Dışişleri Komisyonu’nda Cemaat’in “Siyasal İslamcı” olarak nitelendirilmesi AKP’de rahatsızlık yarattı. AKP’li Başkanvekili Torun, “Cemaat İslamcı kelimesine hiçbir şekilde bulaştırılmaması gereken bir kült hareketidir” diyerek itiraz etti

AKP’nin ‘Siyasal İslam’ hassasiyeti

NURCAN GÖKDEMİR / nurcangokdemir@birgun.net

Meclis Dışişleri Komisyonu’nun, “FETÖ’cü Terörist Darbe Girişimi’’ konulu görüşmesi ilginç tartışmalara sahne oldu. Komisyonun, AKP’li Başkan Taha Özhan başkanlığında yaptığı toplantıda, 15 Temmuz akşamı başlayan ve odağında FETÖ Paralel Devlet Yapılanması’nın yer aldığı darbe girişimi görüşüldü.

MHP’den “Diyanet göreve’’ önerisi
Toplantıda söz alan MHP’li Ümit Özdağ, Gülencilerle mücadelede Diyanet İşleri Başkanlığına büyük bir rol düştüğünü ifade ettiği konuşmasında, “Eğer bu kadrolar temizlenir fakat dışarıda bir dinsel kökenli mağduriyet düşüncesiyle tekrar toparlanan bir yapı oluşur ise bu yapı da Türkiye Cumhuriyeti devleti için büyük bir istikrarsızlık kaynağı olacaktır. Burada yapılması gereken ideolojik ve politik bir mücadeleyle -ki bunu siyasi partiler değil, ilahiyat fakülteleri, Diyanet İşleri Başkanlığı yapar- Gülenciliğin İslami yorumunun ne kadar sapkın olduğu ortaya konulmalıdır’’ dedi.

Özdağ, bu sözlerini AKP’li Komisyon Başkanvekili Cemalettin Kani Torun’un “İslami’’ nitelemesine dikkati çekmesi üzerine ‘’Sözde…’’ düzeltmesi yaptı.

“Aslında sağcı…’’
Torun, “Sözde bile olsa o parantezin içine giremeyecek bir yapısal özelliği olduğu için…’’ karşılığını vererek “1970’lerden itibaren bu hareket aslında sağcı bir harekettir ve daima merkez sağ çizgisinde devam etmiş ve bu çizgideki partilere oy vermiş’’ dedi.

“2002 sonrası AKP’ye destek”
Cemaatın 2002 sonrasında AKP’ye “siyasal anlamda, oy anlamında’’ destek olduğunu bildiren Torun şunları söyledi: “Bu hareket bütün tarihi boyunca -tırnak içinde- siyasal İslam’a karşı çıkmıştır ve dışarıdaki bütün propagandalarında kendilerinin İslamcı olmadıklarını, İslamcılığa karşı olduklarını ve tam tersine, özellikle 17-25 Aralık sonrasında AK Parti’yi İslamcılıkla suçlayarak kendilerinin -tırnak içinde- ılımlı İslam olduklarını ve Batı’yla çok da uyumlu olduklarını belirtmişlerdir.

Dolayısıyla, ‘İslamcı’ kelimesine hiçbir şekilde bulaştırılmaması gereken bir kült hareketidir bu, kişiyi kültleştiren, işte, mehdileştiren ve arkasından gelenlerin de buna iman ettiği, bir anlamda DAİŞ benzeri beyni yıkanmış, kendi halkına, sivil insanlara kurşun sıkacak, onları bombalayacak düzeyde DAİŞ zihniyeti gibi bir harekettir.’’

“Sadece Fethullahçı cunta yok’’
TSK’nın asli görevine dönmesi görüşlerine katıldığını belirten Torun, “TSK içinde sadece Fethullahçı cunta yok, geçmişteki dört darbenin tamamı Fethullahçı olmayanlar tarafından tertiplenmişti. O nedenle “başka cuntaları’’ da göz ardı etmeden demokrasi dışı hareketlerin TSK içinde gelişmesini engelleyecek yeni bir yapılanma gerekiyor” dedi.