Birlikten kuvvet doğdu

İsmail ARI

İstanbul’un Çekmeköy ilçesinde başlayan park direnişinin bugün 30’uncu günü. Çekmeköylüler tam bir aydır parklarının yapılaşmaya açılmasını engellemek için park alanının önünde gece gündüz aralıksız nöbet tutuyor.

AKP’li Çekmeköy Belediyesi, Mehmet Akif Mahallesi’ndeki deprem toplanma alanı da olan park alanını yapılaşmaya açarak park alanı inşa etmek istiyor. Kamu İhale Bülteni’nde yer alan bilgilere göre, Çekmeköy Belediyesi bunun için ilk adımı 9 Mayıs’ta attı. Park alanı için bir ihale düzenledi. “Kapalı Pazar Alanı Yapım İşi” adı altında düzenlenen ihaleyi 30 milyon 952 bin TL teklif veren Ekşioğlu Yapı Şirketi aldı.

ŞAFAK OPERASYONU

7 Haziran: Yurttaşlar park alanına yapılacak projenin ardından belediye yetkilileri ile görüşerek park alanın yapılaşmaya açılmamasını talep etti. Ancak belediye yetkilileri yurttaşların talebini umursamayarak ihaleyi alan şirketinin park alanına girmesine izin verdi. Park alanına giren inşaat şirketinin yetkilileri halkın tepki göstermesinin ardından park alanından ayrılmak zorunda kaldı. Belediye yetkilileri parkını korumaya çalışan yurttaşlara 9 Haziran Perşembe gününe kadar parkta bir çalışma yapılmayacağını söyledi.

8 Haziran: Belediye sözünde durmadı, 8 Haziran Çarşamba sabah 05.30 sularında parka şafak operasyonuyla iş makineleri sokuldu. Park önünde toplanan yurttaşlar ise Belediye Başkanı AKP’li Poyraz’ın istifasını istedi.

Aynı gün CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu park önünde direnen yurttaşlara destek olacağını açıkladı. Park alanının önüne giderek açıklama yapan Kaftancıoğlu, “Giderayak yeşil düşmanlığına ve rant kardeşliğine devam ediyorlar" dedi.

İstifası istenen AKP’li Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz da bir açıklama yaparak, park alanında inşaatın devam edeceğini, iş makinalarını çekmeyeceği belirtti. Akşam saatlerinde park alanında toplanan yurttaşlara destek olan mahalleli tencere tava eylemi başlatarak Çekmeköy Belediyesi’ne tepki gösterdi.

BAŞARAMAYACAKLAR

9 Haziran: Çekmeköylüler AKP’li Çekmeköy Belediyesi’nin önünde toplanarak bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, “Bu aşağılık, yeşile düşman zihniyet bu kez başaramayacak. Tüm Çekmeköy halkını ve İstanbulluları parkımızı, yaşam alanımızı korumaya davet ediyoruz. Yetkilileri de bu büyük yanlıştan dönmeleri için uyarıyoruz. Parkımıza dokunmayın” ifadeleri kullanıldı.

11 Haziran: AKP’li Çekmeköy Belediyesi Başkanı Ahmet Poyraz ise yaptığı açıklamada, “Bu alanda betonarme bir imalat yapılmayacağından etrafı açık şekilde yeşil alanları ile birlikte kullanılacağı için deprem toplanma alanı olarak da kullanılmaya devam edilecektir” dese de AKP’li Çekmeköy Belediyesi’nin söz konusu alan için düzenlediği ihale dosyasında park alanına “betonarme” yapı inşa edileceği belirtildi.

İKİ KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

13 Haziran: Yurttaşların yükselttiği mücadelenin ardından da parktaki yapılaşma çalışmalarına ara verildi. Ancak 13 Haziran’da parka yeniden iş makineleri ve kamyonlar sokulmak istendi. Parkın önünde nöbet tutan yurttaşlar araçların park alanına girişine izin vermedi, bir yurttaş kamyonun önüne yattı. Park alanının önüne İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı’nın talimatıyla iki yurttaş darp edilerek gözaltına alındı ve kamyonlar ile iş makineleri park alanına sokuldu. Aynı gün iki mahallelinin gözaltına alınmasına tepki gösteren halk yeniden tencere tava eylemi başlattı.

Belediye ve emniyet yetkilileri ise yeniden geri adım atarak parktaki çalışmayı durdu. Ancak yurttaşlar parka yeniden iş makinelerinin girmesini engel olmak için nöbeti sürdürme kararı aldı.

