MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen hapis cezasının ardından muhalefetin Saraçhane'deki buluşmasını hedef alarak "Saraçhane’de rol kapma derdine düşenlerin varlıklarını ibra etmeleri ve iddiayla sürdürmeleri bile akla ziyan bir haldir" dedi. Kılıçdaroğlu'nun 'baba-oğul' benzetmesine de değinen Bahçeli, "Babayla oğul çekişmeli, babayla abla ihtilaflı, oğulla abla kumpasçı, diğerleri de kendi siperlerinde seyircidir" ifadelerini kullandı.

Bahçeli muhalefeti hedef aldı: Babayla oğul çekişmeli, babayla abla ihtilaflı, oğulla abla kumpasçı
Fotoğraf: AA

MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin genel merkezinde 'Siyaset ve Liderlik Okulu 18'inci Dönem Sertifika Töreni'ne katıldı. Bahçeli, törende, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na siyasi yolunu açan 2 yıl 7 ay 15 günlük hapis cezasının ardından altı liderin Saraçhane mitingi üzerinden hedef aldı.

Bahçeli, “Saraçhane’de rol kapma derdine düşenlerin varlıklarını ibra etmeleri ve iddiayla sürdürmeleri bile akla ziyan bir haldir" dedi.

Bahçeli, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki 'Baba-oğul gibiyiz' sözlerine ilişkin ise şöyle konuştu:

“Babayla oğul arasındaki gelgitli sürece müdahil olan ablaların, 'Biz de varız' çıkışı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni 2 partinin kazandığını çatık kaşlarla hatırlatıp ikilik çıkarması, malumu olduğumuz bir menfaat çatışmasıdır. Hayatları basit hesaplarla geçenlerin hasbi olması, balığın kanat takarak uçmasını düşünmek kadar deli saçmasıdır. İnsan kimliği hatıralarla oluşmaktadır. Aile bu bakımdan hatıraların evidir. Ne var ki karşımızdaki siyaset tablosunda bir aile dramı yaşanmaktadır. Babayla oğul çekişmeli, babayla abla ihtilaflı, oğulla abla kumpasçı, diğerleri de kendi siperlerinde seyircidir. Biz bu olan bitenlere 'zillet' demeyelim de ne diyelim? Velinimeti olan ittifak ortağına 'Çarparım' diye tehditler savuranların nesine itibar edelim? Siyaseti miras paylaşımına ve tarla kavgasına dönüştüren akılsız talancıların neyine bakalım, neresiyle alakadar olalım?"

"KÖHNE SIFATLARIYLA ARZI ENDAM ETTİKLERİ ORTADADIR"

Siyasetteki potansiyel ve popüler meselelerin, "yalnızca seçim kazanmakla koltuk kapmakla, zirveye tırmanmakla veya iktidar olmakla sınırlandırılamayacağını" söyleyen Bahçeli, “Bugün hem Türk siyasetinin hem de küresel siyasetin mümeyyiz sorunu bana kalırsa budur. Kendilerini yükseltmek maksadıyla milleti ve devleti ayağa düşürmek için Türkiye düşmanlarının eline avucuna düşenler, kelimenin tam manasıyla zillettedir ve siyaset platformunda bu köhne sıfatlarıyla arzı endam ettikleri ortadadır. Siyasetteki potansiyel ve popüler mesele, yalnızca seçim kazanmakla koltuk kapmakla zirveye tırmanmakla ezcümle iktidar olmakla sınırlandırılamaz. Bunlarla da sınırlı görülemez. Millet varlığını, devlet hakkını, insan onurunu, şartlar ne kadar ağır olursa olsun savunma ve sahiplenme fazileti gösterenler, siyaseti adam gibi yapan yüz aklarıdır. 'Demokrasi' demek 'melanete ve zillete vize vermek' demek değildir. 'Demokrasi' demek 'demagojiye ve totolojiye çanak tutmak' hiç değildir” dedi.

“BU MUHALEFET ÇORAKLIĞININ AKLI KİRAYA VERİLMİŞ”

Muhalefetin geçmişteki sözlerinden farklı hiçbir şey söylemediğini öne süren Bahçeli, “Bugünkü siyasi muhalefetin ahlakı donmuş ve çatlamıştır. Bu muhalefet çoraklığının aklı kiraya verilmiş, irfanı ve iradesi rehin edilmiştir. Zillet içinde kıvranan muhalefete lütfen dikkat buyurunuz. Geçmişteki sözlerinden farklı hiçbir şey söylemiyorlar. Kendilerini yenilemekten, gelişmelerin hacmini ve hamulesini yorum kuvvetinden çok uzaklar. Dahası hiç güven vermiyorlar. Bunlar arasında cumhuriyetin yeni yüzyılı için dört başı mamur bir tanım getirenini gördünüz mü? Elinizi vicdanınıza koyunuz, yeni yüzyılı baz alarak Türkiye'nin huzur ve güvenliği için bir teklif paylaşan tek bir muhalif siyasetçi cümlesi duydunuz mu? Geleneksel sloganlar dışında, anlattıklarından istikbale dair bir umut hissine kapılanınız oldu mu?” diye konuştu.

“ALTILI MASA GERÇEKLERDEN KAÇMAKTA”

Altılı Masa gerçeklerden kaçtığını, ortalığı da velveleyle kuru hamasetle karıştırdığını savunan Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Gelin görün ki zillet ittifakının karşı duruşundan, karşı çıkışından, kısmi tadilatları 'anayasa teklifi' diyerek gündeme taşımaktan başka bir önerisine, bir teşebbüsüne, bir gayretine şahitlik edeniniz çıktı mı? Toplumdaki değişmeyi fark edemeyen siyasetin, devlete şahsiyet kazandıran hukuki çerçeveyi düzenlemesi, tarihin hiçbir döneminde söz konusu olmamıştır. Gerçekleri çarpıtan siyaset pratiği, tutsak ve tutuk bir niteliktedir. Aynı zamanda amacını kaybetmiştir. Böylesi siyasetlerde, çağın ve zamanın gelişme süreçlerine uyumsuzluğun getirdiği kaygılardan kurtulma isteği, gerçeklerden kaçmaya dönüşmektedir. Nitekim 6'lı masa gerçeklerden peşi sıra kaçmakta, ortalığı da velveleyle kuru hamasetle kurşun gibi husumetle karıştırmaktadır.

“MİLLETİNİ BİLMEYENDEN ELBETTE MİLLİYETÇİ OLAMAZ”

Milletten umudu kestiklerinden dolayı demokrasiye sözde bağlıdırlar fakat Cumhur İttifakı bu zilletin hesaplarını, Allah'ın izniyle boşa çıkaracak. Bu ittifakı ebette mağlup ve mahcup edecektir. Bilindiği üzere 20'nci yüzyıl, ideolojilerin çatıştığı bir dönemdi. Ekonomik sistemlerle ilgili tartışmalar ağır basıyordu. 21'inci yüzyıl; dinlerin, milletlerin, medeniyetlerin kutuplaştığı bir yüzyıl olarak temayüz etmektedir. Bu yüzyıl içinde milliyetçilik, her zaman olduğu gibi yükselen ve kuşatıcı bir değer olarak ön plandadır. Milletini bilmeyenden elbette milliyetçi olamaz. Milletini sevmeyene elbette 'milliyetçi' denemez. Terör örgütleriyle arasına mesafe koymayanların, teröristleri aklama ve arkalarında durma yanlışına kapılanların, ülkesine bağlılıkları söz konusu olamaz.”

(DHA)