Ayhan Bilgen ve Altan Tan’ın ifadelerinin, HDP’lilerin tutukluluğuna gerekçe olarak kullanıldığı ortaya çıktı
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş dahil, Kobani Davası'nda HDP’liler hakkındaki tutuklama ve tutukluluğa devam kararlarında, eski HDP’liler Ayhan Bilgen ve Altan Tan’ın ifadelerinin gerekçe olarak kullanıldığı ortaya çıktı. Ayhan Bilgen ise yaptığı açıklamada, "Ben tüm ifadelerimin arkasındayım" dedi.
Kobani Davası'nda HDP’liler hakkındaki tutuklama ve tutukluluğa devam kararlarında, eski HDP’liler Ayhan Bilgen ve Altan Tan’ın ifadelerinin gerekçe olarak kullanıldığı açığa çıktı.
6-8 Ekim 2014’te IŞİD’in Kobani’ye saldırılarının protesto edilmesi gerekçesiyle HDP’li siyasetçiler hakkında açılan davada, Ankara Başsavcılığı 25 Eylül 2020’de yedi ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı vermişti. Gözaltına alınan isimler arasında HDP’li eski milletvekilleri Nazmi Gür, Ayla Akat Ata, Emine Ayna, Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan, Ayhan Bilgen gibi isimler de yer almıştı. Demirtaş bu soruşturma kapsamında tutuklanmıştı.
Diken'in haberine göre, 26 Nisan 2021’de görülen davanın ilk duruşma serilerinin tutanaklarında, Demirtaş’ın tutukluluğu için verilen devam kararlarında sık sık 15 Haziran 2021’de tahliye edilen Ayhan Bilgen’in ifadelerine atıf yapıldığı ortaya çıktı.
Bilgen’le birlikte Altan Tan’ın da ifadeleri tutukluluğun devamına gerekçe yapılırken, daha sonra Bilgen’in adını kullanmayı bırakan savcı, yalnızca Tan’ın ifadelerini Demirtaş’ın tutukluluğunun devamına gerekçe yaptı.
Tutanaklarda Bilgen ve Tan’ın gözaltı ve tutuklama sonrası açıklamalarına da atıf yapıldı ve şu ifadelere yer verildi:
“Sanıklar Altan TAN ve Ayhan BİLGEN’ in gözaltı ve tutuklama işlemlerinden sonraki süreçte yaptıkları açıklamalar ile ilgili tespitler yapılmış, yapılan açıklamalar bir bütün olarak ele alındığında HDP (Hakların Demokratik Partisi)’ nin, organlarının ve içerisinde siyaset yapan şahıs-şahısların PKK/KCK silahlı terör örgütünün güdümünde faaliyet gösterdikleri, PKK/KCK silahlı terör örgütü güdümünde özellikle metropol illerimiz başta olmak üzere her türlü bombalı, silahlı ve şiddet eylemlerinin PKK/KCK silahlı terör örgütünü tarafından organize edildiği, bu faaliyetlerin terör örgütünün talimatlar ve çağrıları sonrası gerçekleştirildiği anlaşılmıştır.”
AYHAN BİLGEN'İN SAVUNMASI
Ayhan Bilgen'in tahliye edilmeden önce duruşmadaki savunmasında şu ifadeleri kullandığı aktarıldı:
Ben HDP içerisinde şeffaf karar alma süreçlerini, demokratik karar alma süreçlerini önemseyen birisiyim. Ve zaman zaman bunun dışında birtakım uygulamalara da tanıklık etmiş birisiyim. Bundan rahatsız olan birisiyim. Yani siyaset ancak kendi mekanizmaları içerisinde, kendi demokratik kanallarıyla ve şeffaf yürürse kriminalize edilmez. Ben belediyede göreve başladığım tarihten itibaren bütün hesapları hem internette yayınladım hem de belediye binasını açtım. Şimdi kimsenin kalkıp bana “Sen örgüte para gönderdin” deme yani belediye başkanlığı dönemimdeki görevimden dolayı beni kriminalize etme ihtimali yok.
Eğer bugün HDP ile ilgili birtakım polemikler yapılıyorsa, yani sadece iktidar tarafı değil, muhalefet tarafı da HDP ile birlikte olmayı, yan yana durmayı, resim çektirmeyi kendisi açısından zor görüyorsa, HDP’nin dönüp bunlara göre kendine özeleştirisini yapmasının gerektiğini düşünüyorum. Ama bakın burada şunu özellikle tekrar zikretmek isterim: Bunu ifade etmek istiyorum. Burada dışarıdan müdahaleler değil, yani oradaki cümlem tam o şekilde. Burada birilerinin kendilerine oraya ait bir vücut kullanıyormuş gibi bir algı oluşturmasıdır.
Tam belediyeye yapılan baskınlar gibidir kastettiğim şey. Yani birisi kalkıp siyasette eğer işte “Örgüt böyle istiyor” ya da işte “İmralı böyle istiyor”, “Kandil böyle istiyor” gibi ifadeler kullanılarak eğer demokratik siyaset yapma yoluna giderse, bunlar konuşulursa, siyasette bunlar tartışılırsa, siz demokratik platformlarda ittifak da kuramazsınız, genişleyemezsiniz de toplumsallaşamazsınız da.
Ben bunun yanlış olduğunu, bunların asla yapılmaması gerektiğini, buna fırsat verilmemesi gerektiğini söylüyorum. Yani burada demin de ifade ettiğim gibi, yapılmış işler değil, yapılmaması gereken ya da yapılması gereken işlere dair bir uyarıdır, bir eleştiridir. Ben bu yöntemlerin siyaseti kriminalize ettiği kanaatindeyim.
AYHAN BİLGEN'DEN AÇIKLAMA
Söz konusu gelişmenin ortaya çıkmasının ardından Ayhan Bilgen, Twitter hesabından açıklama yaptı.
"Ben tüm ifadelerimin arkasındayım" diyen Bilgen, "Bana ait ifade tutanakları isteyen her avukat tarafından görülebilir" dedi.
Ben tüm ifadelerimin arkasındayım.Bana ait ifade tutanakları isteyen her avukat tarafından görülebilir. https://t.co/AqP6wEqdqE
— Ayhan Bilgen (@ayhanbilgen) March 23, 2023