Başarmayı biz istemedik

BARIŞ AKPOLAT - barisakpolat@gmail.com

Nirvana ve pek çok 1990'lara damga vurmuş Seattle çıkışlı grunge rock grubunun atasıdır Mudhoney. Hepsinden eski oldukları için onlar için rahatça "Grunge'ın büyükbabaları" diyebiliyoruz. 27 yılda sound'unu yumuşatmayıp yeraltında kalmayı tercih eden efsane grubun samimi gitaristi Steve Turner telefonun diğer ucunda sorularımı yanıtladı. 50 yaşındaki gitarist fazlasıyla samimi ve neşeliydi.

>>Selamlar, Fransa'dasınız değil mi?

Lyon'a yakın bir küçük kasabadayız. Bayağı iyi gidiyor. Turneyi yarıladık ve hâlâ iyi durumdayız.

>>İstanbul'a ilk gelişinizde kafanızda nasıl bir imaj var?

Açıkçası fazlasıyla egzotik bir imaj. Gezip görebileceğiz etrafı.

>>”I'm Now” adlı otobiyografik filminizi izledim. Solistiniz Mark Arm'ın depo görevlisi olduğunu görünce şaşırdım. Sektör şartları yüzünden mi?

Müzikten kazanmak için turne şart. E artık çocuklarımız var ve hayatımızı kazanıp Mudhoney'e devam edebilmek için başka işlere ihtiyacımız var.

>>1980'lerin sonu ve 1990'ların başındaki bol uyuşturuculu ve vahşi grunge sahnesinden canlı çıkabildiniz. Tarihe ve bugünkü halinize baktığınızda ne görüyorsunuz?

Kurtuldum diyemem çünkü tehlikede değildim. Seattle'da 1980'lerde yaşananlar çok havalı ve etkileyiciydi. Mudhoney olarak bazı gruplardan daha çok tanınıyoruz ama Nirvana da pek çok gruptan daha büyük başarı elde etti o dönem. Nostaljik de olamıyorum. Çok iyi vakit geçirdim o dönemlerde ama pek çok trajediler de yaşandı çevremizde. Bazı insanların hayatları daha farklı ilerleseydi iyi olurdu.

>>Kurt Cobain'den bahsettiğinizi tahmin ediyorum. Biyografik belgeseli 'Montage Of Heck'i izlediniz mi?

Yaşadığım Portland'da birkaç gün vizyonda kaldı. Ama izleyeceğim.

>>Matt Lukin hariç üye değişmedi. Aranızda nasıl bir bağ var?

Çok iyi arkadaşız, o yüzden grup devam edebiliyor. Genellikle birbirimizin arkadaşlığından mutlu oluyoruz.

>>Kuruluş aşamanıza ve son albümünüz 'Vanishing Point'e baktığınızda grubun neleri başardığını görüyorsunuz?

Çok değişmedik. Pek çok albümümüzü iyi buluyorum. Böyle de devam edeceğiz sanırım. Yeni albüm fikri heyecanlandırıyor beni.

>>Bu ne zaman olacak?

Bir takım riff ve melodiler var. Tur bitince oturup bitiririz. Biz turnelerde şarkı yazabilen gruplardan değiliz. Genellikle fikir bulana kadar elimizdeki riff'i 30 dakika boyunca çalıyoruz. Sonra gerisi geliyor.

>>Hayranların son albüm Vanishing Point'e tepkisi ne oldu?

Tepkiler iyi ve hatta önceki albüm ‘The Lucky Ones'dan da daha fazla sattı. Gencecik bir grup olarak bir gün listelerin tepesine yerleşme umudumuz hâlâ var. (Kahkahalar atıyor)

>>Grunge’da tekrar bir yükseliş görüyorum. Foo Fighters'ın projeleri, Alice In Chains'in yeni solistle devam etmesi ve Soundgarden'ın toplanıp albüm yapmasıyla. Grunge'ın bugünü ve yarınını nasıl görüyorsunuz?

Bilemiyorum. Bence tüm bunlar farklı gruplar. Hepimizi birlikte göremiyorum açıkçası. Soundgarden'a çok sevinmiştim performansları da çok iyiydi. AIC'i izlemeyeli herhalde yüzyıllar oluyor.

>>Neler dinliyorsunuz bugünlerde?

Turnede folk, evde daha sert şeyler dinliyorum. Grunge ve punk dinlemeyi seviyorum hâlâ. Hardcore punk gruplarını seviyorum. Phantom Ships diye bir grubum var, yakında single çıkartacağız. Sanırım hâlâ küçük, kavgacı punk gruplarını seviyorum.

>>Punk ve grunge köklerini harmanlıyorsunuz, dinamik ve funkvari ritimleriniz de var. Diğerlerinden ayırıyor. Size Melvins'le birlikte grunge'ın babaları dendiğinde ne hissediyorsunuz? Kendinizi pek ciddiye almıyor gibisiniz...

Alice In Chains hariç bahsettiğin tüm gruplar hardcore punk sahnesinden yükseldiler. Punk kökleri grunge'ı etkiledi. Evet, biz daha basit ve köklere bağlı kaldık. Bu yüzden de diğer grupların ulaştığı başarı seviyesine gelemedik. İstemedik de. Çünkü tarzımızı değiştirmek istemedik. Onlar da pek değişmedi aslında. Pearl Jam mesela klasik rock hayranlarına da hitap edebiliyor. Ama biz bu grupların hepsinden daha punk ve daha grunge'ız.

>>9. albümünüzü yaptınız. 1980'lerden kalma grupların çoğunun yeni albümleri genellikle kötü oluyor. Ama sizin albümünüz hâlâ bildiğini okuyor, geçmişi sunduğu kadar geleceği de gösteriyor. Akışına bırakarak mı yapıyorsunuz bunu?

Kesinlikle akışına bırakıyoruz. Ne gelirse yazıyoruz. Geçmişimizi filan çok karıştırmıyor aklımıza geleni yapıyoruz. Hoşumuza gidenlerden de albüm hazırlıyoruz. Son albüm bana sistematik olarak 1980 ortası, Amerikan yeraltı rock albümlerini anımsatıyor.

>>Hayatınızda herhangi bir şey için pişmanlık duyuyor musunuz?

Hayır, pek sayılmaz. Herkes hata yapar ama sonrasında en iyi şekilde tamir etmeye çalışmak önemlidir.

>>Hayatın size öğrettiği en güzel şey nedir?

İki çocuğum var. Sabretmeyi, insanları daha fazla dinlemeyi öğrendim sanırım.