14 Haziran: Yurttaşların yanı sıra İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Çekmeköy Belediyesi Meclis Üyesi CHP’li Murat Cirav ile Ünal Bellek, İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi’ne, parkı yapılaşmaya açan imar planlarına ilişkin yürütmeyi durdurma ve iptal davası açtı.

Dava dosyasında, "Çekmeköy Belediyesi tarafından onaylı proje dahi olmadan parka iş makineleri ile girdiği, parkın ortadan kaldırılmaya çalışıldığı ve imar planın hukuka aykırı olduğu" vurgulandı.

27 Haziran: Çekmeköylüler Ataşehir'deki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'ne gitti. Mahalleli topladığı 3 binin üzerinde imzayı ve dilekçelerini müdürlüğe teslim ederek parkın yapılaşmaya açılmamasını talep etti.

ÇEKMEKÖYLÜLER ANLATTI:

Bir aydır parkın yapılaşmaya açılmaması için mücadele eden Çekmeköylüler mücadele sürecini, taleplerini ve itirazlarını BirGün'e anlattı.

“Çekmeköy’ün en önemli özelliği yeşillikler ve orman içerisindeki bir ilçe olmasıydı. Ben 2000 yılında Çekmeköy’e taşındım. Alabildiğince yeşil alan ve orman vardı. Benim için en korkutucu ve endişe verici durum Çekmeköy’ün hızla talan edilmesi oldu” diyen Halil Aral şunları söyledi:

“Birçok mahalle parkını parsel parsel imara açtılar. Elimizde kalan son parklardan birisi korumaya çalıştığımız alan. Söz konusu alan hem deprem toplanma alanı hem de insanların nefes aldığı bir yer. Park mücadelesi birlikte hareket etmeyi, dayanışmayı, örgütlü olarak birlikte davranıldığında neler yapabildiğimizi gösterdi. Birlikten kuvvet doğduğunu gösterdi. Mücadele edildiğinde kazanılabildiğini gördü insanlar. Birçok mahalleden semtten dayanışmaya geldi insanlar. Bu da mücadeleye güç verdi. Parkımızı savunurken polisin, kaymakamın, belediye başkanının hepsinin halka karşı olduğunu gördük.”

MÜCADELE UMUT VERDİ

“Bugün park direnişimizin birinci ayı. Umarım mücadelemiz yerini kutlamaya bırakır ve hep birlikte park içinde çaylarımızı içer, sohbet ederiz” diye konuşan Derya Temiz de sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hiç tanımadığım onca insanla gece gündüz birlikte bir mücadele içinde olmak bana bir umut verdi. Çünkü geleceğimiz çok kıymetli. Bunun bilincinde olup yardımlaşmak, herkesin elini taşın altına koyduğunu görmek benim için çok müthiş bir duyguydu. Levent’ten, Fatih’ten, Kadıköy’den ve İstanbul’un dört bir yanından gelip bizimle nöbet tutan bir sürü insan var. Sesimizi daha çok duyurabilmek, daha çok insanın bize destek vermesi de tabi ki şuan ki süreçte hâlâ gerekli.

Yeşil yeşil olarak kalsın. Bizim yaşam için buna ihtiyacımız var betona değil. Umarım kısa sürede mutlu haberlerimiz olur parkın önünde nöbet yerinde değil, parkımızın içinde oturabiliriz.”

“Başlangıçta az ama umutlu olan mücadelemiz sonrasında çok ve daha umut dolu bir mücadeleye dönüştü” diyen Gürkan Yılmaz, “Meselemiz her ne kadar ekoloji mücadelesi olsa da ortada haksız, hukuksuz ve ruhsatsız bir inşaat var. Ayrıca ruhsatlı olsa da biz bu projeyi istemiyoruz. Mücadelemize destek bekliyoruz. Bir aylık mücadelemiz birlik ve bütünlüğün her zaman bir umut filizlendirdiğini gösterdi” ifadelerini kullandı.

BELEDİYEDEN KORUYORUZ

“Oldukça komik bir durum ama parkımızı belediyeden korumaya çalışıyoruz” diyen Hülya Nalbantoğlu ise şunları söyledi:

“Parkımızın kapılarını bize kapattılar. Biz yeniden parkımıza kavuşup, parkımızda çocuklarımızı oynatıp, köpeklerimizi gezdirip parkımızın yeniden canlıların yaşam alanı haline gelmesi için mücadelede ediyoruz. Hiç kimse parkın yapılaşmaya açılmasını istemiyor ve biz de bunun için mücadele ediyoruz. İlk başta küçük bir gruptuk ve bizim çabamız gibiydi ama belediye iş makineleriyle parka girince toplumun birçok kesiminden destek aldık ve park mücadelemiz ülke gündemine oturdu.”

