Alp, kitabın ikinci bölümü “Ahdaş”ta ah’ları ortak olanları anlattığını vurguluyor: “Acılarımızla ortaklaşmışız. Sevinçlerimizle ortak olmayı, umudu ve sevinci büyütmek isteriz ama acı çekenin olduğu bir dünyada bizim yerimiz hep onun yanı olacak”

Bugünü yarına taşıyacak şiirler

Kadir İNCESU

Okuma listelerinin üst sırasında roman var, sonra öykü… Şiir sonda… Doğru, yaşamının herhangi bir döneminde herkes şiire ilgi duyuyor, kendince de yazmaya çalışıyor. Zamanla yazmaya olan ilgi azalıyor. Kişi ne şiir yazmaya çalıştığı dönemde ne de sonraki süreçte şiir kitaplarına ilgi göstermiyor. İstisnalar hariç… Etkilenmemek için şiir kitabı okumadıklarını söyleyenleri de gördüm… Sonra da şiir kitaplarının neden satmadığı konusunda kafa yoruyoruz. Yoracağız da…

TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı’nda, Emrullah Alp’in Yitik Ülke Yayınları tarafından yayımlanan yeni şiir kitabı “Sanı”yı aldım. Sonra da oturup konuştuk. Alp’in ilk şiir kitabı “İçimden Hiçime” 2013, ikinci kitabı “Kekeme Kırıntı” ise 2017’de yayımlanmış. Üçüncü kitabı “Sanı” bu yılın ise ekim ayında buluşmuş şiirseverlerle.

Yayıncı, gazeteci, şair Güngör Gençay yaptığımız bir söyleşide ilk kitabıyla ilgili şu açıklamayı yapmıştı: “Mükemmeliyetçi bir anlayışa sahip olanın, istediği düzeye erişinceye kadar kitap çıkarmaması gerekir. Çıkardıktan sonra yok saymak hem fizik yasalarına aykırı, hem de etik değildir.”

Söz ilk kitaplardan açılınca sormadan edemiyorum Emrullah Alp’e ne düşündüğünü… Yanıt verirken hiç düşünmüyor bile: “O zaman yazılanlar çok doğru geliyordu. Bugün yazılanların doğru geldiği gibi. Zamanın kendi ruhu var, her yazılan daha sonra ‘Acaba böyle yazmasa mıydım?’ diye düşündürebilir. Zira fikirlerimiz, algımız, kendimiz de değişiyoruz.”

Sonrasında şiirlerinde öne çıkan sanmak, düşlemek ve şahitlik vurguları üzerine konuşuyoruz.

Sanı’daki şiirlerde beklentiler, hayaller ve hesaplaşmalar da var, aşk da… Alp, “ kitabın ilk bölümü olan Sanı en çok aşktan söz ediyor. Ve boşluklar bırakıyor şiirde. Herkesin okuduktan sonra kendisinin yazacağı ve sandım diye bitireceği cümlesi olacaktır” diyor.

“Haberler” adlı şiirinde “Umut hücrelere yayılmakta/ Değişiyor dişliler/ Yeni bir dünya kurulmakta” diyerek Alp “düş”lerininin de kapısını aralıyor: “Yeni bir dünya hayali kuruyorum. Tanımların değişmesini istediğim, ezberlerin bozulduğu bir dünya. Haberler şiirim tam da bunu anlatıyor.”

Bir şair için “şahitlik” ne anlama gelir? Kendisinin mi, dünyanın mı şahididir. “Sanı”daki şiirleri okuyanların mutlaka bir değerlendirmesi olacaktır. Okurun değerlendirmesi çok önemlidir. Biz, Emrullah Alp’in değerlendirmesine bakalım: “Şahitlik benim yazma serüvenimin alt metnidir aslında. Çağın tutanakçılığını yapmaya çalışmışımdır daima. Bugünü yarına taşıyacak olan şiirler bugünün dili, olayları, gündemini de içermeli diye düşünüyorum. Hele böylesi zamanlarda yani medyanın tek sesli olduğu dönemde birer tutanak gibi görüyorum şiirleri. Yarın okuyucu bu şiirlerden neler olup bittiğini anlasın, unutmasın, hatırlasın istiyorum.”

Alp, kitabın ikinci bölümü “Ahdaş”ta ah’ları ortak olanları, aynı ah’ları çekenleri anlattığını vurguluyor: “Biz acılarımızla ortaklaşmışız. Sevinçlerimizle ortak olmayı, umudu ve sevinci büyütmek isteriz ama acı çekenin olduğu bir dünyada bizim yerimiz hep onun yanı olacak.”

Son söz -dize- de Emrullah Alp'ten olsun: “Baharmış diyeceksin görünce yarını”

cukurda-defineci-avi-540867-1.