SOL Parti, Parti Meclisi sonuç bildirisini açıkladı. Açıklamada “Başka bir siyaset yaratmak için birlikte konuşmaya, birlikte yürümeye çağırıyoruz” denildi.

Başka bir siyaset ve mücadele için çağrı
SOL Parti seçim sürecinde birçok halk buluşması gerçekleştirdi. (Fotoğraf: BirGün)

Haber Merkezi

SOL Parti 11 Haziran’da Parti Meclisi toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda seçim sonuçları değerlendirildi. Toplantının ardından yayımlanan “Başka bir siyaset ve mücadele için çağrı” başlıklı metinde “Ülkemizin tüm emekçilerini ve ezilenlerini; gençlerini ve kadınlarını; ilerici yurtsever insanlarımızı başka bir siyaset ve kazanacak farklı bir yolu yaratmak için eksikliklerimizi de birlikte konuşmaya, birlikte yürümeye çağırıyoruz” denildi.

“Türkiye’nin geleceği için hayati bir önemde olan seçimlerde gerici rejim yenilgiye uğratılması başarılamadı” denilen metinde şu ifadeler kullanıldı: “Muhalefet blokunun eksik ve yanlışları böyle bir sonucun ortaya çıkmasında belirleyici oldu. Toplumsal muhalefetin örgütsüzlüğü de bir başka faktör olarak öne çıktı.

Toplumun taleplerinin taşıyıcısı olacak bir muhalefet çizgisini güçlendirmeyi ön plana alan SOL Parti, bu görevi yeterince başaramamış olmanın doğurduğu sorumluluğun bilincindedir.

SOL Parti, bu bilinçle örgütün tüm kademelerinde ve bu ihtiyacı hisseden herkese açık eleştirel inşa sürecini birinci görev olarak önüne koymuştur.”

BU ZORBA ZİHNİYETLE ÜLKE YÖNETİLEMEZ

Seçim sonuçlarının siyasal İslamcı rejim için bir ‘pirus zaferi’ olduğu belirtilen açıklama şöyle devam etti: “Devletin baskı aygıtlarıyla birlikte ekonomik imkânları tek adam lehine kullanmasına; her tür yalan ve hilenin sınırsızca devreye sokulmasına rağmen tek adam rejimi toplumun yarısının rızasını alamamıştır. Erdoğan ilk kez bir referandumu kaybetmiş, Partisi hiç de azımsanmayacak bir oy kaybına uğramıştır.

Bu anlamda sonuçlar ülkenin bu zorba zihniyetle yönetilmeyeceğinin açık kanıtlarından birisi olmuştur.

CHP’nin merkezinde olduğu Millet İttifakı sermayenin neoliberal sömürü düzenine bağlılık etrafında şekillenmiş ve sağcılığa demir atmış politikaları ile toplumun değişim talebinin taşıyıcısı olamamıştır. 

Ülkeyi felaketten felakete sürükleyen iktidarın, 21 yılın sonunda her şeye rağmen ayakta kalmış olmasında kişisel ihtirasların, koltuk pazarlıklarına kilitlenmiş iktidar oyunlarının azımsanmayacak bir payı olmuştur.

SOL Parti, seçim sürecinde siyasal İslamcı faşizme karşı emekçi halkın çıkarlarını ön plana alarak mücadele etmiştir. Toplumsal taleplerin taşıyıcısı olacak bir mücadele çizgisini geliştirmek için çalışmıştır.

Rejimin ayakta kalmasında toplumsal muhalefetin ve solun yeterince örgütlü olmaması da ciddi bir faktördür. Emekçi yoksul insanların sağın gerici ve milliyetçi hegemonyası altında kalmaya devam etmesi de bunun bir sonucudur.

Seçim sonuçları da ekonomik-sosyal kriz altında ezilen, gericiliğe ve baskıya karşı özgürlük ve barış isteyen toplumun değişim taleplerini yükseltecek bir toplumsal muhalefet ihtiyacını teyit etmiştir. Bu anlamda seçimin çağrısı toplumsal mücadeleye ve SOL’adır. SOL Parti bu gerçekliğin farkında olarak eleştirel inşa sürecini gerçekleştirecektir.”

FORUMLARDA BİR ARAYA GELECEĞİZ

“Salı toplantıları atışmalarıyla, seçimle-sandıkla-sayılarla sınırlanan ve birkaç elitin etrafında toplanan burjuva siyaset tarzı bu hayal kırıklığının kaynağıdır” metinde başka bir siyaset çin çağrı yapıldı. Metin şöyle sonlandırıldı: “Siyasetin tüm partilerde de kendini gösteren bir tür başkanlık rejimine sıkışması dönüşümün önündeki engellerden birisi olarak ortaya çıkmıştır.

Dönüştürülmesi gereken öncelikle siyaset tarzı ve toplumun sorunlarını merkeze alarak kurulacak iktidar alternatifi politikalarda aranmalıdır.  SOL Parti, toplumun başka bir siyaset çağrısına FORUM’larla bir araya gelerek birlikte yanıt vermek için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir.

Bunun için ülkemizin tüm emekçilerini ve ezilenlerini; gençlerini ve kadınlarını; ilerici yurtsever insanlarımızı başka bir siyaset ve kazanacak farklı bir yolu yaratmak için eksikliklerimizi de birlikte konuşmaya, birlikte yürümeye çağırıyoruz.”