İstanbul’daki bir avukatlık bürosunda stajyerlik yaparken Avukat S.K.’nin cinsel saldırısına maruz kalan Arzu Sena Topuz’un açtığı davada yarın karar bekleniyor. Dava öncesi BirGün'e konuşan ve dayanışma çağrısı yapan Topuz, "Şu sürecin benden aldıklarına karşı yine yarın o adliyede olup adalet talebimi dile getireceğim. Sürecin başından beri hem kendimiz hem de birbirimiz için mücadele etmiş onlarca kişi olarak sürecin nihayetine de birlikte ulaşmayı umuyorum. Bütün arkadaşlarımı dayanışmaya davet ediyorum" dedi.

Avukatlık bürosunda stajyere cinsel saldırı davasında yarın karar bekleniyor

HABER MERKEZİ

İstanbul’daki bir avukatlık bürosunda Ekim 2020’de gönüllü stajyerlik yaparken Avukat S.K.’nin cinsel saldırısına maruz bırakılan Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi Arzu Sena Topuz’un açtığı davada yarın karar verilmesi bekleniyor.

İstanbul Anadolu 55’inci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki davada, geçen duruşmada mütalaasını açıklayan savcı, sanığın ‘sarkıntılık düzeyinde cinsel saldırı’ suçundan 5 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını istemişti.

TOPUZ: BENDEN ALDIKLARINA KARŞIN YİNE YARIN O ADLİYEDE OLUP TALEBİMİ DİLE GETİRECEĞİM

Davaya çağrı yapan Arzu Sena Topuz, BirGün’e konuştu.

Topuz, “Bundan yaklaşık iki yıl önce hukuk fakültesinin dördüncü sınıfındaydım. Yanında çalıştığım Avukat S.K., tarafından çalışmaya başlamamın henüz ikinci haftasında cinsel saldırıya uğradım. Aynı gün şikâyetimi yaptım. Olaydan bir gün önce çalışan kameraların olay günü bozuk olduğu iddia edildi. Bu nedenle kamera kaydının bulunduğu hard diskin bizzat S.K., tarafından çöpe atıldığı defalarca itiraf edildi. Benden sonra üç farklı kadın arkadaş da S.K., tarafından uğradığı saldırılara dair tanıklık yaptılar. Bütün bunlar olurken S.K., tarafından önce ‘bedel ödemekle’ tehdit edildim. Ardından S.K., hakkımda onlarca suç duyurusunda bulundu. Sırf mahkemeyi etkilemek, bana geri adım attırmak için porno videolarım olduğunu söyledi. Cinsel saldırıya uğradığım yer işaret edilerek orada ne işim olduğu soruldu.

Sınıfta kaldığım için olaydan neredeyse iki yıl sonra hâlâ hukuk fakültesi 4. sınıf öğrencisi olarak gidiyorum o adliyeye. İki yıldır tramva sonrası stres bozukluğu tedavisi görüyorum. Kendimi bazen çok yorgun hissediyorum. Ama şu sürecin benden aldıklarına karşı yine yarın o adliyede olup adalet talebimi dile getireceğim. Çünkü bugün benzeri eylemlere sesini çıkarmış, benzeri eylemlere sesini çıkaramamış, benzeri eylemlere maruz kalıp o mahkeme salonlarında ‘maktul’ olarak hakkı aranmış onlarca insana bunu borçlu olduğumu biliyorum. Sürecin başından beri hem kendimiz hem de birbirimiz için mücadele etmiş onlarca kişi olarak sürecin nihayetine de birlikte ulaşmayı umuyorum. Bütün arkadaşlarımı dayanışmaya davet ediyorum.”