İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında Ekrem İmamoğlu’na destek vereceklerini bir kez daha tekrarladı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Merkez Bankası’nın 40 milyar liralık ihtiyat akçesine göz dikmesi hakkında da konuşan Akşener, “İktidar artık milletimizle alay ediyor. Damat bakan utanmadan tünelin ucunda ışığın göründüğünü söyledi. Berat harikalar diyarında!” ifadesini kullandı. YSK’nin İstanbul seçimlerinin […]

Akşener: Berat harikalar diyarında

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında Ekrem İmamoğlu’na destek vereceklerini bir kez daha tekrarladı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Merkez Bankası’nın 40 milyar liralık ihtiyat akçesine göz dikmesi hakkında da konuşan Akşener, “İktidar artık milletimizle alay ediyor. Damat bakan utanmadan tünelin ucunda ışığın göründüğünü söyledi. Berat harikalar diyarında!” ifadesini kullandı.

YSK’nin İstanbul seçimlerinin tekrarı kararının ardından İstanbul’da Ekrem İmamoğlu için çalışacaklarını açıklayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu.

Akşener’in konuşmasından satır başları:

Dün milletçe kahrolduğumuz soma maden faciasının yıl dönümüydü. 301 kömür gözlümüzü toprağa verdik ama sorumluları elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Hayatını kaybeden madencilerimiz için Allah’tan rahmet diliyorum. Aynı zamanda bugün ilk hür ve adil seçimlerin yapıldığı 14 Mayıs 1950’nin yıl dönümü.

Ne acıdır ki biz şafağa hasret milletimizle bir kez daha karanlıktan geçiyoruz. Aziz milletimizin iradesine vurulan darbeden daha büyük bir karanlık var mıdır? Bıkmadan korkmadan şu gerçeği ısrarla vurgulamaya devam edeceğiz: 6 Mayıs 2019 günü aziz milletimizin iradesine darbe yapılmıştır. Bu darbeye sessiz kalmayacağız.

Bağımlı yargı yoluyla millet iradesinin gasp edilmesi ikinci bir 28 Şubat darbesidir. 28 Şubat’ta Sayın Erdoğan Belediye Başkanlığından uzaklaştırıldı. Bugün aynısını 6 Mayıs’ta yaptılar. Bugün aynı hukuksuzluğa karşı Sayın İmamoğlu’nun yanında olacağız.

Sayın Erdoğan, Kenan Evren’i bile geride bırakıp sandığı devirdi. Parti devleti rejimine dönüş yapıldı anayasa askıya alındı. İktidar partisi seçmenin iradesini yok saydı. Milletin ve devletin akıbeti Erdoğan’ın iki dudağının arasında değildir.

İstanbul’da bazı sandık başkanları memur değil diye seçimleri iptal ettiler. İktidarın İstanbul’da seçim kaybetmemesi için seçim yenilemek demokrasi göstergesi oldu. Ekran ekran gezen şovmenleri de ıkınıp sıkılıyorlar

çünkü yaptıkları için mantığı yok. Demokrasiden otokrasiye dönüş sürecinde millet çaresiz değildir. Büyük Türk milletine söz veriyorum. Türkiye Venezuela ya da Kuzey Kore Olmayacak. Gün darbeye karşı hukuk saflarında buluşma günüdür. Gün, kaos ve çatışma isteyenlere karşı dik durma günüdür.

“EKONOMİMİZ İHTİYAT AKÇESİNE MUHTAÇ EDİLDİ”

Mesele Darbe ile demokrasi arasında tercih yapma meselesidir. Mesele, iradesine yapılmış bu darbeye karşı milletin iradesini kurtarma meselesidir. Türk milleti sandığı devirenleri hiçbir zaman affetmemiştir. Milletimiz hep birlikte demokrasinin yanında yer alacak ve 6 Mayıs darbesini savuracaktır. Sandığın devrildiği ülkede siyasi ve ekonomik huzur olmaz. Şahsi hırsları için demokrasiyi ve millet iradesini hiçe sayıyorlar.

Ekonomi bakanı damat ve kayın pederi ‘krizi savuşturduk, patlıcan yemeseniz ölmezsiniz’ diyorlar ama mesele açlık farkında değiller. 2019 yılı için açıklanan fitre bedeli 23 lira. Yani bir kişinin karnını doyurmak için gereken para 23 lira. 4 kişilik bir ailenin karnını doyurmak için 92 lira gerekiyor. Asgari ücretin altında emekli maaşı var. Asgari ücretin altın çalışan var. İktidar artık milletimizle alay ediyor. Damat bakan utanmadan tünelin ucunda ışığın göründüğünü söyledi. Berat harikalar diyarında!

