Ali İsmail Korkmaz’ın dövülerek öldürülmesine ilişkin sanıkların yargılandığı davanın 3. duruşmasında yine tutuklama kararı çıkmadı. Otopsi raporunda ölümün kafa travmasına bağlı beyin kanamasından olduğu belirtilirken, bir sonraki duruşma 9 Ekim’de görülecek

Ali İsmail'in katillerine tutuklama yok!

DOĞU EROĞLU - dogueroglu@gmail.com - @dogueroglu

Eskişehir’de 2 Haziran 2013 gecesi sivil polisler ve eli sopalı faşist bir grup tarafından darp edildikten sonra yaşamını yitiren Ali İsmail Korkmaz’ın faillerinin yargılandığı davanın üçüncü duruşması dün Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Teknik bulguları ve bilirkişi raporlarını dinleyen mahkeme tutuklu sanıkların serbest bırakılması taleplerini reddederken, tutuksuz yargılanan sanıkların tutuklanmasına da gerek görmedi. HTS kayıtlarına göre, Ali İsmail Korkmaz’ın 2 Haziran gecesi görüştüğü şahısların Eskişehir’de dinlenmesi için talimat gönderilmesin, sanıkların ortak görüşme yaptığı kişilerin jandarma olup olmadığının tespiti için Eskişehir İl Jandarma Komutanlığı’na yazı yazılmasına karar verildi.


RAPORLAR OKUNDU
Duruşmada mahkeme heyetinin TÜBİTAK ve Adli Tıp Kurumu ile yapılan yazışmalara henüz yanıt gelmediğini, bu raporların bir sonraki duruşmaya yetişmesinin beklendiğini belirtmesiyle başladı. Tutuklu ve tutuksuz tüm sanıkların hazır bulunduğu duruşmaya, Ali İsmail Korkmaz’ın otopsi raporu ile Korkmaz’ın darp edildikten sonra aldığı sağlık müdahaleleri ve tedavilere ilişkin Adli Tıp Raporu okunarak başlandı. Tutanağın satır satır okunduğu sırada Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz ve baba Şahap Korkmaz, otopside geçen ifadeler yüzünden salonu gözyaşları içinde terk ettiler.
Mahkeme Ali İsmail Korkmaz’ın dövüldüğü gece gittiği hastanede ifadesini almayıp karakola yönlendiren polisin yargılandığı Eskişehir 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin dosyanın Kayseri’deki ana dava ile birleştirilmesi talebini reddetti. Telefon kayıtlarında adı geçen Jandarma personelinin ne sebeple görüştüğünün tespitinin istenmesine karar verdi.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Kurumu otopsi raporunda, “Ölümün kafa travmasına bağlı beyin kanaması” şeklinde olduğu belirtildi.

AF ÖRGÜTÜ DE İZLEDİ
Duruşmaya Cumhurbaşkanlığı adayı HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ile HDP’li milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, İdris Baluken ve CHP’li İlhan Cihaner de izleyici olarak katıldılar. Gezi Parkı Direnişi sırasında yaşamını yitiren Mehmet Ayvalıtaş’ın ailesi de duruşmayı izleyenler arasında idi. Uluslararası Af Örgütü’nün gözlemcileri de duruşmada bulundular.

BİRBİRLERİNİ ARAMIŞLAR
Duruşmada, TİB’den gelen HTS kayıtlarını incelemekle görevlendirilen uzmanların sunduğu bilirkişi raporları da okundu. Bilirkişiler, sanıkların kendi isimleri adına sahip oldukları tüm cep telefonu hatlarını inceleyerek, bu telefonlardan yapılan aramaları ve bu telefonların bulundukları konumları tespit etti. Bilirkişi raporları Korkmaz’ın darp edildiği tarihte şahısların cep telefonu hatlarının sinyal aldığı baz istasyonlarını tespit ederek, tüm sanıkların olay yerinde olduğunu saptadı. Raporlara göre sanık polis memurları kendi aralarında olay tarihinde pek çok telefon görüşmesi yaptı. Ayrıca polis sanıklar ile Ali İsmail Korkmaz’ı darp eden fırıncıların ortak telefonlaştığı kişiler olduğu görüldü.

