Ege Ordusu İstihbarat Başkanlığı’nın 24 Aralık 2004’deki gizli raporunda en büyük Alevi örgütleri “Azınlık ve Misyonerlik Faaliyetleri” adı altında incelendiği ortaya çıktı. Ergenekon...

Ege Ordusu İstihbarat Başkanlığı’nın 24 Aralık 2004’deki gizli raporunda en büyük Alevi örgütleri “Azınlık ve Misyonerlik Faaliyetleri” adı altında incelendiği ortaya çıktı. Ergenekon iddianamesindeki Ege Ordusu İstihbarat Başkanlığı evrakında yer alan bilgilere göre, “Cemevlerinin yasal statüye kavuşturulmasını” talep eden  Alevi örgütlerini ve bu örgütlerin imza kampanyasına destek veren kişileri de incelemeye almış. Alevi örgütlerinin bu talebi “AB sürecini istismar” olarak değerlendiriliyor.
AB Komisyonu; Türkiye’ye ilişkin ilk ilerleme raporunu Kasım 1998’de yayımladı. Raporda, Aleviler; “Sünni olmayan Müslüman azınlık” olarak tanımlandı. Türkiye hem AB’ne hem de AB ile iyi ilişkiler içinde olduğuna inandığı Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonuna (AABK) sert tepki verdi. AP Yeşiller Milletvekili Cem Özdemir ve AABK Başkanı Turgut Öker, rapordaki “azınlık” teriminin yerine “Aleviler” sözcüğünün geçmesi için AB’ne başvurdu ve yeni raporda da azınlık sözcüğü kaldırıldı. Oysa bu tartışmanın yapıldığı sırada Genelkurmay’ın da Alevileri “azınlık” olarak gördüğü şimdi anlaşıldı.

AB SÜRECİNİ İSTİSMAR ETMİŞLER!
Ergenekon iddianamesi eklerinde bulunan “Ege Ordusu İstihbarat Başkanlığı Günlük İstihbarat Özeti” başlıklı bir dizi raporda, Alevi örgütlerinin de incelemeye alındığı görülüyor. Alevi Bektaşi Birlikleri Federasyonu (IABF), AABK ve Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı gibi örgütler, “Azınlık-Misyonerlik Faaliyetleri” içinde olan “Alevi görüşe mensup kuruluşlar” olarak değerlendiriliyor. Bu örgütlerin “Türkiye’nin AB sürecini istismar ettiği” bildiriliyor.
Raporda, Alevi örgütlerinin “cemevlerinin kilise, sinagog ve camilerle eşit statüye kavuşturulması” talebiyle topladıkları 450 bin imzayı Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı’na göndermeleri de “Azınlık - Misyonerlik Faaliyetleri” başlığı altında ele alındı. Ergenekon soruşturmasının 227 no’lu klasörünün 211, 241 ve 284. sayfalarında yer alan raporda bu örgütlerin benzer faaliyetleri sürdüreceğinin beklendiği belirtiliyor. Birgün

IABF BAŞKANI ALİ KENANOĞLU:

Belgelerde devletin Alevilere bakışı var. Raporda adı geçen IABF 2. Başkanı Ali Kenanoğlu, “Raporun gerçek olmadığını umut ediyorum” dedi. Kenanoğlu, raporla iligili olarak üç önemli noktanın olduğunu belirtti.

1- Alevilerin “AB sürecini istismar ettiği” değerlendirmesi son derece vahim. Alevilerin bugüne kadarki mücadelesine “istismar’’ demek, kabul edilemez bir değerlendirmedir.

2- AB İlerleme Raporlarında Alevilerin taleplerine ilişkin maddeleri, “Alevileri azınlık statüsüne kavuşturmak istiyorlar” diye ele alanlar ve suçlamalarda bulunanlar asıl yaptıkları çelişkilidir. Belli ki Ergenekon belgeleri arasında çıkan “Azınlık - Misyonerlik Faaliyetleri” belgesi ile Aleviler azınlık olarak görülüyor.

3- Genelkurmay’ın Ege Ordu Komutanlığı aracılığıyla Alevi örgütlerini izlemeye alması da, devletin Alevileri potansiyel suçlu ya da potansiyel tehlike gördüğünün başka bir kanıtıdır.