Hem dengelenmişiz hem de Hazine Merkez Bankası’ndan 40 milyar dolar istedi. Çarşıda pazarda vatandaşım her şeyi görüyor da sayın bakan siz neyi göremiyorsunuz? Dengelendi uçacağı kaçacağı söylenen ekonomimiz ihtiyat akçesine muhtaç hale geldi. Hiçbir siyasi kazanç tek bir vatandaşımızın saçının telinden kıymetli değildi.”

“SALDIRIRKEN ‘ÖLDÜRÜN’ DİYE BAĞIRANLARI KORUMAYIN!”

Son birkaç günde yaşadığımız Türk milliyetçiliğinin sağlam kalemi Yavuz Selim Demirağ’a saldırı bunlardan biri. Kendisini ziyaret ettim. Saldıranların trafik magandası gibi serbest bırakılması hukuksuzluğu gösteriyor. Daha önce de inek hırsızından kahraman yapmışlardı. Türkiye’de gazetecilerin esir olamasına müsaade etmeyeceğiz. Saldırırken ‘öldürün’ diye bağıranları korumayın. Erdoğan’ın manevi kızı bıçaklı saldırıya uğradı. İmamoğlu’na destek verdiği için. Türkiye Sayın Erdoğan’ın yönetemediği bir ülke haline geldi. Kendi manevi kızını koruyamayan Sayın Erdoğan milleti nasıl korusun? Nerede milletin adamı?

“BEKA SORUNU DİYE MİLLETİ BİRBİRİNE DÜŞÜRENLER BEKA SORUNUDUR”

Cesur gençler bugün Türkiye’nin zincirlerini sizler kıracaksınız, inanacak ve pes etmeyeceksiniz. Mustafa Kemal Kurtuluş Savaşı’nı başlattığında henüz 38 yaşındaydı. 21. Yüzyılın dehası sizlerin arasından çıkacak. Onlar duvarların arkasında istedikleri gibi at koşturup ceplerini doldurdular. Bizler 24 Haziran ve 31 Mart’ta o duvarları deldik. Bizler yolları açtık siz o yollardan yürüyeceksiniz. Sevgili gençler Türkiye’de bizleri geçmişle oyaladılar ve geleceği konuşamadık. Sizler geleceği konuşacaksınız. Dün tankla uçakla yapamadıklarını bilim ve sanatla yapmaya çalışıyorlar. Biz yerimizde sayarken onlar hızla ilerliyor. Üreten ve üretmeyen arasındaki fark geleceği belirliyor. Geçmişe takılanlar ve gelecek için vizyonu olmayanların en büyük beka sorunudur. Cephe savaşlarının yerini bilim ve teknoloji savaşları aldı. Biz büyük bir savaşın içindeyiz ama vizyonsuz yönetim yüzünden silahsız kaldık. 875 bin otomobil satışı yaptık ama elde ettiğimiz kar elma logolu telefon satanların karını ancak karşılıyor. 21 yüzyılda beka ve milliyetçiliğin tanımı yeniden yapılmalıdır. Milliyetçilik sadece bir parti adı değildir. Mustafa Kemal gibi eylemle milliyetçi olacaksınız. Beka sorunu diye milleti birbirine düşürenler beka sorunudur. Bizim rakibimiz Almanya’dır Amerika’dır, Rusya’dır, Güney Kore’dir. Bizim birbirimizle uğraştığımız her an zaman kaybıdır.”

“Kendi manevi kızını koruyamayan bir adam bu milleti nasıl koruyacak?”

Göknur Damat kızımız bıçaklı saldırıya uğradı. Neden? Ekrem İmamoğlu’nu desteklediği için. Saldırgan bıçaklamadan önce sen misin o yürekli diye soruyor. E Göknur yürekli tabii. Kanserle mücadele etmiş sizin gibilerden mi korkacak. Ama görülüyor ki Türkiye Erdoğan’ın yönetemediği bir yere gelmiş. Kendi manevi kızını koruyamayan bir adam bu milleti nasıl koruyacak. Milletin adamı nerede?

Hiçbir başarı tesadüf eser gelmez. Gençlerin enerjisi büyüklerin tecrübesiyle gelişine tarihteki başarılara dönüşürler. Bugün cesaretli olacak ne cüret edeceksiniz Mustafa Kemal Çanakkale geçilmez dediğinde henüz 34 yaşındaydı. Önderliğiyle yedi düveli vatanımızdan def ettiğinde tüm dünya Mustafa Kemal’i 20. yüzyılın en büyük dehası olarak kabul ettiğinde henüz 40 yaşındaydı. 21. yüzyılın dehası da sizler arasından çıkacak.”