AMERİKA'NIN KARAOĞLANI

Değişim sloganıyla girdiği seçimlere oyların yaklaşık yüzde 52’sini alarak ABD tarihinin 44. başkanı seçilen Barack Obama, ABD’nin ilk siyah başkanı olarak tarihe geçti. Katılımın rekor seviyede olduğu seçimlerde Cumhuriyetçi aday John McCaine ise oyların yüzde 47"sini aldı.

Beyaz Saray"a seçilen ilk siyah ABD Başkanı olan Obama, zaferini siyahlara, kadınlara, hispaniklere ve gençlere borçlu. Obama, hispanik seçmenlerin üçte ikisinin oyunu, siyahların ise neredeyse tamamının oyunu, kilit öneme sahip kadın seçmenlerin ise yarısından çoğunun oyunu almayı başardı. 30 yaş altı genç seçmenlerin ise yüzde 34"ünün oyunu aldı.

TEMSİLCİLER MECLİSİ DEMOKRATLARIN
İki aşamalı seçim sistemine göre başkanı seçecek toplam 538 ikinci seçmen yani delege seçiminde ise Obama 349 delege kazanmayı başardı. Sadece 3 eyalette seçim sonucu henüz kesinleşmemişken, Obama"nın rakibi Cumhuriyetçi aday John McCain"in kazandığı delege sayısı ise 147. Başkan seçilebilmek için 270 delege kazanmak gerekiyor.

DEMOKRATLAR SENATO"DA DA KAZANDI

Başkanlık seçimiyle birlikte yapılan Kongre seçiminde Demokrat Parti Kongre"nin üst kanadı Senato"daki üye sayısını 56"ya çıkardı. 100 üyeli Senato"nun 35 üyesi için yapılan seçimde, Demokratlar sandalye sayısını 56"ya çıkarırken, Cumhuriyetçiler 40 sandalye aldı. Ancak halen belirlenmeyen 4 sandalye bulunuyor.

AMERİKAN RÜYASI GERÇEK OLDU

ABD başkanlığını kazanmasının ardından Chicago"da kendisini bekleyen onbinlerce kişilik taraftar topluluğuna, kurşun geçirmez camların arkasından seslenen Obama, Amerika"nın hala her şeyin mümkün olduğu bir ülke olduğunu söyleyerek “ABD kurucularının rüyasının günümüzde hala canlı olduğundan şüphesi olan, demokrasinin gücünü hala sorgulayan birileri varsa, bu gece size cevaptır!" diyerek bir zafer konuşması yaptı.

Obama, ABD"den şüphesi olanlara karşı genç, yaşlı, zengin, fakir, Demokrat Partili, Cumhuriyetçi Partili, siyah, beyaz, Hispanik, Asyalı, Amerikan yerlisi, eşcinsel, eşcinsel olmayan, özürlü ve özürlü olmayan bütün Amerikalılar tarafından, Amerikalılar"ın, sadece bir bireyler topluluğu, kırmızı ya da mavi eyaletler topluluğu olmadığı, daima "Amerika Birleşik Devletleri" olduğu ve olacağı mesajının verildiğini vurguladı.

Dinleyicilerin büyük kısmının, Obama"nın konuşmasını göz yaşları içinde dinlediği görüldü. Obama, "bu seçim, bizim alaycı ve şüphecilere cevabımızdır. Bu gece yaptığımız şey, Amerika"ya değişimi getirdi" dedi.

Obama, bugün seçimi kazanmayı kutlamakla birlikte yarın ülkenin problemleriyle yüzleşmek gerekeceğine işaret etti ve "İki tane savaş var, gezegenimiz tehlikede ve finansal bir krizin içindeyiz" dedi. Ülkede yeni bir enerji olduğunu belirten Obama, "Önümüzdeki yol uzun ve zorlu olacak. Belki önümüzdeki 4 yılda istediğimiz yere gelemeyeceğiz. Ama size söz veriyorum, bir gün hedeflerimize ulaşacağız. Evet, yapabiliriz!" ifadelerini kullandı.

MCCAIN: OBAMA, BÜYÜK BAŞARI KAZANDI

ABD"de başkanlık seçiminin kaybeden ismi Cumhuriyetçi Partili John McCain, ABD"nin 44"üncü başkanı seçilen Demokrat Partili Barack Obama"yı "tarihe geçtiği için" kutladı ve bugünün, Afrika asıllı Amerikalılar için önemini takdir ettiğini söyledi. Mccain "Obama, hem kendisi, için hem de ülke için çok büyük bir başarı kazandı. Kendisini tebrik ediyorum" dedi.

