HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, 14 Mayıs'ta yapılacak olan seçimlere ilişkin "Hedefimiz parlamentoda en az 100 vekil sayısına ulaşmaktır. Bunu başaracak gücümüz ve inancımız da kesinlikle vardır" dedi. Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına dikkat çeken Buldan, "İkinci yüzyılı, Kürt sorunu dâhil her sorunumuzun çözüm yüzyılı yapalım, barış yüzyılı yapalım" diye konuştu.

Buldan: Hedefimiz en az 100 vekil sayısına ulaşmaktır
Fotoğraf: AA

Halkların Demokratik Partisi (HDP) son grup toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili seçimlerine ilişkin "Hedefimiz parlamentoda en az 100 vekil sayısına ulaşmaktır. Bunu başaracak gücümüz ve inancımız da kesinlikle vardır" dedi.

Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına dikkat çeken Buldan, "İkinci yüzyılı, Kürt sorunu dâhil her sorunumuzun çözüm yüzyılı yapalım, barış yüzyılı yapalım" diye konuştu.

Buldan'ın konuşmasının tamamı şöyle:

"Her son aynı zamanda yeni ve güçlü bir başlangıçtır. Yeni dönemin en güçlü sözü, en güçlü grubu olarak yine burada, bu kürsüde olacağız. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Öyle güçlü geleceğiz ki bu salonlara sığmayacağız. Sesimiz de sözümüz de bu salonlardan dışarı taşacak ve her yere ulaşacak, her yerde bizim sesimiz yankılanacak. Evet, hep buradaydık, burada olmaya devam edeceğiz. Yine buradayız. Yeşil Sol Parti’deyiz. Buradayız. Türkiye’nin yeni ve güçlü umudu, cesareti, değişim ve çözüm gücü olan Yeşil Sol Parti’deyiz. Yeşil Sol’un ağacının köklerini daha derinlere salmak, her bir dalında çiçek açmak için geliyoruz. Ve diyoruz ki; köklü bir ağaçta dal eksik olmaz ve kökü derinde olan bir ağaç asla rüzgârlardan korkmaz! Biz de korkmuyoruz, korkmayacağız; direndik, direneceğiz; vardık, var olacağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.

"YENİ YOLLAR MUTLAKA VARDIR DEDİK"

Bugüne dek hep söylediğimiz gibi asla umutsuzluğa ve karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız. Karşımızdaki karanlık yapı hangi engelleri çıkarırsa çıkarsın, halkın başlattığı büyük değişim yürüyüşünün önünde hiçbir gücün duramayacağını kendilerine gösterdik. Şimdi bu hakikati herkese tarih önünde bir kez daha göstermenin ve kanıtlamanın zamanıdır. Karşılaştığımız onca zorluk ve engel karşısında asla yılmadık, bir an bile tereddüt etmedik, vazgeçmedik. İnadına, demokratik siyaset dedik. İnadına, barış ve adalet dedik. İnadına demokrasi dedik. Demeye devam edeceğiz. Yeni yollar mutlaka vardır dedik. Türkiye halkını asla çaresiz ve seçeneksiz bırakmayacağımıza dair tarih önünde herkese söz verdik. Evet, sözümüzü tuttuk ve başardık.

Yeni yolları ve yeni seçenekleri ittifaklarımızla, halklarımızla, emekçilerle, kadınlarla ve gençlerle hep birlikte oluşturduk. İşte oluşturduğumuz yeni yolun adı da adresi de rengi de Yeşil Sol Parti’dir. 3’üncü yolumuzu Yeşil’in ve Sol’un yoluyla birleştirdik ve Türkiye halklarının ortak değişim yoluna dönüştürdük. Şimdi bu yolu, büyük kazanımlarla buluşturmak için hep birlikte geliyoruz. 30 Mart’ta Yeşil Sol Parti’nin seçim bildirgesini Ankara’da görkemli bir toplantıyla kamuoyuna açıkladık. Yeşil Sol’la birlikte değiştirme sözü verdik Türkiye halklarına. Pazar günü de kadınların muhteşem buluşmasıyla Yeşil Sol Kadın beyannamemizi açıkladık. “Disa Jin, Disa Jiyan” dedik, kadınlarla değiştireceğiz dedik. 14 Mayıs’ta tek adam rejiminin felaket iktidarını göndermek için kadınlar olarak geliyoruz. Türkiye’yi kadınların baharıyla buluşturmak için geliyoruz.

