Ankara’da saldırılara tepki: Korku havası yaratılmak isteniyor
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, son zamanlarda Ankara Üniversiteleri ve sokaklarda devrimci, demokrat, yurtsever güçlere yapılan saldırıları ve gözaltıları protesto etti.
SERHAT BOZTAŞ ANKARA
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, son zamanlarda Ankara Üniversiteleri ve sokaklarda devrimci, demokrat, yurtsever güçlere yapılan saldırıları ve gözaltıları protesto etti.
Yüksel Caddesi’nde “Kahrolsun faşizm” pankartı arkasında bir araya gelen Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri sık sık, “Kahrolsun faşist saldırganlık”, “Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz” sloganlarını attı. Emek ve demokrasi güçleri adına İHD Ankara Şube Başkanı Gökçe Otlu yaptığı açıklamada solculara yönelik uygulanan şiddetin giderek dozunu arttığına dikkat çekerek “İktidar hukuksuzluğunu saklayamadığı için, muhaliflerin bastırılması, insanların susturulup sindirilmesi için korku ve güvensizlik havası yaratmak istemektedir” dedi.
Sola karşı yönelmiş olan şiddetin giderek tırmandırıldığını belirten Otlu, günlerdir Ankara sokaklarının yeni saldırılara ve gözaltılara tanık olduğunu kaydetti. Yaşanan şiddetin kör şiddet değil, bilinçli ve örgütlü şiddet olduğunun altını çizen Otlu, “İktidar hukuksuzluğunu saklayamadığı için, muhaliflerin bastırılması, insanların susturulup, sindirilmesi için korku ve güvensizlik havası yaratılmak istemektedir” ifadelerini kullandı.
‘ŞİDDETİN SORUMLUSU DEVLETTİR’
Geçtiğimiz günlerde üniversitelerde başlayıp Ankara sokaklarına yayılan ‘faşistçe saldırılarda’ onlarca kişinin gözaltına alındığını ve hastaneye kaldırılan insanların iş göremez raporları aldıklarını hatırlatan Otlu, devletin kolluk güçlerinin taraflı davrandığını söyledi. “Sokaklara şiddeti taşıyan gizli eller, gün doğmadan öğrenci evlerine operasyonlar yaparak, korkunun keskin kılıcını bir kez daha göstermiştir” ifadeleriyle diyen Otlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “AKP hükümeti başta olmak üzere sistem tarafından korunan bu insanları tanıyoruz. Devlet her zaman olduğu gibi iyi çocuklarını korumaya devam ediyor. ‘İyi çocuklar’ efendilerine olan sadakatlerini göstermek için sırtlarını devlete dayamanın güveni içinde, gözü dönmüş biçimde saldırıyorlar. Biz Ankara’daki yurtsever, devrimci ve demokrasi güçleri, sokaklarda üyelerimize, dostlarımıza, öğrencilere ve Kürtlere yönelik bu şiddetten devleti sorumlu tutmaktayız.”
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, son zamanlarda Ankara Üniversiteleri ve sokaklarda devrimci, demokrat, yurtsever güçlere yapılan saldırıları ve gözaltıları protesto etti.
Yüksel Caddesi’nde “Kahrolsun faşizm” pankartı arkasında bir araya gelen Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri sık sık, “Kahrolsun faşist saldırganlık”, “Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz” sloganlarını attı. Emek ve demokrasi güçleri adına İHD Ankara Şube Başkanı Gökçe Otlu yaptığı açıklamada solculara yönelik uygulanan şiddetin giderek dozunu arttığına dikkat çekerek “İktidar hukuksuzluğunu saklayamadığı için, muhaliflerin bastırılması, insanların susturulup sindirilmesi için korku ve güvensizlik havası yaratmak istemektedir” dedi.
Sola karşı yönelmiş olan şiddetin giderek tırmandırıldığını belirten Otlu, günlerdir Ankara sokaklarının yeni saldırılara ve gözaltılara tanık olduğunu kaydetti. Yaşanan şiddetin kör şiddet değil, bilinçli ve örgütlü şiddet olduğunun altını çizen Otlu, “İktidar hukuksuzluğunu saklayamadığı için, muhaliflerin bastırılması, insanların susturulup, sindirilmesi için korku ve güvensizlik havası yaratılmak istemektedir” ifadelerini kullandı.
‘ŞİDDETİN SORUMLUSU DEVLETTİR’
Geçtiğimiz günlerde üniversitelerde başlayıp Ankara sokaklarına yayılan ‘faşistçe saldırılarda’ onlarca kişinin gözaltına alındığını ve hastaneye kaldırılan insanların iş göremez raporları aldıklarını hatırlatan Otlu, devletin kolluk güçlerinin taraflı davrandığını söyledi. “Sokaklara şiddeti taşıyan gizli eller, gün doğmadan öğrenci evlerine operasyonlar yaparak, korkunun keskin kılıcını bir kez daha göstermiştir” ifadeleriyle diyen Otlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “AKP hükümeti başta olmak üzere sistem tarafından korunan bu insanları tanıyoruz. Devlet her zaman olduğu gibi iyi çocuklarını korumaya devam ediyor. ‘İyi çocuklar’ efendilerine olan sadakatlerini göstermek için sırtlarını devlete dayamanın güveni içinde, gözü dönmüş biçimde saldırıyorlar. Biz Ankara’daki yurtsever, devrimci ve demokrasi güçleri, sokaklarda üyelerimize, dostlarımıza, öğrencilere ve Kürtlere yönelik bu şiddetten devleti sorumlu tutmaktayız.”