BUSH’TAN BEYAZ SARAY DAVETİ

ABD Başkanı George Bush, "harika" bir seçim sonucu başkan seçilen Barack Obama"yı zaferinden dolayı telefonla kutlarken, Beyaz Saray"a da davet etti. Sözcüsünün açıklamasına göre, Obama"yı arayan Bush, "Bu geçiş gayet yumuşak şekilde olacaktır. Siz, hayatınızın en büyük yolculuklarından birine çıkmaktasınız. Tebrikler, yolculuğun zevkli geçmesini dilerim" dedi.

ERDOĞAN: SİYAH BEYAZ AYRIMI KALMADI

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD"de Demokrat Parti adayı Barak Obama"nın seçimi kazanmasıyla "siyah beyaz diye bir sorunun kalmadığı söyleyebiliriz" dedi.

Erdoğan şöyle konuştu: " ABD"nin siyasi tarihinde yıllar yılı siyah beyaz ayrımının uç boyuzlarda tartışıldığı, ağır bedellerinin ödendiği bir ülkede böyle bir seçim neticesinin çıkmış olması bu noktada artık kırılmanın olduğunu, siyah beyaz diye bir sorunun kalmadığı söyleyebiliriz. Sadece siyahların değerlendirmesiyle böyle bir neticenin yakalanması mümkün değil. Beyazlardan da ciddi oy kayması oldu ki böyle bir netice çıktı."

Erdoğan, Obama"nın seçim kampanyası sırasında Türkiye hakkında söylediği sözlerin seçim kampanyasında kalması gerektiğini belirtti. Erdoğan şöyle devam etti: "ABD dünyada güç noktasında güçlü bir ülke olması sebebiyle üzerindeki yük çok farklıdır. Dünyadaki küresel barışa katkı sorumluluğu çok fazla. Seçim kampanyalarında işlenen bazı tezleri, orada kalır diye düşünüyoruz. Türkiye-ABD ilişkileri oradaki yönetimlerin değişmesi ile değil ABD ile Türkiye"nin kendi arasındaki stratejik farkı ile belirlenmiştir. Böylede kalacağını umuyorum."

İRAN: SONUÇ BUSH’UN İFLASI

İran, Obama"nın seçilmesini Bush"un siyasetlerinin yenilgiye uğradığının ispatı olarak değerlendirdi. İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney"in danışmanı Haddad Adil, Amerikan halkının seçimlerdeki kararıyla George Bush’un politikalarını tasvip etmediğini bir kez daha gösterdiğini söyledi. ABD"deki seçimlerde Obama"nın başkan seçilmesini değerlendiren Adil, "Obama, "değişim" sloganıyla seçimlere katıldı ve zafere ulaştı. Bu zafer, Bush’un siyasetlerinin tüm dünyada yenilgiye uğradığının ispatıdır" dedi. "Amerikalılar, Bush"un yanlış siyasetleri sonucu düşülen bataklıktan kurtulmak zorundaydılar" diyen Adil, "Yeni başkan, eski siyasetleri terk etmek zorunda" ifadesini kullandı. Adil, ABD"nin mevcut politikalarının sürdürülmesi halinde bu ülkenin durumunun daha da kötüye gideceğini öne sürdü.

CHAVEZ: ABD’LİLER İÇİN UMUT GÜNÜ

Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez"in, ABD Başkanlık seçimlerini kazanan Obama"yı kutlayarak, ABD ile "yeni ilişkilerin" kurulması ve her iki ülkenin halkının iyiliği için "ikili yapıcı bir gündemin" başlatılması yönündeki isteğini dile getirdi.

Chavez, "Amerikalılar için umut günü olan bu günde, Venezuela halkı adına ABD halkını ve büyük zaferinden dolayı, seçilmiş Başkan Barak Obama"yı kutluyorum” dedi. Yapılan açıklamada Chavez "bu tarihi seçimin Washington"la yeni ilişkilerin başlangıcını gösterdiğine inandığı" belirtildi.

