Birgün gazetesi tarafından düzenlenen "Bağımsız Medya ve Siyaset" konulu panel, Balçova Termal Tesisleri'nde önceki gece 500 kişinin katılımı

Elçin Yağız - İzmir

Birgün gazetesi tarafından düzenlenen "Bağımsız Medya ve Siyaset" konulu panel, Balçova Termal Tesisleri'nde önceki gece 500 kişinin katılımı ile yapıldı. Panele, Birgün yazarları Oğuzhan Müftüoğlu, Ercan Karakaş, CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, KESK Genel Başkanı Sami Evren, Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şube Başkanı Hüseyin Aslan ve eğitimci Yıldırım Kaya konuşmacı olarak katılırken, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ ve Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya ile çok sayıda okurda panelde yer aldı.
Oğuzhan Müftüoğlu, Türkiye solunun çok parçalı ve dağılmış vaziyette olduğunu ve hataları hoş görmek gerektiğini belirterek, "Sağcıların, sermayenin çok fazla yayın organı var. Solun her kesiminin sesinin duyulması ve topluma solu daha çok gösterebilmek Birgün ile mümkün" dedi. Solun bütün renklerine yer verebilmeyi ve topluma eşit bir şekilde aktarmayı hedef aldıklarını söyleyen Müftüoğlu, gelinen noktada eksikliklerin ve acemiliklerin olduğunu ancak bu işin hata yaparak ve hataları görüp düzelterek daha iyi hale getirilebileceğini belirtti. Kağıt, baskı, dağıtım kaynaklarının da bir tekel olduğunu ve bağımsız gazetecilik yapılmaya çalışılırken bunlara bağımlı olunduğuna dikkat çeken Müftüoğlu, "Onların güçleri tarafından kuşatılmış şekilde var olmaya, direnmeye, ayakta durmaya çalışıyoruz. Gazetenin yaşaması, diğer alanlarda mücadele edenlerin dayanışması ve sahiplenmesi ile mümkündür. Yoksa iktidarla ve medya tekelleri ile kuşatılmış bağımsız bir gazeteyi hiçbir güç ayakta tutamaz" diye konuştu.
KESK Genel Başkanı Sami Evren, medyanın toplumu değiştirici ve dönüştürücü gücünün bilindiğini belirterek, "Egemen medyanın farklı konularla toplumu meşgul ettiğini ve toplumu siyasetten uzak tuttuğunu" kaydetti. Bu dönemde toplumun yeni bazı senaryolarla karşı karşıya bırakıldığını söyleyen Evren, "Özellikle Erkan Mumcu'nun istifası ve diğer istifalar gündeme geldi. Yeni parti arayışları konuşuluyor. Türkiye ile ilgili bazı çevrelerde yeni kurgular söz konusu. AKP üzerine oynanıyor gibi görünen ama Türkiye halkı üzerinde oynanan bazı oyunlar var" dedi. Medyanın yine bir oyun peşinde olduğunu ve aslında sokakta yıllardır bir mücadelenin devam ettiğini ifade eden Evren, "Böylesi bir süreçte Birgün'ün toplum ve hayatın gerçeklerini yansıtmasında ve bizimle buluşturmasında anlamlı bir işlevi olacağını düşünüyorum" diye konuştu. Evren, Birgün'ün bağımlı bir gazete olduğunu ancak, halka ve bilgiye bağımlı olduğunu belirtti.
CHP İzmir Milletvekili, MYK Üyesi Oğuz Oyan, yıllardır yapılamayan bir şeyi yaparak, Birgün'ün solun bütün kanatlarını bir araya getirdiğini söyleyerek, "Birgün, coşkulu, kalabalık aydın gruplarının bir araya gelmesini sağladı ve insanlarda bağımsız basına bir taş da ben koyabilir miyim hissini uyandırdı" dedi. Oyan, AKP'nin farklı bir politika uyguladığı görüntüsü verdiğini, ancak uyguladığı politikaların yeni olmadığını vurgulayarak, bu politikaların "yoksulluk, gelir dağılımı eşitsizliği, borç, işsizlik ve bağımlılık ürettiğini" kaydetti. Oğuz Oyan, "Birgün, yarınlarımızın garantisidir. Bu dayanışma yemekleri de bunun teminatıdır diye düşünüyorum" diye konuştu.
Birgün gazetesi Yazarı Ercan Karakaş da medyanın büyük sermayenin elinde olduğunu ve onun çıkarlarını savunduğunu, Türkiye'de bağımsız medyanın bulunmadığına dikkat çekti. Karakaş, Birgün Gazetesi'nin özgür basın yaratmada önemli bir adım olduğunu ve solun bütün seslerini bir araya getirebilmiş olmasının çok önemli olduğunu ifade etti. Karakaş, Türkiye'de yenilenmesi ve değişmesi gereken işlerin başında siyaset geldiğini belirterek, Birgün'ün de bu değişime öncülük etme durumunda olduğunu söyledi. Karakaş, CHP il yönetiminin görevden alınmasına ilişkin, "Bu 15 yıl önce birkaç kez başıma geldi. Seçimle gelen seçimle gider, bu anlayışı yerleştirmemiz gerekir. Sabırla halka, parti tabanına güvenmemiz gerekir" dedi.
Yıldırım Kaya, Birgün'ün patronları, sahiplerinin olmadığını ve patronsuz bir medya yaratarak, siyasette de bir alternatif yaratmanın mümkün olduğunu belirterek, "Birgün, bir çığlık attı. Bu çığlığı duymazsanız, Birgün kaybolup gider. Duyarsanız, yüzme bilenlerin denize atlayıp çığlık atanları kurtarması gerekir" diye konuştu. Kaya, "Bizi; Birgün çalışanlarını ve yazarlarını medya patronlarına esir etmeyin" dedi. Kaya ayrıca, "Birgün medya tekellerine karşı efeleniyor. Biz de bu hafta sonu Ege'de efelenmeyi tercih ettik" diye konuştu.
Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şube Başkanı Hüseyin Aslan ise basın çalışanlarının iş güvencesinden ve haber yazma özgürlüğünden yoksun çalıştıklarını, bu nedenle Birgün Gazetesi'ne sahip çıkılması, güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Geceye konuk olarak katılan Nurettin Rençber de Birgün ile ilgili duygu ve düşüncelerini şöyle dile getirdi: "Birgün, umudumuzun, taleplerimizin, demokratik beklentilerimizin ene iyi ifade edildiği yayın organı. Bir de, değişik platformlardan, değişik düşünce akımlarından entelektüel birikimleri olan arkadaşlarımızın yazıları ile daha da anlamlı hake gelen ve Türkiye'nin demokratikleşmesinde ihtiyaç duyulacak olan siyasi terminoloji ve ahlakın kendini gösterebileceği ciddi bir oluşum, Birgün. Dileğimiz, yayın hayatında çalışanlarını canından bezdirecek zorluklarla karşılaşmaması. Bu hepimiz için bir temenni."