Aydın'da jeotermal alanda sıcak su patlaması: Bölge halkı artık yeter diyor!

AYCAN KARADAĞ

Aydın’ın Efeler İlçesi’ne bağlı Yılmazköy mahallesinde ÇED kararı iptal edilen ve bu iptale rağmen başka bir santrale bağlamaya çalışan Ken Kipaş Elektrik Üretim A.Ş adlı jeotermal firması, Yılmazköy'de bulduğu jeotermal suyu borularla komşu mahalle İmamköy'de bulunan JES tesislerine götürmek için çalışmalarına devam ediyor. Efeler Belediyesi tarafından çalışma ruhsatı iptal edilen şirket, DSİ ile protokol imzalayarak çalışmalarına devam etti.

Kamuya ait olan ve DSİ’nin kanallarının geçtiği yolları kullanarak hukuksuzca çalışmaya devam ederken santral kuyusunda iddiaya göre, sokağa çıkma yasağında mahkemelerce kazanılmış davalara rağmen izinsiz çalışma sonucu sondaj çalışması sırasında kontrolden çıkan bağlantı hattında bir kopma meydana geldi. Kopma sonucu gökyüzüne 160 derece su fışkıran olay yerine ekipler sevk edilirken halkta tedirginlik söz konusu.

Olay yerine Aydın Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri sevk edildi. Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı itfaiye ekipleri olay yerinde patlamayı durdurmak için müdahale devam ediyor. Patlama çevrede büyük endişe yaratırken, bölgenin çevre felaketi ile karşı karşıya kalabileceği de kaydedildi.

'YAPILAN İŞLEMLERİN KONTROLSÜZ YAPILDIĞI ZAMAN NE KADAR TEHLİKE ARZ ETTİĞİ ORTADA'

Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay, BirGün’e yaptığı açıklamada, “Yapılan işlemlerin kontrolsüz olarak yapıldığı zaman ne kadar tehlike arz ettiği ortada. Biz olayın başından beri yerleşim yerlerine yakın olay tesislere ruhsat verdirmemeye çalışıyoruz. Çıkardığı gazlar zehirli. Bu tesislerin yaşam merkezlerinden uzak olması gerekiyor. İnsanların yaşadıkları yerlere 50 metre uzaklıkta yerlere tesis kuruluyor. İnsanlar orada yaşıyor, üretim yapıyor. Böyle yerlere ruhsat verilmesine insanın aklı almıyor. Ne kadar tehlikeli boyutta olduğu görülüyor. Yerleşim yerlerinin içinden geçen jeotermallin boruları var. Böyle rezillik olabilir mi… Bizden önce ruhsat verilmiş yerler. Biz elimizden geldiğince bunlara engel oluyoruz. Konu incelenecek. Gerekli işlemler yapılacak. Kimsenin para kazanmasına karşı değiliz. Kurallara göre herkes davranacak” diye konuştu.

'BU PATLAMANIN TEK SEBEBİ RANT'

Avukat Hüseyin Yıldız da,“Bu kuyunun içinde bulunduğu santral projesizinin ÇED kararı iptal edildi. Ancak bu kuyuyu başka bir projeye bağladık bahanesiyle ilgili firma işletmeye çalışıyor. Halk ile daha önce anlaşma yolunu gitmeye çalıştılar. Ama halk kararlı davrandı. Devam eden davalarımız var. Bu kuyuyu başka bir kuyuya bağlamaya çalıştılar. Bunun için de idareye başvurduk. DSİ vatandaşlardan kamulaştırdığı yolu boru geçirmek için bu şirkete izin verdi. Biz buna da iptal davası açtık. Burada hukuk mücadelesi yürütülüyor. Halkın talepleri idare tarafından görülmüyor. Bu patlamanın tek sebebi rant. Biz de bunun mücadelesini veriyoruz. Durum çok vahim” ifadelerine yer verdi.

Aydın Çevre Platformu Başkanı Mehmet Vergili ise, “Burası uzun süredir davalık. Koronavirüs salgınını fırsat bilerek kaçak göcek borularını geçirmeye çalışıyorlar. Patlama yaşandı. Millet salgından kendini korumak peşinde birileri ise böyle halka zarar vermek peşinde. Yazık günah”dedi. Yılmazköy Mahallesi yurttaşı Hasan Çetin de, “Yeter artık bu jeotermallerden. Bıktık. Patlayan su kanal suyu ile bölgeye geldi. Benim tarlam hemen orada. Tarlama bu su karıştı. Yazık değil mi benim mahsulüme. Biz bunlardan çok şikâyetçiyiz. Normal zamanda bile kokudan durulmuyor. Patlamadan sonra daha da beter oldu. Nefes alamıyoruz artık. Bunlar buhar saldın mı evden çıkamıyoruz. Bir de salgın süreci var. Bizim temiz havaya ihtiyacım var. Yeter diyoruz” şeklinde konuştu.