MANDELA’NIN İSTEĞİ

Güney Afrika"da ırk ayrımına dayalı Apartheid rejimiyle mücadelenin simgesi olan eski Devlet Başkanı Nelson Mandela, ABD başkanlık seçiminde Barack Obama"nın zaferini övdü ve Obama"ya dünya çapında yoksullukla, salgın hastalıklarla mücadele etmesi çağrısında bulundu.

Güney Afrika"nın ilk siyah devlet başkanı olan Mandela, Obama"ya yazdığı, mektubunda, "Zaferiniz, herkesin, daha iyi bir dünya için değişim rüyasına cesaret edebileceğini gösterdi" dedi. ABD"deki son seçimi umudun sembolü olarak niteleyen Mandela, Obama"nın dünya çapında barış ve güvenlik hedefine desteğini not ettiklerini ve bunu alkışladıklarını belirterek, şöyle devam etti: "Ayrıca her yerde yoksulluk ve hastalık felaketiyle mücadeleyi başkanlığınızın misyonu yapacağınıza güveniyoruz."

ARAP BİRLİĞİ"NDEN OBAMA"YA ÇAĞRI

Arap Birliği Başkanı Amr Musa, ABD"de başkanlık seçimini kazandığı kesinleşen Barack Obama"ya İsrail-Filistin çatışmasını sona erdirmeye yönelik hızla harekete geçmesi çağrısında bulundu. Obama"nın değişim talebinin Araplar ve İsrail arasındaki gerilimin azaltılması, İran"ın nükleer programı konusundaki sorunun çözümü için Orta Doğu"da gerekli olduğunu belirtti.

İSRAİL: DEMOKRASİLER İÇİN ÖRNEK OLDU

İsrail Başbakanı Ehud Olmert, ABD Başkanlık seçimlerini kazanan Obama"yı kutlayarak, bu zaferi "tarihi ve etkileyici" olarak değerlendirdi. Olmert yaptığı açıklamada, "Amerika bir kez daha en büyük demokrasi olduğunu kanıtlamış ve dünyadaki tüm demokrasiler için örnek olmuştur. Obama, yeteneklerini ve liderlik vasıflarını dünyaya kanıtlamıştır" dedi.

WILSON: DEMOKRASİ İÇİN BİR MUCİZE

ABD"nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, Obama"nın ABD"nin yeni başkanı seçilmesinin, "ABD demokrasisi için bir mucize" olduğunu söyledi. Büyükelçi Wilson, Türk-Amerikan Derneği"nin düzenlediği "seçim izleme gecesi"nin ardından bu sabah derneğe gelerek, basına açıklama yaptı.

OBAMA KAZANDI, ŞİMDİ NE OLACAK?

Seçim sistemi gereğince başkan ve başkan yardımcısı için asıl seçim 15 Aralıkta yapılacak. Başkanı halkın doğrudan seçmediği sistem çerçevesinde yeni başkanı resmen 538 üyeli seçici kurul belirleyecek. Bundan sonra yeniden sayım ya da son itirazlar 9 Aralığa kadar yapılabilecek. Sisteme göre seçici kurul üyeleri 15 Aralıkta kendi eyaletlerinde toplanarak başkan ve başkan yardımcısı için oy kullanacak. Daha sonra 6 Ocakta Kongre toplanarak seçici kurulun verdiği oyları sayacak. Başkan ve başkan yardımcısının en az 270 seçici oyu alması gerekiyor. Bazı eyaletlerde seçici kurul üyelerinin kendi adaylarına oy kullanma zorunluluğu bulunmuyor, ancak uygulamada üyeler büyük çoğunlukla kendi adaylarına oy kullanıyor.

***

Obama sosyalist olamaz

ABD’nin ünlü Marksist teorisyenlerinden Wollf, Barack Obama’nın istese de sosyalist olamayacağını, çünkü politikalarının köklü bir değişime yol açmayacağını söyledi....

Almanya’da yayınlanan Neues Deutschland gazetesi, Obama’nın nasıl bir sosyalist olduğunu, ABD’deki yeni solu ve solun şansı üzerine Massachusetts üniversitesi Profesörü ve aynı zamanda ünlü Marksist dergi “Montly Review”in yazarlarından Richard Wollf ile konuştu. ABD solunun önemli teorisyenlerinden olan Wollf’un “Marksist Teorinin Yeni Başlangıcı” isimli kitabı da bulunuyor.

