Die Linke Eş Genel Başkanı Wissler bölünmelerin solu güçsüzleştirdiğini kaydetti. Wissler Avusturya örneğinde olduğu gibi solun birleştiği ve kendini güçlü şekilde savunduğu zaman başarının sağladığına dikkat çekti.

Alman Sol Parti Eş Genel Başkanı Janine Wissler: Solun birleşmesi başarıyı getiriyor
Fotoğraf: Andreas Chudowski

Ezgi GÜNEYTEPE

Alman Die Linke (Sol Parti) Eş Genel Başkanı Janine Wissler, Alman sol siyasetinde önemli bir yere sahip. Genç yaşlarda başladığı siyasi kariyerinin basamaklarını hızla çıkan Wissler, on bir yıl partisinin Hessen eyaleti Parlamento Grup Başkanlığı’nı yaptı. 2019'a kadar Hessen Eyalet Parlamentosu'nda Ekonomik İşler, Enerji, Ulaştırma ve Konut Komitesi Başkanı olarak da görev yaptı. Wissler, Şubat 2021'den itibaren de Sol Parti Eş Genel Başkanı oldu.

Janine Wissler ile ekonomik kriz, Avrupa´da solun durumu ve göçmenler üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Son yıllarda Almanya'da sağa doğru açık bir kayma gözlemleniyor. Ayrıca sol hareketlerin oy ve destek kaybettiğini görebiliyoruz. Bunun nedenleri neler olabilir? Yeniden güçlü bir sol muhalefete nasıl ulaşabiliriz?

Günümüzün krizleri sol hareketlerde de çatlaklara yol açtı. Dahası, son yıllarda azınlıklar aleyhine duygular körüklendi. Özellikle de sığınmacılara karşı; sadece aşırı sağdan değil, sözde merkezden de sığınmacı karşıtı bir tavır sergileniyor. Solcular bu bölünmelere karşı durmalılar. Avrupa'ya baktığımızda, solun birleştiği ve kendini kuvvetli bir şekilde savunduğu yerlerde güçlü olduğunu görüyoruz. Son olarak çok ilerici bir programa sahip KPÖ+ (Avusturya Komünist Partisi) gibi örnekleri verebiliriz.

SOSYAL KONUT İNŞAATI KAMUDA OLMALI

Yükselen enflasyon ve artan kiralar emekçileri her geçen gün daha fazla eziyor. Asgari ücret de yoksulluk sınırında. Artan kiralara karşı ne gibi çözüm önerileriniz var?

Bizim görüşümüze göre, konut tedariki daha çok kamuya ve kâr amacı gütmeyen kurumlara ait olmalıdır. Özel şirketlerin kâr çıkarlarına yönelik olmamalıdır. Bunlar kamu şirketleri olabileceği gibi örneğin kooperatifler de olabilir. Büyük emlak şirketlerini kamulaştırmak ve sosyal konut inşaatını kamu ve kâr amacı gütmeyen ellerde güçlendirmek istiyoruz. Buna ek olarak, ülke çapında bir kira üst sınırı talep ediyoruz.

Güvencesiz çalışma koşullarından en çok göçmenler zarar görüyor. Göçmenler için ne gibi çözüm önerileriniz var?

Daha yüksek ücretlere, toplu sözleşmelere uyulmasına, geçici sözleşmelerin kaldırılmasına ve daha yüksek bir asgari ücrete ihtiyacımız var. Göç alanında, yabancı okul ve mesleki yeterliliklerin daha kolay tanınmasını ve mülteciler için işgücü piyasasına daha hızlı ve daha iyi erişimi savunuyoruz. Daha fazla devlet kontrolü ve Avrupa çapında standartlar yoluyla yabancı işçilerin ve mevsimlik işçilerin sistematik olarak ücret kesintilerini önlemek istiyoruz. Ayrıca, Sığınmacılara Yardım Yasası kapsamındaki kişilere daha kötü sosyal yardımlar sunan çifte standartlı yardım sisteminin kaldırılmasını savunuyoruz. Güvenli oturum izinlerinin ve daha kolay vatandaşlığa geçişlerin gerçekleşmesini talep ediyoruz.

İŞ HAYATI YENİDEN DÜZENLENMELİ

Son haftalarda haftalık dört günlük çalışma uygulaması tartışılıyor. Bu konu neden birdenbire Almanya'da tartışılmaya açıldı? Haftalık dört günlük çalışma uygulaması emekçiler için nasıl bir önem arz edebilir? Bu tüm sektörlerde uygulanabilir mi?

Bizim önerdiğimiz şey, işin yeniden düzenlenmesidir. Emekçilerin fazla mesaiden mustarip olduklarını ve hastalandıklarını, diğerlerinin ise işsiz olduklarını ve çalışmak istediklerini görüyoruz. Araştırmalar, çalışma saatleri azaltıldığında verimliliğin genellikle aynı kaldığını, çünkü çalışanların daha dinlenmiş ve motive olduğunu gösteriyor. Çalışma koşulları çok kötü, ücretler çok düşük ve işyükü çok fazla olduğu için hasta bakımı alanında ciddi bir işçi açığı yaşıyoruz. Birçoğu kendi masraflarını karşılayarak çalışma saatlerini azaltıyor, mesleği erken bırakıyor ya da hiç girmiyor. Haftada 4 günlük bir çalışma süresiyle, hemşirelik ve diğer alanlarda personel bulmak ve elde tutmak daha kolay olacaktır.

Ukrayna'daki savaş devam ediyor ve barışın sağlanması ihtimali henüz gözükmüyor. Bu savaşın son bulmasını nasıl başarabiliriz?

Savaşın ancak müzakere masasında sona erdirilebileceğine ve ölümlerin bir an önce durdurulması için her şeyin yapılması gerektiğine inanıyoruz. Aksi takdirde, büyük bir tırmanma tehlikesiyle birlikte, uzun bir yıpratma savaşı tehdidi söz konusudur.

Baskının etkili olabilmesi için tedbirlerin tutarlı bir şekilde ve büyük bir uluslararası birlik içinde uygulanması gerekiyor.