Aksal için ilk ödül şiire

KADİR İNCESU

‘Sabahattin Kudret Aksal Yazın Ödülü’ bu yıl ilk kez verildi. Bu konuda, Aksal’ı yakından tanıyan ve ödül seçici kuruluna da başkanlık eden Eray Canberk’le söyleştik.

• Aksal ile ilgili neler söylemek istersiniz?

1950’li yılların sonlarında şiirle uğraşmaya başladığımda ilk tanıdığım şairlerden biridir Aksal. Önceleri, okumam gerektiği için okurdum şiirlerini ama zamanla şiir dünyasına girdikçe ilgim ve dikkatim arttı. Özellikle şiir anlayışı beni etkilemiştir. Hâlâ bir şiirce (poetika) kuramı okur gibi okurum şiirlerini ve ayrıca yakınlık duyarım şiirlerine. Kendisiyle 1960’ların ortalarında tanışmıştık. Doğup büyüdüğü ve uzun yıllar yaşadığı Beşiktaş yöresinden Kadıköy yakasına taşındığında, ben de bu yörede yaşadığım için neredeyse haftada birkaç kez kahvehanede/kıraathanede buluşup söyleşirdik. Bu buluşmalarda eski ve yeni kuşaktan şairler de olurdu.

• Aksal’ı 19 Nisan 1993’te yitirdik. Aradan 25-26 yıl geçtikten sonra Aksal adına bir yazın ödülü koymak düşüncesi nasıl gerçekleşti?

Aksal’ın eşi Münire Aksal ile de tanışmış, dahası birkaç kez konukları da olmuştuk. Münire hanım, eşinin 1993’te ölümünden sonra Sabahattin beyin kitaplarının yeniden yayımlanması ve etkinlikler konusunda elinden geleni yapıyordu. Münire hanım da 2013’te vefat etti. Bu arada bir yakın akrabasına Sabahattin beyin kitaplarının yayımlanması ve adına bir ödül konması konusunda vasiyette bulunmuş. Böylece yeğeni Selçuk Bütün bu konudaki çalışmaları sürdürmüş. Selçuk bey ödül konusunda, Aksalları yakından tanıyan şair arkadaşımız Adil İzci ile görüşüp yardım istemiş. Böylece Selçuk Bütün, Adil İzci ve Sabahattin beyi yakından tanıyan Mehmet Zaman Saçlıoğlu ile konservatuvardan öğrencisi olan aktör Uğurtan Atakan bir araya gelerek toplantılar yaptık. Ödülü oluşturmaya çalıştık ama bir sonuca varmak sandığımız kadar kolay olmadı.

• “Kolay olmadı” dediniz. Ben de nedenini soracaktım.

Biliyorsun, Aksal öncelikle şair olarak tanınır ama hikâyeci ve oyun yazarı yanı da vardır. Denemeler de yazmıştır. Ayrıca, konservatuvarda öğretmenlik de yapmış, tiyatro dalında birçok öğrenci yetiştirmiştir. Bunlar göz önüne alındı ve Sabahattin Kudret’in daha çok şair kimliğiyle bilinip tanınması nedeniyle ilk ödülün de şiir dalında verilmesi uygun görüldü.

• Bu ilk yılda şiir ödülünün yanı sıra bir de ‘Seçici Kurul Özel Ödülü’ var. Bu ödüller konusunda neler söylemek istersiniz?

Ödüle katılım süresi bu yıl kısıtlıydı ama yine de katılımlar oldu. Seçici kurul yönetmeliğinde kurul üyelerinin katılım dışı olan şairlerden de aday önerme yetkisi de var. Bu yıl bu madde uygulanarak Gökçenur Ç.’nin ‘Giderken Öpmeseydin Keşke’ adlı kitabına ödül verildi. Ödül gerekçesi de duyuruda yer alıyor. ‘Seçici Kurul Özel Ödülü’ne gelince; sen de çok iyi bilirsin; şairlerin, yazarların dergilerde ve gazetelerde kalan yazıları çoğunlukla oralarda kalıp unutulur. Dr. Arif Yılmaz, Sabahattin Kudret’in kitaplarını bilimsel yöntemlerle yayına hazırladığı gibi, bu tür yazılarını da derleyerek gün ışına çıkarmış. Edebiyat tarihimize katkısı olacak böyle bir çalışmanın ödüllendirilmesi gerektiğini düşündük.

• Söyleşi için teşekkür ederim.

Sabahattin Kudret’i ve ödülü gündeme taşıma çaban için asıl ben sana teşekkür ederim. Şunu da eklemek istiyorum; sen de değindin, 19 Nisan 2019, Sabahattin Kudret’in ölümünün 26. yıldönümüydü. Fakat işin ilginç bir yanı var; 25 Nisan 2019, bir başka deyişle ödül töreni tarihi, aynı zamanda Aksal’ın doğumunun 99. yıldönümü. Ödüle emeği geçenlere ve özellikle de, Aksal’ın kitaplarını yayımlayan Yapı Kredi Yayınları’nın ilgi ve katkılarına da teşekkürler.