Birleşmiş Milletler, cihatçı Irak Şam İslam Devleti’nin kuşatması altında bulunan, Şii Türkmenler’in yaşadığı Amerli kasabasında katliam riski bulunduğunu açıkladı

Amerli kasabasında Türkmenlere katliam uyarısı

Irak ve Suriye’deki sınırı fiilen kaldıran, ABD’nin hava saldırılarına karşı halen daha bölgede büyük tehlike arz eden cihatçı Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünün Şii Türkmenler’in yaşadığı Amerli kasabasına girmesi halinde halkın olası bir katliamla karşı karşıya kalabileceği açıklandı. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan uyarıda Amerli kasabasının uzun süredir IŞİD kuşatmasında olduğu hatırlatıldı ve muhtemel bir katliamın önüne geçmek için bir dizi önlem alınması gerektiği tavsiye edildi. IŞİD örgütünün kuşatmasındaki bölgede elektrik ve su bulunmadığı; gıda ve tıbbı malzemelerin ise tükenmek üzere olduğu da gelen haberler arasında yer alıyor. Birleşmiş Milletler özel temsilcisi Nickolay Mladenov da kent sakinlerinin yaşadığı koşulların ciddi ölçüde kaygı verici olduğunu söyledi. Mladenov, “Amerli’deki halkın içinde bulunduğu çaresiz durum oradaki halkın katliamının önlenmesi için derhal harekete geçilmesini gerektiriyor. Irak hükümetine ablukayı hafifletmesi için elinden geleni yapması yaşam kurtarmak için gereken insani yardım ile bölgedekilerin onurlu bir şekilde tahliyesini sağlaması çağrısında bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.



“70 GÜNDÜR DİRENİYORUZ”
Irak nüfusu içinde yüzde 4’lük bir payı olan Şii Türkmenler’in barındığı Amerli kasabasında doktorluk yapan Nihat al Bayati, BBC’ye yaptığı açıklamada 70 gündür IŞİD’e karşı direndiklerini belirterek, “Sadece tuzlu su var, o da ishal ve diğer hastalıklara yol açıyor. Kuşatma başladığından bu yana yaşlı ve hasta 50’yi aşkın kişiyi kaybettik. Susuzluk ve hastalıktan ölenler arasında çocuklar da var” şeklinde konuştu. Halkın geçim kaynağı tarım da IŞİD saldırıları sonrasında büyük yara aldı. Irak Hükümeti ise bölgeye günde bir kere helikopterle yardım götürüyor ancak bütün kasabaya yetecek kadar yiyecek ve tıbbi malzeme karşılanamıyor. Bayati de durumun vehametini, “İnsani bir felaketle karşı karşıyayız. 20 bin Amerlili ölümle savaşıyor. Üç günde bir yemek yiyebilen çocuklar var. Durumu anlatabilmem imkânsız. Ne diyeceğimi bilemiyorum” ifadeleriyle aktardı. IŞİD’e karşı halkın bir araya geldiğini de aktaran doktor, “Kendimizi ve toprağımızı korumak için savaşıyoruz. IŞİD bir köyü ele geçirdiğinde ne yapıyor, biliyor musunuz? Bütün erkekleri, kadınları ve çocukları toplayıp öldürüyorlar. İnanın bana. Sadece bazı kızları ayırıyorlar, anlıyorsunuz ya, başka amaçlarla” diyerek sözlerini noktaladı.

***

YPG ve ÖSO’dan ortak savunma

Batı Kürdistan Halk Savunma Birlikleri (YPG) ile Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) Halep ve çevresinde IŞİD’e karşı ortak savaşma konusunda anlaştığı bildirildi. İki birliğin yetkililerinin 22 Ağustos’ta Halep yakınlarında görüştüğü, görüşmeye Afrin Kantonu Savunma Heyeti Başkanı Abdo İbrahim ve bazı YPG komutanları ile ÖSO Halep genel komutanı Abdul Cebbar Egidi ve bazı ÖSO komutanlarının katıldığı aktarıldı. ÖSO’nun talebi üzerine gerçekleşen görüşmede Halep’in kuzeyinde IŞİD saldırılarına karşı ÖSO ve YPG güçlerinin birlikte direnme ve ortak hareket etme kararı alındı. YPG, ortak savunma hakkında tek şartını, “Bizimle ilişki ve ortak savunma geliştirmek isteyen güçler, Kürt bölgelerindeki durumu ve özgünlüğünü ve özellikle de Rojava Demokratik Özerklik Yönetimi gerçeğini kabul etmeleri gerekir” ifadeleriyle açıkladı.

***

Batı Esad’la barışıyor mu?

ABD’nin Irak Şam İslam Devleti’ne (IŞİD) karşı Irak ve Kürt yönetimine desteğinin kâfi gelmeyeceği, Suriye yönetimi ile çalışmak zorunda kalacağı görüşleri artarken bunun gizliden gizliye başladığı öne sürülüyor. İngiliz Independent gazetesinin Ortadoğu muhabiri Patrick Cockburn, ABD’nin Alman istihbarat servisi BND aracılığıyla şimdiden Beşşar Esad yönetimine “örtülü destek” verdiğini öne sürdü. Batılı uzmanlar, Obama’nın “zor seçeneklerle” karşı karşıya olduğuna dikkati çekerken ABD Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey’nin açıklamaları adeta “işaret fişeği” oldu. Dempsey, Pentagon’daki basın toplantısında IŞİD için “Suriye içindeki parçalarına yanıt verilmeden yenilebilirler mi?” diye sorup “Hayır” yanıtını verdi. Savunma Bakanı Chuck Hagel de “Tüm seçeneklere bakıyoruz” diyerek Suriye’de de operasyon seçeneğine açık kapı bıraktı. Britanya’nın etkili siyasetçilerinden Parlamento İstihbarat ve Güvenlik Komitesi’nin Başkanı ve eski Dışişleri ve Savunma Bakanı Sir Malcolm Rifkind, geçen hafta Financial Times’a açıkça Esad’la işbirliği yapılması çağrısında bulundu.