amaçlı İmar Planı, alanın tarihsel kimliğine ve önemine ilişkin bütüncül bir yaklaşım sunmadığı, aksine ‘ağaç dokusuna zarar vermeden ulaşım ve altyapı tesisleri, umumi tuvalet, büfe, pergole, kameriye, güvenlik kulübesi ve benzeri kullanımlar yer alabilir. Detaylar park alanı için hazırlanacak kentsel tasarım projesi ile belirlenecektir’ hükmü ile alanın korunması yönünde belirsizliklere yol açmıştır” denildi
HASSASİYETLE YAKLAŞILMALI
ŞPO Ankara Şubesi, Ankara’nın kent belleğinde yer eden Güvenpark’ın korunması mücadelesini sürdüreceğini bildirdiği açıklamasında, mahkeme kararına ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:
"•Güvenpark’ın tarihsel, mekansal, çevresel, doğal ve sosyo-kültürel özellikleri dikkate alınarak hassasiyetle yaklaşılması gereken bir alan olduğu,
• Tarihsel, fiziksel ve mekansal ilişkisi nedeniyle Hükümet Kartiyesi, Saraçoğlu Mahallesi ve Güvenpark’ın bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği,
• Sit alanını doğrudan etkileyen sokak, meydan, yapı ve grupları ve benzeri alanların etkileşim geçiş sahası olarak belirlenmesi gerektiği,
• Koruma Amaçlı İmar Planları’nda Güvenpark’ın parsel ölçeğinde ele alındığı, Jansen Planı temelinden gelen tasarım kriterlerinin gözardı edildiği,
• 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı’nda belirlenen Hükümet Kartiyesi ve çevresinin bir bütün olarak ele alınması gerektiği yaklaşımına aykırı olduğu,
• Plan notunda bölgede ulaşım ve altyapı tesislerinin yapılabileceği ve detaylarının kentsel tasarım projesi ile belirlenebileceği hükmüne karşın, Güvenpark’ın taşıdığı tarihi, mekansal, sosyo-kültürel, doğal özellikler nedeniyle herhangi bir sit alanı gibi ele alınmaması gerektiği,
• Dolmuş-otobüs durakları, taksi depolama alanı, büfe kulübe, reklam panoları, metro giriş, çıkış ve bacaları, konteynerler, çiçekçiler vb. yapı ve elemanlara çözüm üretilmesi gerektiği, ancak planda sorunlara çözüm üretebilecek amaç, hedef ve stratejilerin net bir şekilde ifade edilmediği,
• Plan notlarında ifade edilen “ve benzeri kullanımlar” tanımlaması ile ucu açık, kapasitesi ve sayısı belirsiz birbirinden farklı fonksiyonlara ilişkin kararların Kentsel Tasarım Projeleri ile ilgili kurul ve komisyon kararlarına bırakıldığı,
• Alanda hangi kullanımların yer alacağı, kapasite ve sayıların belirsiz olduğu, bu belirsizliğin koruma planlarının temel amacına ters düştüğü,
• Sonuç olarak, imar planının kamu yararına, imar ve koruma mevzuatına, planlama ve şehircilik ilkelerine uygun olmadığı, sonuçlarına varılmıştır."