HTS KAYITLARI: KORKMAZ ORADAYDI
Ali İsmail Korkmaz’ın kullandığı cep telefonuna ilişkin HTS kayıtları da açıklandı. Korkmaz’ın telefonunun olay gecesi 23.16 ila 23.48 saatleri arasında, Sanayi Sokağa yakın baz istasyonlarından sinyal aldığı belirlendi. Sanık avukatları önceki duruşmalarda, güvenlik kayıtlarında yer alan şahsın Ali İsmail Korkmaz olmadığını iddia etmiş, darp edilen kişinin Ali İsmail Korkmaz olup olmadığının tespiti için HTS kayıtlarının çıkarılmasını istemişlerdi.

‘SUÇU ORTAKLAŞA İŞLEDİLER’
HTS kayıtlarının, sanıklar arasındaki iletişimi ve işbirliğini ortaya koyarak, suçun birlikte işlendiğini gösterdiğini ifade ettiler. Korkmaz Ailesi avukatları olay sonrasında irtibatınsa delillerin karartılmasına ilişkin olduğunu öne sürdüler. HTS kayıtlarına göre Şaban Gökpunar ve İsmail Koyuncu Ali Taran isimli bir şahısla, Gökpunar ve Ramazan Koyuncu Uğur Dingiz isimli bir şahısla ayrı ayrı zamanlarda telefon görüşmeleri yapıyorlar. Kayıtlara göre, Mevlüt Saldoğan ile Ramazan ve İsmail Koyuncu da farklı zamanlarda aynı şahıslarla telefonda görüşüyorlar. Korkmaz Ailesi avukatları bu durumu, “Doğrudan ve dolaylı olarak sanıkların birbirileriyle irtibat halinde olduğu ve bu irtibatın da delilleri karartmaya yönelik olduğu görüşündeyiz” ifadeleriyle yorumladılar. Avukatlar, HTS kayıtlarından Ali İsmail Korkmaz’a ait telefonun sinyallerine bakarak, Korkmaz’ın olay yerinde olup olmadığına ilişkin tartışmaların da dayanaksız kaldığını belirttiler.

KAN DONDURAN ANONSLAR
Korkmaz Ailesi avukatları, Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nden alınan, polis kuvvetleri arasında geçen telsiz kayıtlarına da değindiler. Olay günü Emniyet personeli arasında, “Çevik kuvvet, gözaltı yok sadece dağıtacağız,” “Dağıtacağız, dalacağız, süreceğiz” gibi ifadelerin kullanıldığının altı çizilirken, bu kayıtların Emniyetin güvenlik sağlama fiili ve göreviyle alakasız olduğu vurgulandı. Yetkili şahıslardan biri olduğu iddia edilen sanık polis Şaban Gökpınar’a telsizden, “Şaban timlerine sahip ol” dendiği belirtildi.

Tutuklu olmayan sanık polislerin de tutuklanmasını talep eden Avukat Ayhan Erdoğan, “Doğrudan kasıtla adam öldürme girişimine engel olmuyorlar ve olaya ihmali olarak katılıyorlar. Polisler kendilerine sorsak, görevlerinin halka saldırmak değil, halkı savunmak olduğunu söylerler. Ancak olay anında failin kimliğine bakmaksızın müdahale edip Ali İsmail’i korumaları gerekirdi. Hüseyin Engin ve Şaban Gökpınar TCK 83’e göre bu suça iştirak etmişlerdir. Bu suça bilfiil katılmışlardır” değerlendirmesini yaptı.

