Seçimlerin sona ermesinin ardından medya üzerindeki baskılar daha da arttı. Gözaltılar ve tutuklamalar sürerken diğer yandan da erişim engelleme ve içerik çıkarma adeta pik yaptı. İktidara yakın herkes kendi adının geçtiği her haberi kolayca engelletiyor. Bu kararlar basın üzerinde ‘‘Demokles’in kılıcı’’na dönüştü.

Bu haber bile engellenebilir
Bilal Erdoğan en çok erişim engeli kararı aldıranların başında geliyor. (Fotoğraf: Depo Photos)

Politika Servisi

AKP ve MHP ittifakı, iktidarın hoşuna gitmeyen yayınları cezalandırma aracına dönüşen RTÜK aracılığı ile muhalif ve “kendi milli değerlerine uymayan” yayınlara ceza yağdırdı, baskının boyutunu kanal karartmaya kadar götürdü. Merdan Yanardağ’ın sözleri nedeniyle TELE 1 hakkında yayın durdurma kararı veren RTÜK, Netflix, Disney+, Amazon Prime Video, MUBİ ile Virgin Radio’ya üst sınırdan cezalar yağdırdı. Diğer yandan da erişim engelleme kararları adeta başka bir boyuta taşındı. Sadece haziran ayında 582 içerik engellendi.

HER İÇERİK RAHATSIZ EDİYOR

Kamuoyunda bilinen herhangi bir AKP’li vekil, bakan ya da yöneticiye yakın olan herkesin başvurusuyla tüm içerikler hakkında engelleme kararı veriliyor. Hatta içerik engelleme haberleri bile yeni bir kararla engelleniyor. İfade Özgürlüğü Derneği’nin raporuna göre geçen yıl  toplam 137 bin 717 web sitesi ve alan adına erişim engeli getirildi. Ayrıca 6 bin 528 haber de erişime engellendi. Bu durum bu yıl da hız kesmeden sürerken Mayıs seçimlerinin hemen ardından gelen ay olan haziranda ve temmuzda bu yönde oldukça yüksek bir artış yaşandı.

Haziran ayında erişim engelleme kararı sayısı tam 528 oldu. En çok engellenen haberler ise yolsuzluk ve usulsüzlük içerikli haberler oldu. Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayıp Birinci ve Bilal Erdoğan’ın adının geçtiği yolsuzluk iddiaları içerik engellemede başı çekti.

Erişim engeli kararı alınınca okurlar bu uyarıyla karşılaşıyor.

Benzer bir durum geçen ay da yaşandı. Temmuz ayında da birçok içerik engellendi. Yandaş gazeteci Hilal Kaplan 3 Temmuz’da tam 50 habere erişim engeli getirtti. Bu kararlarla birlikte nisan ayından sonra Kaplan, tam 446 habere erişim engeli getirtmiş oldu. Kadınları iş bulma vaadiyle kandırarak cinsel ilişkiye girdiği iddia edilen ve bunun üzerine görevden uzaklaştırılan Ağrı İŞKUR İl Müdürü Gıyas Güven, konuyla ilgili 422 içerik için erişim engeli kararı aldırdı. 20 Temmuz günü ise enteresan bir durum yaşandı. Bilal ve Burak Erdoğan kardeşler, aynı gün aynı hakimlik tarafından verilen üç farklı kararla toplam 461 içeriği erişime engelletti. Erdoğan kardeşlerin 11 Nisan’dan beri erişime engellettiği toplam içerik sayısı 619’u buldu. Cinsel taciz soruşturması geçirdiğiyle ilgili haberleri erişime engelletten ve konuyla ilgili henüz yayımlanmamış haberler için de yayın yasağı isteyen Kırşehir Vali Yardımcısı Alper Balcı, haberleri erişime engellettiğiyle ilgili haberleri de erişime engelletti. Balcı ayrıca çıkacak haberlerin de yasaklanmasını istedi.

Ağustos da diğer aylar gibi başladı. BirGün Yazarı Timur Soykan’ın Kuzey Kıbrıs’taki yasadışı bahis sistemini anlattığı Ekim 2021 tarihli yazısı, “yasadışı bahis” suçundan hüküm giyen Veysel Şahin’in başvurusu üzerine 30’dan fazla içerikle birlikte erişime engellendi. Mutlu Yuva Derneği’nin devlet koruması altındaki çocukları kampa almasıyla ilgili haberde adı geçen Merkez Valisi Abdulkadir Yazıcı, tüm haberleri engelletti.

