Geçen haftaki yazımda Beşiktaş Cola Tur-ca'nın TBL'de fırtına gibi estiğini, Efes Pil-sen'in ardından Ülkerspor'u da

Geçen haftaki yazımda Beşiktaş Cola Tur-ca'nın TBL'de fırtına gibi estiğini, Efes Pil-sen'in ardından Ülkerspor'u da yenebileceğini yazmıştım. Sağolsun Murat Didin beni yanıltmadı ve Ülker'i de yenerek lige damgasını vurmayı başardı. Üstelik Efes Pilsen'den sonra şampiyonluktaki en büyük rakibi Ülker karşısında ligde 2 galibiyet alarak play- off'larda olası eşleşmede 1-0 önde başlama avantajını yakalamış oldu. Böylesi bir olay ligimizde uzun yıllardır ilk defa oluyor. TBL'de bir takım ligin en büyüğü sayılan iki takıma karşı oynadığı 4 maçta da üstünlük sağlamış oldu.

Sezon öncesi Türkiye kupası maçlarından beri takip ettiğim Beşiktaş'taki iyi yöndeki gelişmeler beni hiç de şaşırtmıyor. Türkiye kupası grup maçlarının oynandığı Urfa'da Beşiktaş takımı ile aynı otelde kaldık ve burada Murat Didin'in takımın herşeyi ile A'dan Z'ye kadar ilgilendiğine şahit oldum.

Didin'in Beşiktaş için büyük bir kazanç olduğuna o zaman karar verdim. Birkaç kez kendisi ile de sohbet etme fırsatı buldum. Bu sohbetler sırasında Avrupa'daki tecrübesini-nin de etkisi ile Didin'in Türkiye'ye büyük bir başarı için geldiği belli oluyordu. Son birkaç yıldır basketbol şubesine yerinde yatırım yapan yönetim bu sezon şampiyonluk yaşayarak yaptıkları akıllı uygulamaların karşılığını almış olacak. Bence Beşiktaş en büyük hamleyi takım başarılı olmasına rağmen İhsan Ba-yülgen'i görevden alarak yaptı. Bu, takım ba-.şarılı bir şekilde yolunda giderken alınmış çok cesur bir karardı. Düşünebiliyor musunuz ? Takım finale doğru yol alıyor. Yönetim, antrenörü görevden alıyor ve o andan itibaren gelecek sezon için Murat Didin ile anlaşma yoluna gidiyor. Takımın bütün organizasyonunu Didin'e bırakan yönetim, başarılı olma yolunda büyük bir olaya imza atmış oluyordu. Bu güzel gelişmeye Ülker grubu da Cola Turca markası ile takıma büyük bir katkı yaptı. Ancak Türkiye kupası maçlarında Urfa'da izlediğim ve büyük bir sürpriz yaparak elenen siyah beyazlılar ilerleyen haftalarda başarılı olabileceğinin sinyallerini veriyordu. Bir kere takıma Kerem Tunçeri'den başlayarak çok yerinde yerli oyuncu transferleri yapıldı. Bunların yanına Murat Didin, Avrupa'da beraber çalıştığı Tyrone Ellis ve önemli yabancı oyuncuları da ekleyerek sağlam bir takım oluşturdu. Bu yeni oluşturulan takım maalesef tam olarak oturmamış olduğu için Avrupa da bu sezon beklenen başarıyı sağlayamadı. Uleb kupasında beklenmeyen yenilgiler alarak kupaya çok erken veda etti. Takımda sezon ortasında yapılan yabancı oyuncu değişkiliği de çok faydalı oldu. Takıma bir türlü istenen katkıyı sağlayamayan Chuck Kornegay İspanya'ya geri dönerken, Kimani Ffriend transfer edildi. Bu oyuncu içeride sağladığı katkı ile takımın son günlerdeki yükselişinde büyük pay sahibi oldu.

Taraftarını başarıya alıştıran siyah beyazlılara artık çok daha büyük iş düşüyor. Rakiplerine bu kadar ezici bir üstünlük sağlayan takımın play-off'larda, önce finale kalması ve daha da sonra da 31 yıldır özlemle beklenen şampiyonluğa ulaşması gerekiyor. Bana göre bu başarı pek de uzak görünmüyor.