Dağlık Karabağ’da yeni bir savaş kapıda. Bakü, “anayasal düzeni sağlamak” için askeri operasyon başlattı. Kafkasya yeniden karışırken gazeteci Nalcı’ya göre Aliyev, Paşinyan’ı anlaşma öncesi köşeye sıkıştırma peşinde.

Anlaşma öncesi savaş çanları çaldı
Fotoğraf: AA

Umut Can FIRTINA

Bakü ile Erivan arasında giderek artan Dağlık Karabağ gerginliği sonunda patlama noktasına geldi. Karabağ’da yerleştirilen mayının aracın geçişi sırasında patlaması sonucu 4 polis, 2 sivil  6 kişinin hayatını kaybettiğinin açıklanmasının ardından Azerbaycan Savunma Bakanlığı, “anayasal düzeni sağlamak amacıyla” Karabağ’da “terörle mücadele” operasyonu başlattı.

Bakanlığın açıklamasında operasyonun hedefinin “Ermenistan güçlerinin Karabağ topraklarından çekilmesi olduğu, sivillerin ve altyapı tesislerinin hedef alınmadığı kaydedildi, yalnızca meşru askeri hedeflerin vurulduğu” kaydedildi. Operasyona gerekçe olarak “Ermeni silahlı güçlerin son aylarda Azerbaycan mevzilerine saldırıları ve askeri yığınak yapılması” gösterildi.

Sivillere Ermenistan silahlı kuvvetlerinin askeri tesislerinden uzak durması çağrısı yapılırken sivillerin tahliyesi için Laçin yolu üzerinde ve diğer istikametlerde insani koridor açıldığı belirtildi. Operasyondan bölgede barış gücü bulunduran Rusya ve Türkiye’nin haberdar edildiği kaydedildi.

Operasyonun başlamasının ardından Savunma Bakanı Zakir Hasanov ile Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile telefon görüşmesi yaptı. Güler, “Türkiye'nin her zamanki gibi bugün de Azerbaycan'ın yanında olduğunu” bildirdi.

RUSYA’YA ÇAĞRI

Güvenlik Konseyi ile yaptığı acil toplantının ardından kameralar karşısına geçen Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ülkesinin savaşa sürüklenmeye çalışıldığını söyledi. Ermenistan yetkililerini uyaran Paşinyan, “hesapsız, sert ve maceracı” eylemlerde bulunmamaları gerektiğini vurguladı. Rusya tarafına da seslenen Paşinyan, Karabağ'daki durumu istikrara kavuşturmak için harekete geçilmesi çağrısı yaptı. Paşinyan, Ülkesinde çeşitli kesimlerden darbe çağrıları yapıldığını da ifade etti.

Ermenistan Dışişleri Bakanlığı ise bölgedeki Rus barışı koruma birliklerine müdahale etmeleri çağrısı yaptı.

Moskova saldırıdan “dakikalar önce” haberdar olduğunu açıklarken Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, ani gelişen olaydan endişelerini dile getirdi. Bakü’ye üçlü barış anlaşmasına uyma çağrısı yapan Zaharova, askeri operasyonun sonlandırılarak diplomatik çözüm yoluna dönülmesi gerektiğini söyledi.

YANIT VERİLECEK

Fransa Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada da Bakü’ye operasyonu durdurma çağrısı yapılarak “Bu saldırıya bölgenin güvenliğine yönelik oluşturduğu risklerle orantılı olarak güçlü bir yanıt verilmesi amacıyla Avrupalı ve ABD’li ortaklarıyla yakın iş birliği içinde çalışıyoruz” denildi.

∗∗∗

ANLAŞMAYA ZORLAMAK İSTİYOR

Gerilime ilişkin değerlendirmelerde bulunan gazeteci Aris Nalcı, Aliyev’in Paşinyan’ı köşeye sıkıştırmak istediğine dikkat çekti. Nalcı şunları söyledi: “Aliyev’in amacı Paşinyan’ı sene sonuna kadar istemediği bir barış anlaşmasına zorla imza attırmak. Rusya, Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan olarak masaya oturacaklar ve Avrupa Komisyonu’ndaki görüşmeler boşa düşecek. Paşinyan’ın Ermenistan içinde de siyasi gücü azalmaya başladı, partisi yerel seçimleri kaybetti. Paşinyan bir yandan içerdeki ekonomik sorunlarla uğraşırken zorla onu barış anlaşmasına itmek istiyorlar.”

“Paşinyan içerde zayıflıyor ancak iki tarafında Türkiye ve Azerbaycan var ve anlaşmazsa yapacak hiçbir şeyi yok” diyen Nalcı, “Dolayısıyla Paşinyan’ın da birkaç kez dediği gibi bu bir siyasi intihar. Memleketi barışa götürecek ama bir sonraki seçimlerden sonra içerde kalabilecek bir pozisyonu olmayacak. Abazya savaşından Gürcistan’ı düzlüğe çıkaran Saakaşvili de ülkesinden kaçmak zorunda kalmıştı” dedi.

Bakü’nün bir süredir bu gelişmelere hazırlandığına dikkat çeken Nalcı, şu ifadeleri kullandı: “Bakü askeri olarak Karabağ’ın kendisini savunabileceği son konumları yok ederek direnişi kırmak istiyor. Zaten haberlerde bahsedilen yerler, öz savunma birliklerinden birkaç kişinin kaldığı yerler. Bu şekilde Stepanakert’e girdiğinde de olası bir direnişi baştan kırmak istiyor. Bunu da Ermenistan’ın bağımsızlık günü 21 Eylül ile kendi bağımsızlık günü 18 Ekim arasında yapmak istiyor. 44 Gün Savaşı da böyle olmuştu” diye konuştu.

Azerbaycan yönetiminin Stepanakert’teki Karabağ Ermeni parlamentosundaki yüzlerce milletvekilini “ayrılıkçı teröristler” olarak nitelediğini kaydeden Nalcı, şöyle devam etti: “Onların hepsini yargılamak isteyecek. Bunu ya kendisi yapacak ya da Rus barış güçlerine tutuklattıracak. Resmi söyleme bakıldığında orası Azeri toprağıysa polisi de Azeri olmalı yargıcı da, ama kimse yok. Erivan bu yüzden ‘statü’ diyordu. Çünkü bu olduğu zaman oradaki yargıç Ermeni, polis Azeri olabilir ve birlikte yaşam inşa edilebilir, çünkü oradaki 120 bin insana da güven sağlamak lazım böyle bir savaş ihtimalinde.”

Aris NALCI - Gazeteci