Altın ithalatı cari açığı patlattı
Ticaret Bakanlığı, ağustos ayına ilişkin dış ticaret verilerini açıkladı. Haziranda artan ihracat ağustosta yüzde 5,74 azaldı, dış ticaret açığı ise yüzde 170 arttı. Cari açığın büyük bölümü altın ithalatından kaynaklandı
Havva Gümüşkaya
Ticaret Bakanlığı ağustos ayına ilişkin dış ticaret verilerini açıkladı. Hafta başında açıklanan büyüme rakamlarının ardından dış ticaret verileri de ülke ekonomisinin alarm verdiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre ağustosta ihracat yüzde 5,7 azaldı, ithalat yüzde 20,6 arttı. Covid-19 ekonomik etkilerinin devam ettiği, dolar kurunun 6,85’den 7,40’lara çıktığı ağustos ayında dış ticaret açığı rekor seviyelere yükseldi. Geçen yılın ağustos ayında 2,3 milyar dolar olan dış ticaret açığı yüzde 170 artarak 6,3 milyar dolara çıktı. Cari denge ocak-haziran döneminde 11,1 milyar dolar açık vermişti.
Normalleşmenin başladığı haziran ayında pandemi döneminde yapılamayan sevkiyatların yapılması ve kredi pompalarıyla artan ihracat, yeniden haziranın gerisine indi. Geçen yılın ağustos ayında da 13,1 milyar dolar olarak kayıtlara geçen ihracat rakamı yüzde 5,74 azalarak 12 milyar 463 milyon dolara düştü. İthalat da yüzde 20,64 artarak 18,7 milyar dolara çıktı.
Haziran 13 milyar 462 milyon dolar, Temmuz ayında 15 milyar 12 milyon dolar ve Ağustos ayında ise 12 milyar 463 milyon dolar olmuştu.
ALTIN İTHALATI DİKKAT ÇEKTİ
Ağustos ayında altın fiyatlarında yaşanan artış ithalat talebini artırdı. Ağustosta geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 394 artışla 4 milyar 82 milyon dolarlık altın ithalatı gerçekleştirilirdi. Ocak-ağustos döneminde ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla altın ithalatı yüzde 153 artış göstererek 15 milyar 118 milyon dolar oldu. Böylece cari açığı altın ithatı patlatmış oldu.
KRİZ DÖNEMLERİNDE CARİ FAZLA
Öte yandan Türkiye ekonomisi küçülme dönemlerinde cari fazla veren bir yapıya sahip. Zira 1994 ve 2001 krizlerinin ardından çakılma yaşayan büyüme hızına karşın ülkede cari fazla verilmiş. Salgının etkileri bir yana TL’nin değer kaybetmesiyle giderek açmaza giren ekonomi bu yıl ikinci çeyrekte 9,9 küçülme yaşandı. Ancak önceki yıllarda yaşanan krizlerdeki gibi cari fazla değil rekor seviyede cari açık verildi. Kriz dönemlerinde büyüme hızının yavaşlamasıyla cari dengedeki değişimi derledik.
***
ASTARI YÜZÜNDEN PAHALI
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ağustos ayında dolar kurunda yaşanan sıçramanın ardından TL’nin değer kaybetmesinin ihracat için olumlu etkiler yaratacağını ve TL’nin rekabet gücünün artacağını iddia etmişti. Altınbaş Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Albayrak’ın yorumunu değerlendirdi. Kozanoğlu, “Bakan, TL’nin değer kaybetmesini bir kurtuluş olarak görüp bunu ‘rekabet gücümüz artıyor’ diye ifade etmişti. Evet eylül ayından itibaren ihracatta TL’nin değer kaybına bağlı olarak bir kıpırdanma görülebilir ama bu çok sınırlı olacaktır. Maliyetleri yararından daha fazla olacaktır” yorumunda bulundu.
Kozanoğlu, TL’nin değer kaybının neden olacağı maliyeti şöyle açıkladı: “Birincisi enflasyonu yükseltici bir etki yaratacaktır. İkincisi de Türkiye’nin dış borçlarını ve şirketler kesimini bir kısmını dış borç bir kısmını da döviz borcu yükümlülüklerinin maliyetinin artmasına neden olacaktır”
TL’nin değer kaybetmesinin ihracatta çok hızlı bir artışa neden olmayacağını belirten Kozanoğlu, şöyle konuştu:
“Şimdi burada Bakan’ın bir yanılgısı söz konusu. Çünkü 2018 Ağustosu’nda TL’nin değer kaybı sonucunda ihracatta bir sıçrama görülmüştü. Bu dönem Türkiye kendine özgü Rahip Brunson olayından dolayı bir çalkantı yaşıyordu. Diğer dünya ülkelerinde bir durum söz konusu değildi. Bu bakımdan sizin yerel paranız değer kaybettiği zaman üretiminizi yurt dışına yönlendirerek ihracatta artış sağlayabilirsiniz. Ama bugün Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 50’sini AB ülkelerine yapıyor. En son açıklanan verilere göre AB ülkelerinde 2020’nin ikinci çeyreğinde yüzde 12,1’lik bir daralma görüldü. Bu da ithalat talebini çok olumsuz etkileyecek ve Türkiye’nin ihracatını artırmasını engelleyecek. İkinci konu da Yunanistan ile Doğu Akdeniz konusundaki gerginlik ve buna Fransa’nın da katılması… Önümüzdeki günlerde AB’nin Türkiye’ye ekonomik yaptırım uygulaması gündemde.Bu konu 24-25 Eylül’de Avrupa Konseyi’nde görüşülecek. İhracat ve dış ticaret çok yönlü bir etkiye sahiptir. Yerel paranın değer kaybetmesi ile rekabet gücünüzü artırıp dış ticaretinizi dengeye getirmeniz Berat Albayrak’ın zannettiği gibi kolay olmaz.”