»Seçimler öncesinde Obama’nın sosyalist olduğuna dair bir çok tartışma yapıldı. Bir Marksist olarak bu durum sizi sevindirdi mi?

Sevindirdiği söylenemez. Obama’ya sosyalist hariç her şey diyebiliriz. McCain ve onun cumhuriyetçi partsisi seçim döneminde Sosyalizm üzerinden Obama’ya saldırmak için bu argümanı kullandı. Fakat Obama sosyalist değil ve olamazda. Cumhuriyetçiler seçim döneminde seçmenleri korkutarak oy toplamak için bu söylentileri çıkardılar. McCain, Obama’nın belli bir gelir düzeyinin üstündeki zenginlere yönelik vergi politikasına şiddetle karşı çıktı. Cumhuriyetçiler zenginlerin zenginliklerine dokunmak istemiyor ve onları kolluyor. Obama’nın vergi politikasına yönelik eleştirilerinden sonra Cumhuriyetçiler rakibini karalama adına hemen karalama kampanyasına başladılar. Çünkü Cumhuriyeçiler zenginlerin temsilcisi ve ve kendi sınıfsal çıkarları gereği Obama’yı sosyalist olarak hedef gösterdiler.

»Bundan sonra nasıl olacak peki? Nasıl devam edecek süreç?

Cumhuriyetçi hükümet el koyduğu hisselere rağmen, ekonomiye müdahale olur gerekçesiyle bu hisseleri kullanmayacağını açıkladı. Ekonomiyi kendi seyrine bırakacağız ve pasif durumda kalacağız dendi. Bu açıklamaya rağmen devletin bankalar ve AIG üzerindeki nüfuzunu nasıl kullanacağı hala belirsizliğini koruyor. Bu hisseler nasıl kullanılacak ve bankalar üzerinden piyasaya ne oranda müdahale edilecek bir muamma.

»Tüm bu yaşanılanların üstüne Obama’nın sosyalist olduğu gündeme getirildi?

Bu bir anlamda McCain ve cumhuriyetçiler tarafından basını ve kamuoyunu meşgule tmek için yapılan spekülatif bir açıklamaydı. Hükümetin yeni müdahaleler için zaman kazanma ortamı bulandırma taktiğiydi.

»Tahminlerinizde bayağı ileri gittiniz. Krizden demokratlar ile cumhuriyetçilerin büyük koalisyon yaparak çıkacağını ileri sürdünüz. Bu biraz greçekleşmeyecek bir istek değil miydi?

Kriz bu sefer devasa boyutlar ulaştı. Muhafazakârların önemli ismi William F. Buckley’in oğlu ve muhafazakâr sağ “National Review”in yayın müdürü Obama’ya destek vermek için görevinden istifa etti.ABD’de daha önce böylesi davranışlara ratlanmıyordu. Bu adamlar seçimler sonrası olabilecek bir koalisyon hükümeti için hizmet etmeye hazır olduklarını açıkladılar. Bu tür büyük bir koaliyon için seçenek her zamankinden daha fazla var. Şimdi olmazsa ne zaman.

»Böylesi bir birlik için ne tür sonuçlar hesaplıyorsunuz peki?

Demokratlarla Cumhuriyetçiler arasında gerçekleşecek güçlü bir birlikte çalışma isteğine soldan veya sağdan gelecek çıkışların her iki parti tarafından dışlanacağını düşünüyorum.

»ABD’nin bugünkü durumunu Almanya’daki politik durum ile karşılaştırmıştınız?

Almanya’da da hıristiyan ve sosyal demokratlar yaşanan ekonomik kriz sonrasında krizi daha rahat aşmak için birlikte büyük koalisyon kurdular. Ekonomik önlemleri halka daha rahat kabul ettirmek için. Sendikalar ve sosyal demokratlar bu sorumluluğu taşımamak için yeni bir Sol Parti kurdular. ABD’de de benzer bir durum sözkonusu olabilir ve bir sol çıkış yakalanabilir.

»Yaşananları Obama’nın Sosyalizm’e doğru kayması şeklinde değilde, krizin neoliberal şekilde yönetilmesi olarak değerlendirme olarak görebilirmiyiz?

