Alışverişlerde 'IBAN ile ödeme' uyarısı: Büyük risk barındırıyor
Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Levent Küçük, "Son dönemde ödemelerin IBAN üzerinden yapılması, tüketiciler açısından büyük risk barındırıyor. Ödeme yapılan şahsi hesap numarasının kime ait olduğunun bilinmemesi, vatandaşlar için hukuki mağduriyete neden olabilir" uyarısında bulundu.
Uzmanlar, son dönemde alışverişlerde ödemelerin IBAN verilerek banka hesabına yönlendirilmesi nedeniyle hem tüketiciler hem de işletmelere yönelik uyarılarda bulundu.
Bazı işletmeler, kredi veya banka kartı ile ödeme almak yerine, müşterilerini IBAN vererek banka hesaplarına yönlendiriyor. Böylece işletmeler, fiş ya da fatura vermekten de kaçınmış oluyor.
Son dönemde artan uygulamanın, hem tüketiciler hem de işletmeler açısından bazı sakıncaları bulunuyor.
Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Levent Küçük, vatandaşların satın aldıkları mal ve hizmetten dolayı mağduriyet yaşaması durumunda ellerinde fiş ve fatura gibi belgenin bulunması gerektiğini vurgulayarak, "Çünkü tüketicilerimiz yasal haklarını korumak için tüketici hakem heyetlerine yaptıkları başvuruda ayıplı mal veya hizmeti hangi işletmeden aldıklarını ispatlamak zorunda. IBAN yoluyla talep edilen ödemelerde fiş ya da fatura verilmiyor ve ödemeler şahsi banka hesaplarına yönlendiriliyor" dedi.
"HUKUKİ MAĞDURİYETLERE NEDEN OLABİLİR"
Küçük, şöyle devam etti: "Son dönemde ödemelerin IBAN üzerinden yapılması, tüketiciler açısından büyük risk barındırıyor. Ödeme yapılan şahsi hesap numarasının kime ait olduğunun bilinmemesi, vatandaşlar için hukuki mağduriyete neden olabilir."
Mal veya hizmeti işletmeden alıp, ücretin şahsi banka hesabına yollanmasının doğru olmadığına dikkati çeken Küçük, şunları kaydetti:
"'Ödemeyi yapmadınız' denmesi durumunda ücreti yolladığınızı kanıtlamanız zor. Bu nedenle IBAN üzerinden gönderilen ücretlerde açıklama kısmına ödemenin hangi hizmet için yapıldığını yazmanız gerekiyor. Herhangi bir uyuşmazlık ve konunun yargıya taşınması durumunda açıklama kısmı bizler için kanıt niteliği taşıyor. Söz konusu durum resmi kurumlar tarafında da mecburi hale getirilmeli."