ABD’de Cumhuriyetçilerin favorisi Trump, 15 eyalette adayların belirleneceği “Süper Salı” öncesi üç eyalette daha kazandı. Ukrayna ve Gazze’deki savaşları sürdürmek isteyen Biden’a destek ise dibi gördü.

Biden’a destek azalırken Trump adım adım Oval Ofis’e ilerliyor: ‘Süper Salı’ öncesi fire yok
Fotoğraflar: Depo Photos

Dış Haberler

ABD’de kasım ayında yapılacak başkanlık seçimi öncesi, ön seçim sürecinde Demokratların tek adayı Başkan Joe Biden’a destek azalırken eski Başkan Donald Trump, yükselişini sürdürüyor.

Ön seçim sürecinin en kritik günü olan, 15 eyalette ve Amerikan Samoası bölgesinde adayların belirleneceği ‘süper salı’ öncesi Trump, 3 eyalette daha Cumhuriyetçi Parti’den adaylığını kesinleştirdi. Hakkındaki soruşturma ve davalara rağmen Cumhuriyetçilerin favori ismi olan Trump, cumartesi günü Missouri, Michigan ve Idaho eyaletlerindeki ön seçimleri de kazandı. Söz konusu eyaletlerde rakibi Nikki Haley’e fark atan Trump, Cumhuriyetçilerin başkan adaylığına bir adım daha yaklaşırken Oval Ofis’teki ikinci dönemine de adım adım ilerliyor.

TRUMP NAMAĞLUP

Şimdiye kadar girdiği Iowa, New Hempshire, Nevada, Virgin Adaları ve South Carolina eyaletlerinde fire vermeyen Trump, rakibi Haley’e iki kez valilik yaptığı memleketi Michigan’da da fark atarak 51 delege kazandı. Missouri ve Idaho'daki zaferlerinde sırasıyla 54 ve 32 delegeyle birlikte Trump’ın kazandığı delege sayısı 247’ye yükseldi. Henüz hiçbir eyalette zafer elde edemeyen Haley ise 24 delegede kaldı. Bir adayın Cumhuriyetçi adaylığını kesinleştirebilmesi için bin 215 delegeyi kazanması gerekiyor. Cumhuriyetçi Parti'nin adayı ön seçimler sonrasında temmuz ayında yapılacak parti kongresinde resmen ilan edilecek.

BIDEN DİBİ GÖRDÜ

Demokrat Parti’nin adayı Başkan Biden ise ön seçim sürecini açık ara önde götürse de ekonomi politikaları ve başta Ukrayna ve Gazze savaşları olmak üzere izlediği saldırgan uluslararası politika, Beyaz Saray’daki günlerinin sayılı olduğunu gösteriyor. Batı’nın Rusya’ya karşı verdiği vekâlet savaşında ABD bütçesinden iki yıl boyunca Kiev yönetimine milyarlarca dolar, enflasyonla mücadeledeki yetersizlik, öğrenci kredilerinin kesilmesi, Biden yönetimine yönelik sorguları artırıyor.

Cumartesi günü yayımlanan bir ankete göre ise Trump'ın Biden'ı yenme şansı yüksek. New York Times/Siena College ortaklığında yapılan ankete göre Biden, Trump’ın 5 puan gerisinde kaldı. Ankete katılanların yüzde 47'si Biden'ın “çalışmalarından hiç memnun olmadığını” ifade ederken Biden'ın tüm başkanlığı boyunca bu anket serisinde elde ettiği en düşük rakam olarak öne çıktı. Her 4 katılımcıdan biri ülkenin yanlış yönde gittiğini düşündüğünü belirtti. Bunun iki katından fazlası da Biden'ın politikalarının kendilerine yarardan çok zarar getirdiğini söyledi.

Ülkede, özellikle gençler arasında gözle görülür bir biçimde savaş karşıtlığı yükselirken son olarak Michigan eyaletindeki ön seçimde, İsrail’e desteği nedeniyle 100 binden fazla “kararsız” protesto, Biden’a yönelik azalan desteği göstermişti.

Avrupa’da ise Trump’ın ihtimali giderek yükselen ikinci dönem başkanlığına yönelik endişeler giderek artıyor. Eski Başkan Donald Trump, görevdeki ilk dört yılında, savaş sonrası Batı dünyasının üzerine inşa edildiği transatlantik dengeyi altüst ederek Avrupalıları şok etti.

‘DÜNYANIN SEÇİMİ’

ABD’de 5 Kasım’da düzenlenecek başkanlık seçimi, özellikle İkinci Dünya Savaşı sonrası yürüttüğü uluslararası emperyalist politikalar sebebiyle Amerikan halkının yanı sıra tüm dünya halklarını ilgilendiriyor. Soğuk Savaş’tan Vietnam’a, çatışmaların eksik olmadığı Ortadoğu’daki krizlerden Avrupa’da on yıllardır süren NATO’nun genişlemesine kadar halkların barış ve huzurunu bozan her gelişmede ABD emperyalizminin parmağı bulunuyor.

AVRUPA ENDİŞELİ

Avrupalı yetkililer, Trump’ın ikinci döneminin Amerika'nın en yakın müttefikleri için ne anlama gelebileceğindeki belirsizlikten endişeli. NBC News’a konuşan uzmanlar “Avrupa'nın hâlihazırda kendisini Trump'tan korumaya çalıştığını” söyledi. Temel endişeleri, yeniden seçilen Trump'ın “Ukrayna'ya yardımı durdurarak ve Washington'un NATO ortaklarını savunma vaadinden vazgeçerek kendilerini Rusya'ya karşı daha savunmasız bırakacağı” yönünde.

Alman milletvekili ve Federal Meclis Dış İlişkiler Komitesi’nin eski Başkanı Norbert Röttgen, “Trump yeniden seçilirse, Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanmamış bir durumla karşı karşıya kalacağız” diyor.

Buradaki paradoks ise, yetkililer Trump'ın söylemlerini kötülerken aslında onunla temelde aynı fikirde: Avrupa çok uzun süre ABD'nin askeri gücüne ve jeopolitik etkisine bağımlı kaldı. Diğer yandan Avrupa Parlamentosu’nda haziran ayında yapılacak seçimlerde Trump'ın Ukrayna şüpheciliğini paylaşan aşırı sağ da tehlikeli yükselişini sürdürüyor.