MAHKEMELER SINIR TANIMIYOR

Konuyu değerlendiren Hukukçu Kerem Altıparmak bu problemin 5651 Sayılı Yasa’nın 9.maddesi yürürlüğe girdiğinden beri var olduğuna dikkat çekti. Altıparmak şunları söyledi: “En çok engelleme yolsuzluk, kamu zararı haberleri üstüne oluyor ve haber almayı engelliyor. Sulh ceza mahkemeleri bu konuda sınır tanımıyorlar. Kişilik hakları iddiasıyla gelen her başvuru kabul ediliyor. AYM’nin ‘Ali Kıdık’ haberlerinin engellenmesiyle ilgili bir kararı var. Burada ‘prima facie’ yani ilk bakışta açık ihlal olduğunun görülmesi gerektiğini söylüyor. Başka bir pilot kararda ise 5651 Sayılı Yasa’nın 9. Maddesi’nin 1 yıl içinde tamamen değişmesini söylüyor AYM. Bu kararın üstünden 1 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen yasa değiştirilmedi. Mahkemeler de AYM kararına hâlâ uymuyor.”

Kerem Altıparmak, Hukukçu

HAFIZA SİLME OPERASYONU

Engellemelerin hafıza silme operasyonu olduğunu belirten Altıparmak şöyle devam etti: “Hafıza silme operasyonu yapılıyor. İfade özgürlüğü sadece haberi verenle ilgili değildir. Aynı zamanda haber alma hakkı olanları da yani okuru da kapsar. Dolayısıyla bu kararlar sadece gazetecileri değil okuru da engelliyor. Bu yasanın kendini ifade edemeyecek insanları kapsaması gerekiyor. Örneğin Ali Ağaoğlu’nun adının geçtiği bir haber hemen engellenebilir. Halbuki habere itirazı olduğunda açıklama yapma ve bunu yayma imkânı var. Hükümet yanlısı basın hedef gösterdiğinde ise bu yasa kesinlikle uygulanmıyor. Tersine o insanların hiçbir cevap hakkı yok. Örneğin Büyükada’da 2017’de insan hakları savunucuları gözaltına alındı ve tutuklandı. 20 güne yakın manşetlerden hedef gösterildiler. Terörist, vatan haini yaftası yediler. Biz bu insanlar için başvurduk ve tamamı reddedildi. Sonunda da hepsi beraat etti.”

Basına yönelik son dönemdeki tek engelleme bu da değil. Soruşturmalar, gözaltılar ve tutuklamalar da devam etti. Son dönemde öne çıkan bazı olaylar şöyle:

•Sivri’ye sosyal medya soruşturması: Gazeteci Hasan Sivri’ye 6 Şubat depremlerinin hemen ardından Antakya’da çektiği görüntüleri sosyal medya hesabında paylaştığı için dava açıldı. İddianamede Sivri’nin, paylaşımlarıyla “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçunu işledi iddia edildi. Sivri’nin davasına konu suç, kamuoyunda büyük tepkiyle karşılanan sansür yasası sonrası tanımlandı.

•Pehlivan beşinci kez cezaevine girecek: Gazeteci Barış Pehlivan da yargı baskısı ile susturulmaya çalışılan bir diğer isim oldu. Pehlivan’ın, daha önce 3 yıl 9 ay ceza aldığı ve cezaevinde 6 ay kaldıktan sonra tahliye edildiği davayla ilgili yeniden cezaevine girmesi kararı verildi. 8 ay ceza evinde kalacağını duyuran Pehlivan, 15 Ağustos’ta teslim olacağını belirtti. Bu karar sonucu Pehlivan, 5’inci kez cezaevine girecek. Pehlivan’ın avukatı Hüseyin Ersöz, Nöbetçi İnfaz Hakimliği’ne başvurarak karara itiraz etti. Ersöz denetimli serbestlik kararı verilmesi için başvuruda bulundu.

•“İfşa” tutuklaması: Gazetecilere yönelik bir diğer operasyonun gerekçesi, “görev yerini ifşa” oldu. T24 editörü Sibel Yükler, Mezopotamya Ajansı muhabirleri Delal Akyüz ve Fırat Can Arslan, Bianet editörü Evrim Kepenek ve Evrim Deniz, evlerine yapılan polis baskınıyla gözaltına alındı. Gazetecilerin, "Diyarbakır’da görevli evli hâkim ve savcının, açıklanan kararnamedeki yeni görev yerleri ile ilgili sosyal medya mesajını paylaştıkları" iddiasıyla gözaltına alındığı açıklandı. Sibel Yükler ve Delal Akyüz adli kontrolle serbest bırakılırken, Fırat Can Arslan tutuklandı.