"BİLDİRGEMİZ, TÜRKİYE'NİN YENİDEN KURULUŞ MANİFESTOSUDUR"

Dün de Diyarbakır’da Kurdî partilerle ittifakımızın seçim beyannamesini açıkladık. Demokratik çözüm ve demokratik birlik mesajımızı Amed’den halklarımıza bir kez daha verdik. Evet, Amed’den geliyoruz, İstanbul’dan geliyoruz, Newroz meydanlarından geliyoruz! Newroz meydanlarından, 8 Mart ve 1 Mayıs meydanlarından geliyoruz ve gelmeye de milyonlar olarak devam edeceğiz. Türkiye’nin dört bir yanından milyonların Yeşil Sol’u olarak geliyoruz! Kendisini demokratik bir gelecekte görmek isteyen herkes seçim beyannamelerimize bakmalıdır. Beyannamelerimiz, bu ülkenin demokratik geleceğinin hep birlikte omuz omuza inşa edilmesinin yollarını açan güçlü bir programdır. Yarınlara olan güçlü sözümüzdür.

Beyannamemiz; ayrımcılığa uğrayan, dışlanan, yok sayılan, talepleri görmezden gelinen her inanç ve kimliğin, yaşam tarzının, bütün mazlumların özgür ve eşit yaşam teminatıdır. Güçlü ve kalıcı demokrasinin, onurlu bir barışın, gerçek adaletin, eşitliğin ve özgürlüklerin temelidir ve çözümün yol haritasıdır. Bildirgemizdeki her bir taahhüdümüz, inanın ki, demokratik Türkiye’nin yeniden kuruluş manifestosudur.

"BİZ ÇÖZÜME TALİBİZ, ÇÖZÜMÜN ORTAĞIYIZ"

Umut biziz, umut Yeşil Sol’dur. Çözüm Yeşil Sol’dur. Sözümüz var, çözmek için geliyoruz. Kararımız var, değiştirmek için geliyoruz. Cesaretimiz var, ülkeyi Yeşil Sol’la dönüştürmek için geliyoruz. Biz çözüme talibiz. Çözümün ortağıyız. Demokrasiye, barışa, özgürlüklere hasret bu topraklarda halklarımızın özlemlerini bir bir gerçekleştirmek için geliyoruz. Meydanlardaki, sokaklardaki, tarlalardaki, fabrikalardaki direniş ve mücadele ortaklığımızı şimdi yeni dönemin kurucu ortaklığına ve demokrasi ittifakına dönüştürmek için geliyoruz. Demokrasiyi birlikte kurmak için geliyoruz. Ama önce bu ülkenin üzerine karabasan gibi çöken bu faşizm düzeninden halklarımızı kurtarmak için geliyoruz. Kutuplaşmadan, çatışmadan, nefret siyasetinden, inanç sömürüsünden, ranttan ve savaştan beslenen AKP-MHP rejim ortaklığından bu ülkeyi hep birlikte kurtarmak için geliyoruz.

