Kutlama çerçevesinde "Türk Anayasası'nın Avrupa Anayasası'na Uyum Sorunu" konulu sempozyumda konuşan Prof. Dr. Kaboğlu, "Avrupa,Avrupa Anayasası'nın ulusal üstü olmasını istiyorsa, kendisiyle ve bizimle yüzleşmesi gerekiyor" dedi

Kutlama çerçevesinde "Türk Anayasası'nın Avrupa Anayasası'na Uyum Sorunu" konulu sempozyumda konuşan Prof. Dr. Kaboğlu, "Avrupa,Avrupa Anayasası'nın ulusal üstü olmasını istiyorsa, kendisiyle ve bizimle yüzleşmesi gerekiyor" dedi

Anayasa Mahkemesi'nin 43. yıldönümü nedeniyle düzenlenen "Türk Anayasası'nın Avrupa Anayasası'na Uyum Sorunu" konulu sempozyumunun açılış bildirgesini Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu sundu. Avrupa Anayasası'nın "Barış, Avrupa uygarlığının evrensel değerleri, refah ve dünya barışına katkıda bulunma" temellerine oturduğunu ifade eden Kaboğlu, doğuş sürecini anlattığı Avrupa Anayasası'nın onay aşamasında olduğunu anımsattı. Kaboğlu, 1 Kasım 2006'da onay belgelerinin teslim edilmesi durumunda Anayasa'nın yürürlüğe gireceğini kaydetti. Avrupa Anayasası'nın bölümleri hakkında bilgi veren Kaboğlu, Avrupa ülkelerinde bu metnin Anayasa olup olmadığının tartışıldığını belirterek, bu tartışmalardan örnekler sundu. Avrupa ülkeleri arasında belgelere dayalı örtülü bir Anayasa bulunduğunu, ancak halkın iradesine dayanan bir metin bulunmadığını anlatan Kaboğlu, Avrupa Anayasası'nın yürürlüğe girmesiyle "ulus devlet" kavramının ortadan kalkacağını savundu.

Türkiye'de anayasalaşmanın Avrupa'ya göre 100 yıllık gecikmeyle başladığını anlatan Kaboğlu, "Türkiye'de hukuk devletinin kurulmasıyla Türkiye'nin AB'ye başvuru tarihinin örtüştüğünü" söyledi. Kaboğlu, Türkiye'nin, Avrupa Anayasa hukukunun ortak kültüründe yer aldığını belirterek, "Avrupa Anayasası, Avrupa Birliği'nde, ABD'de olduğu gibi, kimlik oluşturabilecek mi? Anayasanın hazırlık sürecinde yaşananlara bakılırsa yanıt olumlu değil" dedi. Avrupa'nın da Türkiye'nin de sınavda olduğunu dile getiren Kaboğlu, "Türkiye, demokrasi-insan hakları ikilemini aşamıyor, Avrupa, Avrupa dışı ayrımını aşamıyor. Burada Atatürk'ün çağdaş uygarlık kavramı işe yarayabilir" diye konuştu. Genç kuşakların Türkiye'ye bakış açısının önemine işaret eden Kaboğlu, şunları söyledi: "Avrupa'nın Türkiye'ye Osmanlı mirası temelinde bakmaması lazım. Türkiye'nin tarih ders kitaplarından ırkçı, milliyetçi, aşırı akımları ayıklaması önerildiyse, AB müzakere sürecinde de Avrupa'nın ders kitaplarında yer alan kuşakları yönlendirici ırkçı, milliyetçi deyimleri ayıklaması gerekir. Sorunlarımızla yüzleşmemiz gerekiyor. Avrupa, Avrupa Anayasası'nın ulusal üstü olmasını istiyorsa, kendisiyle ve bizimle yüzleşmesi gerekiyor."

BUMİN: EGEMENLİK TARTIŞILACAK

Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Avrupa Anayasası'nın ulusal anayasalar üzerinde yadsınmayacak şekilde etkinliği olacağını belirtti. Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Avrupa Anayasası'na çok büyük önem verdiğini ifade eden Bumin, başta Fransa olmak üzere kimi devletlerin Anayasa'nın kabulünü halkoylamasına tabi tuttuğunu anımsattı. Bumin, Avrupa Anayasası'nın ulusal anayasalar üzerinde yadsınmayacak şekilde etkinliği olacağını belirterek, "Çok merkezli anayasacının yapısal kimi sorunları da ayrıca görülecektir. Üzerinde belki en çok tartışılacak hususlardan birisinin, AB yetkileri karşısında ulusal anayasalarda nasıl bir egemenlik sınırlaması olacağı ve egemenliğin kolektif kuralları konusunda AB Anayasası'na uyumun nasıl sağlanacağı hususudur" diye konuştu.