KASTIN KANITI SAĞLIK RAPORU
Korkmaz Ailesi avukatları, sanık polis Mevlüt Saldoğan’ın olayın ardından aldığı sağlık raporunu da mahkeme heyetine sundular. Saldoğan’ın Ali İsmail Korkmaz’ı öldüresiye dövdükten sonra Yunus Emre Devlet Hastanesi’ne gittiğini ve sağlık raporu aldığını kaydeden avukatlar, “Öyle bir hırs ve husumetle vurmuştur ki, Ali İsmail’in kafatasında çatlak meydana geldiği gibi, kendi ayağında da çatlak oluşmuştur. Sanık Ali İsmail’i dövdükten 2 saat sonra hastaneye başvurmuş ve sağlık raporu almıştır” diye konuştular.

YETKİSİNİ KULLANMIŞ
Ali İsmail Korkmaz’ı yerdeyken tekmelediği iddia edilen polis memuru Mevlüt Saldoğan, “Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu’nun bana verdiği bedenen zor kullanma yetkisini kullandım” savunmasını yaparken, TÜBİTAK ve Adli Tıp Kurumu raporlarının henüz ortada olmadığını belirterek tahliyesini istedi. Fırıncılardan İsmail Koyuncu, “Esnaf olarak itibarımız zedelendi. Devlete karşı boynumuz kıldan ince. Bize ‘tut’ denmiş, biz de tutmuşuzdur” diye konuşurken, Ebubekir Harran ise HTS kayıtlarında diğer sanıklarla ortak görüşme yaptığı tespit edilen kişilerin kendisine iş teklif eden restoran sahipleri olduğunu öne sürdü. Sanık polis Şaban Gökpınar, olay günü telsiz taşımadığını, iddia edildiği gibi amir olmadığını iddia etti.Sanık avukatlarının beyanları sırasında salonda gergin anlar yaşandı. Korkmaz’ın ölümünde hastane enfeksiyonunun rol oynamış olabileceğini iddia eden avukatlar, hazırlanan ilk Adli Tıp Raporu’nda merdivenden yuvarlanma iddiasının dikkate alınmadığını belirttiler.

Ebubekir Harran’ın avukatının, sanıkların öldürme kastıyla hareket etmiş olmaları durumunda eylemin süreklilik arz edeceğini “Kasıt unsuru olsaydı Ali İsmail Korkmaz olduğu iddia edilen kişi oradan kaçarak elini kolunu sallayarak uzaklaşamazdı” sözleriyle ifade etmesi salonda tepki yarattı. Salonun asıl tepkisini çeken isimse Mevlüt Saldoğan’ın avukatı Mutlu Karayılan oldu. Sanıkların Ali İsmail Korkmaz’ı darp ettiklerine ilişkin kesin, reddedilmeyecek bir kanıt olmadığını söyleyen Karayılan, tanıkların beyanlarının yanlı olduğunu ileri sürdü. Karayılan, müvekkili tarafından alınan sağlık raporunu, “Müvekkilim verdiği ifadede zaten ayağının rahatsız olduğunu söyledi. Karayılan, “Korkmaz’ın 17 saatlik zaman diliminde evde uyuduğuna neden inanalım? Başına nerede hangi iş geldi bilmiyoruz” dedi.

***

Gezi aileleri birlikte katıldı

Anne Emel Korkmaz, Gezi eylemlerinde yaşamını yitiren Ethem Sarısülük’ün annesi Saygı, Abdullah Cömert’in annesi Hatice, Berkin Elvan’ın babası Sami, Mehmet Ayvalıtaş’ın babası Ali’nin de aynı acıları yaşayan kişiler olarak kendisini Kayseri’deki davada yalnız bırakmadıklarını söyledi.

Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, oğlunun adını sol koluna dövmeyle yazdırdı, adını taşıyan kolyeyi boynuna taktı. Anne Korkmaz, “Oğlum geri gelmeyecek. O acı dinmeyecek. Ama, katiller de rahat sokakta dolaşmasınlar. Adaleti bulmak için Kayseri’deyiz. Alişimin, adını, hatırasını taşımak istedim. Gerçi o benim yüreğimde, beynimde, aklımda, her yerde. Ali İsmail’i kalbime kazıdım” dedi.