Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri hakkında hazırladığı raporda Türkiye'nin "demokratik seçim düzenleme konusunda temel ilkeleri yerine getirmediği" sonucuna yer verdi.

AKPM: Türkiye demokratik seçim düzenleme konusunda temel ilkeleri yerine getirmedi
Fotoğraf: AA

Türkiye'deki Cumhurbaşkanı ve milletvekili genel seçimlerini Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) daveti üzerine 40 kişilik bir parlamenter heyetiyle yerinde gözlemleyen AKPM'nin konuya ilişkin nihai raporu yayımlandı.

Raporda Türkiye'nin "demokratik seçim düzenleme konusunda temel ilkeleri yerine getirmediği" sonucuna yer verildi.

Deutsche Welle'den Kayhan Karaca'nın haberine göre, raporda, seçimlere yüksek katılım oranının "Türk demokrasisi açısından her türlü zorluğa rağmen şaşırtıcı bir direnç göstergesi" olduğu ve "Avrupa demokrasilerinin bundan esinlenebileceği" kaydedildi. 

Ayrıca seçim kampanyası sürecinde siyasi partiler ve sivil toplumun çok sayıda gözlemciyi seferber etmesinin "dinamik bir demokratik toplumun” varlığına işaret ettiği, seçim barajının yüzde 10'dan yüzde 7'ye düşürülmüş olmasının da memnuniyet verici olduğu ifade edildi. 

İKTİDAR PARTİSİ İÇİN HAKSIZ AVANTAJ VURGUSU

AKPM tarafından hazırlanan raporda Cumhurbaşkanı, bakanlar ve iktidar partisinin "haksız avantaj" ve "medyanın taraflı yayınları"ndan yararlandıkları görüşü de yer aldı. Örnek olarak ise görevdeki Cumhurbaşkanının kamu kaynaklarıyla seçim kampanyası sırasında açılış, anahtar teslim ve temel atma törenlerine katılımına dikkat çekildi. 

Rapora göre, Türk Anayasa ve hukuksal çerçevesi temel hak ve özgürlüklerin tam anlamıyla güvence altında olmasını sağlamıyor. Kimi muhalif parti ve siyasilerin "korkutulması, taciz edilmesi, baskıya uğraması veya mahkum edilmesinin bu parti ve siyasilerin kampanya ve siyasi faaliyet yürütmesini engelledi" gözlemine yer veriliyor. Toplanma, örgütlenme ve ifade özgürlüklerine yönelik kısıtlamalarla bazı siyasi sorumluların, muhalefet partilerinin, sivil toplumun ve bağımsız medyanın seçim kampanyası sürecine katılımının engellendiği kaydediliyor. 

Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise YSK'ye yönelik eleştirilerden oluşuyor. YSK'nin seçimler konusunda gerek idari gerekse hukuksal organ olduğu hatırlatılarak, "toplantılarının kamuya açık yapılmaması, kanuni zorunluluğa rağmen kararlarının açıklanmaması ve nihai seçim sonuçlarından önce seçim bürolarındaki geçici sonuçları yayınlamaması"na dikkat çekildi. 

MEDYAYA ELEŞTİRİ

AKPM tarafından hazırlanan raporda ayrıca TRT'nin Anayasa gereği tarafsızlık ilkesine bağlı olması gerektiği hatırlatılarak seçim sürecinde "Cumhur İttifakı ve Recep Tayyip Erdoğan'ı desteklediği" aktarıldı. Raporda TRT kanallarındaki haberlerde "Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aday Erdoğan arasında fark gözetilmediği", Millet İttifakı hakkındaki haberlerin ise "genelde olumsuz" yansıtıldığı vurgulanıyor. Ayrıca Fox TV ve Halk TV gibi kanalların da "taraflı" haber yaptıkları, Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında büyük ölçüde olumsuz haber yayınladıkları, Millet İttifakı'nı ön plana çıkardıklarına vurguda bulunuyor.

Raporda ayrıca milletvekili adaylarının 4'te 1'inin kadın olduğuna dikkat çekilerek kadınların seçim kampanyasındaki görünürlüğünün düşük olduğuna vurguda bulunuldu. Ayrıca Cumhurbaşkanı seçimine ise hiçbir kadın adayın katılmadığı not edildi.