Türkiye’yi tekçilik ucubesinden de kayyım darbesinden de yasaklar cenderesinden de hep birlikte kurtaracağız. Tüm halkımız bilmelidir ki emek sömürüsü, kölelik düzeni, yoksulluk, açlık ve sefalet bu ülkenin kaderi asla değildir. Acıdan, gözyaşından ve yıkımdan başka bir şey getirmeyen savaş politikaları bu ülkenin kaderi asla değildir. Adaletsizlik ve hukuksuzluk zulmü Türkiye halklarının asla kaderi değildir. Kadına karşı şiddetin, cinayetin, ayrımcılığın, eşitsizliğin kaynağı olan tekçi erkek düzeni kadınların asla kaderi değildir. Çalınan bir gelecek, yaratılan bir umutsuzluk gençlerin kaderi asla değildir. Doğal afetleri asrın felaketine dönüştüren ölümcül rant politikaları da insanlarımızın, kentlerimizin kaderi asla değildir. Hiçbir yurttaşımız AKP-MHP iktidarının kriz düzenine asla muhtaç ve mecbur değildir.

"BAHARDA GİDECEKLER"

Başka bir yol mümkündür, vardır dedik. Özgür, eşit ve demokratik bir yaşamın yollarını açmak için mücadele verdik. İşte o yolun adı 3. Yol’dur, Yeşil Sol’dur. Ülkenin üzerine çöken AKP-MHP siyasi enkazını hep birlikte kaldıracağımıza söz verdik. Sadece kaldırmakla da yetinmeyeceğiz, 21 yılda bu ülkeye yaşattıkları tüm felaketlerin ve krizlerin siyasi hesabını da mutlaka soracağız. Herkes görecek ki Yeşil Sol Parti, bu ülkenin tarihini ve makûs talihini kesinlikle değiştirecektir. Kışın ömrü bahara kadardır. AKP-MHP iktidarının ülkeye yaşattığı kara kışın ömrü de sandıklardaki Yeşil Sol Baharı’na kadardır. Baharda bitecekler, baharda gidecekler.

Halkı tebaa olarak gören, kamu kaynaklarını babalarının parası gibi hoyratça kullanan, ülkeyi haramilerin ve 5’li çetelerin çiftliğine dönüştüren, doğayı kevgire çeviren bu arsızlık ve hırsızlık düzenine kesinlikle son vereceğiz. AKP-MHP iktidarından bıkan, yeter artık diyen, bezar olduk diyen tüm yurttaşlarımıza bu kürsüden bir kez daha sesleniyorum: Gelin, size parmak sallayan, hakaret eden, hiçbir talebinizi dikkate almayan bu tehdit ve baskı düzenini bir daha geri dönmemek üzere hep birlikte sandıklara gömelim. Gitsinler bir daha geri dönmesinler.

"SADECE BİR SEÇİM DEĞİL"

Kürt’ünden Alevi’sine, Ermeni’sinden Süryani’sine, Êzidî’sine, Roman’ından Pomak’ına, Laz’ına kadar bu kadim toprakların her bir inancı, kimliği ve rengi bu ülkeden alacaklıdır. Demokrasi alacağımız var, barış alacağımız var, özgürlük alacağımız var. Alınteri alacağımız var. Demokratik yeni bir anayasa alacağımız var. Anadil alacağımız var. Adalet, hakikat ve yüzleşme alacağımız var. Kadınlar olarak yaşam hakkı alacağımız var. Umutları çalınan gençlerin özgür gelecek alacağı var. İşte bu nedenle gasp edilen tüm haklarımızın teslimi ve ortak kazanımlarımızın büyütülmesi için güçlü bir demokrasiyi kurmaya geliyoruz. İkinci yüzyılında Cumhuriyeti halklarımızın demokrasi talepleriyle buluşturmak ve demokratik bir cumhuriyet yüzyılını birlikte yaratmak için yeni dönemin kapılarını açıyoruz. 14 Mayıs seçimleri bu nedenle hem kritik hem tarihi aynı zamanda çok önemlidir. Sadece bir seçim değildir; yaşayacağımız düzeni ve geleceği hep birlikte belirleyeceğimiz bir tarihtir aynı zamanda.