HERKES İMZA VERDİ

“Sadece ve sadece parkımızı koruyoruz” diyen ressam Alev Özas, “Doğa olmazsa sanat ve sanatçı olmaz. Kesinlikle parkın çimine, tozuna dokunulmamalı. Bu mücadele, birlik ve beraberliğin yanı sıra insanları artık bazı şeylerden yıldığını ve tahammülünün kalmadığını hissettirdi. Mevcut sistemin tamamen değişmesi yönünde bir genel kanı var. Parkın yapılaşmaya açılmaması için AKP’liler de sosyalistler de herkes imza verdi. İnsanların bir aradayken mutlu olduğunu gördüm. Hiç tanımadığım insanlarla hiç konuşmadan anlaştığım anlar oldu. Suyumuzu paylaştığımız anlar oldu ve çok keyifli bir durum bu” diye konuştu.

SANATÇILARDAN DESTEK

Çekmeköy’deki park mücadelesine sanatçılar ve yazarlar da destek verdi. Sanatçılar mesajlarında Çemeköy halkının yanında olduklarını ifade etti.

İlyas Salman: Çekmeköy halkının parkları için, çocuklarının geleceği ve sevinci için ortaya koyduğu direnişi destekliyorum. Çekmeköy halkı direnmeye devam etsin. Umudum odur ki çok yakında yeşile, doğaya, insana ve çocuklara dost bir iktidar gelecek.

Orhan Aydın: Ormanlarımız, akarsularımız, kentlerdeki yeşil alanların tamamı betona gömülüyor. Çekmeköy insanlarının verdiği mücadeleyi, mahallerindeki parklarına sahip çıkmalarını sevgiyle ve alkışla selamlıyorum.

Ali İhsan Bozdemir: Çekmeköy’deki bu direnişe ben de destek vermek istiyorum. Parklar çocukların ve orada yaşayanlarındır. Lütfen parklarımıza dokunmayın.

Ataol Behramoğlu: Yaşamı güzelleştiren, insana sevinç veren hiçbir şey onların umurlarında değil. Tek düşünceleri para kazanmaktır. Dolayısıyla şuanda Çekmeköy’deki mücadelenizin nedenini oluşturan sorun da buradan kaynaklanıyor. Direne direne kazanacağız.

Erdal Güney: Çekmeköy halkı deprem toplanma alanı da olan parkın yapılaşmaya açılmasına engel olmak için parkına sahip çıkıyor. Çekmeköy’de park mücadelesi devam ediyor. Haklı taleplerinin, mücadelelerinin yanında olalım, sesimizi yükseltelim.

Ercan Kesal: Çekmeköylü dostlar, ağacınıza, suyunuza, yeşilinize, semtinize sahip çıktığınız haklı direnişinizin yanındayım. Yolunuz açık olsun.

İZLENİM

Çekmeköy’deki park mücadelesine gazetemize gelen bir telefonla dahil olduk. Telefondaki Çekmeköylü “Parkımızı yıkıyorlar, bize saldırıyorlar. Lütfen sesimizi duyurun” diyordu. Ardından hemen park alanına giderek olanı biteni bir ay boyunca takip ettik, haberleştirdik. Çok fazla eylem ve basın açıklaması yapılmayan, sakin bir orman ilçesi olarak bilinen Çekmeköy’deki park direnişi tüm ilçede destek gördü. Park mücadelesine AKP’lilerin ve muhafazakarların yoğun desteği, imza kampanyasına katılmaları dikkat çekiciydi. Park direnişi etrafında buluşan herkesin görüşü, “Belediye yanlış yapıyor ve yanlışta da ısrar ediyor. Belediye halkla inatlaşıyor” şeklinde.

Elbette Çekmeköy halkının öfkesi sadece parklarının yapılaşmaya açılmasına değil. Çekmeköy’deki ve tüm İstanbul’daki rant politikalarına karşı. Çekmeköylüler ormanlık arazilerin, askeri arazilerin, birçok mahalledeki parkın son yıllarda rant uğruna hızla yapılaşmaya açıldığına tanık oldu. Park mücadelesinin bu denli büyümesinin temel nedeni yaşam alanları yok edilen halkın biriken öfkesi aslında.