Bugüne dek Obama’dan duyduğumuz her şey daha önce Bill Clinton tarafından duyduklarımızın bir tekrarı niteliğinde. Obama, bir anlamda Clinton’un takipçisi konumunda. Kampanyasının merkezinde bulanan slogan değişimdi fakat ekonomik programı ve danışmanları Washington’un eskileri ve daha önce bu yol ve insanlar denenmişti. Yeni bir şey yok aslında. Sadece tabanda gelişebilecek toptan ve köklü bir değişim Obama’yı sola yaklaştırır. 1929 büyük ekonomik buhranı döneminde sendikalar, sosyalistler ve komünistler başkan Roosevelt’in çevresinde bir araya gelerek böylesi bir değişime yol açmışlardı. Günümüz krizinde de benzeri bir durum sözkonusu ve gerek cumhuriyetçiler gereksede demokratlar çaresiz durumdalar ve ne yapılması konusunda bir bilgi sahibi değiller. Her iki partinin çaresizliğinden sol yararlanabilir ve insiyatifi ele alarak bir çıkış yakalayabilir. Koşullar buna uygun, yeni bir sol dalga oluşturulabilir.

Çeviri: İBRAHİM VARLI

***

Obama’yı desteklememek için 12 neden

Ünlü sosyalist aydın James Petras, Obama’ya neden destek verilmemesine dair 12 maddelik bir liste hazırladı. Bu 12 neden şöyle:

»Obama açıkça Afganistan’a müdahaleyi savunuyor, oradaki asker sayınsının arttırılacağını söylüyor. Obama en az Bush kadar büyük bir savaş yanlısı.

»Obama, iktidarında terörizmle mücadeleyi sistematik, büyük bir alanda yapacaklarını, Pakistan’a havadan müdahale edeceklerini, Afgan direnişine karşı savaşı köylerde kasabalarda ve şehirlerde de sürdüreceğini söylüyor.

»Obama Irak’tan asker çekme konusunda bir tarih vermiyor çünkü Irak’taki ABD askerleri onun İran, Suriye, Güney Lübnan politikaları için hala gerekli.

»Obama, İsrail lobisine ve sömürgeci-işgalci İsrail politikalarına şartsız desteğini açıklıyor.

»Nükleer programında uranyum kullanmayı sürdürürse İran’ı vurmayı vaat ediyor. Joseph Biden, seçimlerden birkaç hafta önce tam iki kez “ihtilaflı noktaları” zor kullanarak çözeceğini açıkladı.

»Obama İsrail’in Filistinlileri sınırdışı etme politikasını ve Yahudilerin Batı Şeria’ya yerleşmelerini kayıtsız destekliyor. 40’a yakın İrsalli uzman, seçim kampanyasının organizasyonu, politikaların belirlenmesi, metin yazımı gibi konularında görev alıyor. Obama’yı destekleyerek “ilerici aydınlar” da Siyonist danışmanlarla müttefik oluyor.

»Ulusal tarafta ise Obama’nın kilit ekonomi danışmanlarının Wall Street ehliyetleri var. Obama devlet fonlarının kötü yönetilen şirketlere, batan kapitalistlere, sırf kapitalizmi kurtarmak adına tahsis edilmesini savunuyor, uzun vadeli istihdam yaratacak bir kamu yatırımı programı düşünmüyor.

»Obama’nın iktisat ekibi serbest pazar ideolojisine bağlılığını deklare ediyor, kamuya ait üretken yatırımlara, kamusal hizmet yatırımlarına karşı çıkıyor.

»Obama çöken kamusal sağlık planlarını, sağlığın dev şirketlerce ve ilaç firmalarınca yönetilmesini benimsemiş durumda. Geniş çaplı bir ulusal sağlık programını reddediyor.

»Obama, Büyük Gıda İşletmecilerinin avukatlığını yapıyor, onların teşvikli etanol programlarını destekleyerek dünyadaki milyonlar için gıda fiyatlarının artmasının önünü açıyor.

»Obama Küba’daki ambargo suçunu devam ettirmekten yana. Venezuella’daki halkçı Chavez hükümetine ve diğer Latin Amerika ülkelerindeki reformcu, korumacı hükümetlere karşı düşmanca tavır takınıyor. Latin Amerika politikalarına yön veren uzmanları, Latin Amerika politikalarının makyajlanması anlamına gelecek diplomatik çabalardan yana ancak ABD hegemonyasına zarar verecek değişikliklere karşı.