Baskılara son verin

İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch – HRW) dün ‘Türkiye’de Avukatlar ve Savunma Hakkı Saldırı Altında’ başlıklı 61 sayfalık rapor yayımladı. Raporda, Temmuz 2016 darbe girişimi’nin sonrasındaki dönemde yüzlerce avukatın keyfi biçimde tutuklandığı ve yargılandığı belirtildi.

Avukatların, müvekkillerinin suçlarıyla nasıl ilişkilendirildikleri incelenen raporda avukatlar, terörle mücadele kapsamındaki suçlardan uzun hapis cezalarına çarptıran ve yargılamalarda usul adaletini gözetmeyen mahkemelerin hak ihlallerine katkı sunduğu açıklandı.

ADİL YARGILAMANIN TEMİNATI

İnsan Hakları İzleme Örgütü Avrupa ve Orta Asya direktörü Hugh Williamson, “Yüzlerce avukatın hapse atılması, yargılanması ve kolluk tarafından gözaltında tutulan veya yargılanan kişilerin vekilliğini veya müdafiliğini üstlenme kabiliyetlerinin sınırlandırılması, Türkiye’nin ceza yargılaması sisteminin vahametini gözler önüne seriyor. Bu herkesi kaygılandırması gereken durum” şeklinde konuştu. Williamson, “Avukatlar adil yargılanma hakkının en asli teminatlarındandır, dolayısıyla Türkiye’nin üç yıldır buna burun kıvırıyor olması çok derin bir endişe doğuruyor” dedi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, 168 avukatın, 2016 – Şubat 2019 arasında yargılandığı davaların dava dosyalarını inceledi. The Arrested Lawyers Initiative (Tutuklu Avukatlar İnisiyatifi), Türkiye’de geçtiğimiz üç yıl içerisinde 1500’den fazla avukat hakkında soruşturma açıldığını belgeledi.

SUÇ, KEYFİ KULLANILIYOR

İnsan Hakları İzleme Örgütü, Türkiye’de darbe girişimi sonrasında ilan edilen ve 2018 Temmuz’unda kaldırılan Olağanüstü Hal sırasında getirilen ve sonradan yasalaştırılan birçok düzenlemenin şüphelilerin avukat tutma ve savunma haklarını zedelediğini tespit etti.

Raporda Türkiye, avukatları taciz etmek amacıyla haklarında soruşturma veya kovuşturma açmaya, gözaltına almaya ve tutuklamaya son vermesi gerektiği sonucu çıktı. Sonuca göre uluslararası insan hakları hukukunun getirdiği teminatlara uygun bir şekilde avukatların mesleki görevlerini etkin bir şekilde icra etmelerine izin vermeli; avukat tutma hakkına OHAL döneminde getirilen ve sonradan yasalaştırılan kısıtlamaları yürürlükten kaldırmalı ve avukatları kitlesel olarak yargılamaya ve terörle mücadele kapsamındaki suç isnatlarını keyfi olarak kullanmaya son vermeli.