Bak postacı direniyor

Türkan ŞİŞOĞLU

İzmir'de işten çıkarılan PTT-Sen Yöneticileri yaklaşık iki haftadır İzmir Posta İşleme Merkezi önünde eylemde. İşten çıkarmanın yasak olduğu pandemi döneminde sözleşmelerinin yenilenmediğini söyleyen işçiler, hem maddi olarak hem de yaşamsal olarak birçok sorunla baş etmeye çalıştıklarını ifade ettiler.
İhaleyi alan firma sahiplerinin gider kaybı endişesiyle toplu iş sözleşmelerine karşı çıktığını dile getiren PTT-Sen Genel Başkanı Halit Büyük, “Bize 8 aylık işsizlik parası bağlatıldı, bir nebze işimizi görüyor. Bu insanların vebalini hiçbir şekilde ödeyemezler. Bu işsizlik parası da bir yere kadar, bir süre sonra yetmeyecek. İş arayacağız ama pandemi döneminde iş olanağı da kısıtlandı. İş bulmak çok zor. Bizim direncimizi test ediyorlar ama biz pes etmeyeceğiz. Biz işe geri döndüğümüzde de artık bizim sözümüz geçecek. İşçi verecek kararı. Yetki de söz de bizim olacak. Bizim arkamızda 14 bin taşeron işçisi var, yalnız değiliz” dedi.

ÇEVREMİZDEN BORÇ ALIYORUZ

Hukuksal mücadelenin yanında ekonomik anlamda da zorlu bir süreç yaşadıklarını belirten Büyük, “Hayat çok pahalı, evleri kira olan, ev kredisi ödeyenler var. Benim küçük bir çocuğum var, ben onu babaannesine bırakıyorum. Benim işe gittiğimi düşünüyor ve bana her gün ‘Baba işe mi gidiyorsun?’ diye soruyor” diye konuştu.


PTT-Sen Genel Mali Sekreteri Uğur Cengar de, ihale sahibi firmaların işten çıkarmalarla ilgili anayasa ve kanunlarla istedikleri gibi oynayabildiğini ve bu denetimin ancak üst işverenin sorumluluğunda olduğunu belirterek, “Devlet kurumunda bunlar yaşanıyorsa ben özel sektörü düşünemiyorum. Bu insanlar anayasal haklarını kullanmak istiyor. Ben nasıl anayasal düzene bağlı olarak suç işlemeden para kazanıyorsam, anayasa bana sendikaya üye olma hakkını vermişse bende bu hakkımı kullanıyorum, bu ekmek almak kadar doğal bir şey. Sendikaya üye olma hakkımızı kullanamazsak o maddelerin ne işi var? Uluslararası kanunlarda da sendika üyeliği koruma altında. Biz bunları sağlayamıyorsak vay bizim halimize” dedi.

Cengar son olarak şunları dile getirdi: “6 yaşında bir oğlum var kreşe gidemiyor, maddi durumum nedeniyle mümkün değil. Eşim Covid-19’a yakalandı ve çok ağır geçirdi. Hastanede yattı ve iğne tedavisi hala sürüyor. Hem sağlık hem ekonomik mücadele veriyoruz. Boğuşmak çok zor oluyor. Evimiz kira, geçim zor oluyor. Çevreden ve akrabalardan destek alıyoruz, borç istiyoruz. Ekonomik ve sağlık yönünden de yıkıcı bir durum yaşıyoruz açıkçası. Genel sekreterimiz Süleyman Gezer, düğününe 1 hafta kala işten çıkarıldı. Kredi borcu, düğün borcu derken o da ne yapacağını bilmiyor. Bir an önce işlerimize geri dönüp, hayatlarımıza devam etmek istiyoruz.”