Antalya Kadın Paltformu, kendisini ve çocuklarını korumak isterken sabaha kadar kendisine işkence eden erkeği öldürmesi nedeniyle tutuklanan Melek İpek'in serbest bırakılması talebiyle basın açıklaması yapıp, Melek'e dayanışma mektupları yolladı.

Antalya Kadın Platformu: Melek İpek serbest bırakılsın

12 yıllık evlililiği boyunca evli olduğu erkek tarafından şiddetin her türüne sistematik olarak maruz bırakılan Melek İpek 8 Ocak günü yine çocuklarının gözü önünde işkenceye maruz bırakıldı, çıplak ve elleri kelepçeli halde saatlerce dövüldü. Kendisini korumak için aldığı av tüfeği aralarında çıkan arbedede patladı ve şiddet faili Ramazan İpek öldü. Kendini ve çocuklarını korumaya çalışırken saldırgan Ramazan İpek'in ölümü üzerine Melek İpek tutuklandı.

Antalya Kadın Paltformu bugün Güllük PTT Şubesi önünde Melek İpek'in serbest bırakılması talebiyle bir açıklama yaptı. "Gücün erkek egemen sistemden alan Ramazan İpek Melek’i defalarca ölümle tehdit etmiştir hem de iki kız çocuklarının hayatını da kastederek" denilen açıklamada, "Burada Melek‘in tüm gece maruz bırakıldığı işkenceleri anlatmayacağız. Bizler aynı evde yaşadığımız aynı iş yerlerini paylaştığımız ya da sadece yolda karşılaştığımız erkeklerin ne kadar acımasız ve cani olabileceklerini biliyoruz. Çünkü bizler iktidarın aksine kulaklarımızı tıkamıyoruz kadına yönelik erkek şiddetine" ifadelerine yer verildi

Açıklama şöyle devam etti:

"İşkenceci tecavüzcü şiddet faili Ramazan İpek kız kardeşimiz Melek’i tehdit ederken şöyle demişti: 'Sen koruma kararı aldırırsın ben karakola gider ifade verir çıkarım. Döndüğümde seni de çocukları da öldürürüm.'

Bunu söyleme cesaretini nereden aldığını biliyoruz. Yıllardır kadınlar karakol koridorlarında adliye koridorlarında ölmemek için direnirken o senin kocandır deyip geri gönderenler verdiler bu cesareti erkeklere.

Tüm yaşananların ardından Melek mahkeme emri ile tutuklandı.

Aleyna Çakır’ın katili Ümit can Uygun tutuklanmadı.

Gülistan Doku’nun kaybolmasını baş şüphelisi Zaynal Abakarov gözaltına dahi alınmadı.

Tecavüzcü Musa Orhan hala tutuklanmadı.

Tam da burada görüyoruz ki erkek adalet erkekleri cezasızlık ile ödüllendirirken, koruyucu yasaların varlığına rağmen bunları uygulamayarak korumayı tercih etmediği kadınlar, kendilerini korumak için öz savunmaya başvurduğunda tutukluyor.

YAŞAMAK İSTİYORUZ

Devlet yargı ve polis erkeler ile suç ortaklığı yapmaktadır. Kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran ve sırtını sıvazlayan, cezasızlıkla ödüllendiren iktidar, kadınlar için hak olan öz savunmayı bir suçmuş gibi göstermeye çalışıyor.

Biz kadınlar, bedenlerimiz yaşamlarımız haklarımız ve emeğimiz üzerinde tek söz sahibi olanlarız ve bizim olanı savunmak en meşru hakkımızdır. Şiddet karşısında ortaya koyduğumuz tüm savunma biçimleri meşrudur.

Nevin’in baltası da meşrudur, tacizcimize attığımız tekme de, sokakta kadınlara saldıran erkeğe fırlattığımız saksı da meşrudur, Twitter'dan tacizciyi teşhir etmemiz de...

Emine Bulut’un sözleri bizim şiarımız oldu. ‘Yaşamak istiyoruz’ ve içimizde ki bu yaşama arzusunu köreltmenize izin vermeyeceğiz. Katiller tecavüzcüler ve tacizciler duysun sesimizi! Yaşamaktan vazgeçmiyoruz haklarımızdan vazgeçmiyoruz. Yıllardır kadınların bedeni ve emeği üzerinde yükselmiş bu erkek egemen dünyayı yıkacağız.

Tüm kadınlara çağımızdır:

Birbirimizin sesi olalım bulunduğumuz her yerde erkek şiddetine karşı birbirimizi ve hayatlarımızı savunalım.
Katiller dışarıda elini kolunu sallaya sallaya dolaşırken öz savunma hakkını kullanan kadınlar tutuklanamaz.

Melek İpek serbest bırakılsın! Öz savunma haktır yargılanamaz!