Evet, seçimlere az bir süre kaldı. Bugüne kadarki çalışmalarımızı ve tempomuzu zirveye taşıma zamanı geldi. Büyük bir şevkle, heyecanla ve ruhla son zamanların en büyük seçim kampanyasını yürüteceğiz. Tüm baskı ve engellemelere rağmen meydanları asla iktidar faşizmine bırakmadık. Tüm adaletsizliklere ve eşitsiz yarış ortamına rağmen seçim meydanlarında da halkımızın en güçlü sesi olmaya devam edeceğiz. Seçimlerde de meydanı bunlara asla bırakmayacağımızın sözünü veriyoruz. Kumpaslarla, kapatma davasıyla, tuzaklarla, siyasi operasyonlarla bizleri durdurmaya çalışan faşizm düzenine karşı, gücümüzü meydanlarda ve sandıklarda en güçlü şekilde göstereceğiz. Halkın gümbür gümbür gelmekte olduğunu, Yeşil Sol’un tarih yazmakta olduğunu herkese göstereceğiz. Kadınların ve gençlerin gücünü bir kez daha meydanlarda herkese göstereceğiz.

VEKİL SAYISINA VURGU

Gece gündüz demeyeceğiz, çok çalışacağız. Yeşil Sol’u, Türkiye’nin her yerinde büyük bir umut rüzgârına hep birlikte dönüştüreceğiz. En ücra köşeye kadar gideceğiz, herkesin elini sıkacağız. Her kalbe dokunacağız. Umudu dört bir yana yayacağız. Bu bizim boynumuzun borcudur. Bu bizim bütün arkadaşlarımıza sözümüzdür. Cezaevindeki ve sürgündeki arkadaşlarımıza, kaybettiğimiz canlarımıza sözümüzdür. Tüm Türkiye halklarına sözümüzdür.

Seçim beyannamemizi açıklarken de söylemiştim, hedefimiz parlamentoda en az 100 vekil sayısına ulaşmaktır. Bunu başaracak gücümüz ve inancımız da kesinlikle vardır. Emek ve Özgürlük İttifakımızla, Kürt Özgürlük ve Demokrasi İttifakımızla, kadın ve gençlik ittifakımızla Meclis’te en geniş ve güçlü temsiliyeti sağlamak için bu hedefimize kesinlikle kilitlenerek çalışacağız. Sayımızın da sesimizin de sözümüzün de güçlü olduğu bir parlamento, halkın gerçek meclisine dönüşecektir. Çözümün ve demokrasinin de teminatı Yeşil Sol’un Meclis’teki varlığı, siyasal ve sayısal gücü olacaktır.

Bir kez daha değişim isteyen, yeni bir yaşam ve gelecek talep eden herkese sesleniyorum. Gelin, hep birlikte Yeşil Sol’u Meclis’in yeni 100’üne dönüştürelim, siyaseti de geleceği de belirleyen 100’e dönüştürelim. İnanın ki yüzünü Yeşil Sol’a dönen herkes umudu görür, kendi hayalini görür, yaşamak istediği geleceği görür. Baharı görür. Sesini Yeşil Sol’la birleştiren herkes, güzel ve aydınlık bir yaşamın gelmekte olduğunu görür ve duyar. Tercihini Yeşil Sol’dan yana yapan herkes, yaşam tercihinin teminat altında olduğunu görür.

O nedenle diyorum ki; gelin Yeşil Sol etrafında kenetlenelim, Cumhuriyetin ikinci ve yeni yüzyılının demokrasi yüzü, özgürlük ve barış yüzü biz olalım. İkinci yüzyılı, Kürt sorunu dâhil her sorunumuzun çözüm yüzyılı yapalım, barış yüzyılı yapalım. Halklarımızın üzerini çizmeye çalışan tekçilere, retçilere ve inkârcılara karşı gelin hep birlikte bizler de Yeşil Sol’un altını çizelim!"