Büro Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi memur maaş zamlarını Antalya Defterdarlığı önünde protesto etti. BES üyeleri adına konuşan BES Antalya Şube Başkanı Devrim Mol " İktidar kamu emekçilerini refahta değil sefalette eşitleme çalışıyor. Bunu kabul etmiyoruz" dedi. Yapılan açıklamada ayrıca "Kimler gerçeklikten uzak hesap yaparak sermayeye bizim emeğimizden, cebimizden paralar aktarıyorsa acı reçeteyi de onlar ödemelidir" ifadelerine yer verildi.

Büro emekçileri: Acı reçeteyi gerçeklikten uzak hesap yapanlar ödesin

birgun.net

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'na (KESK) bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) Antalya Şubesi memur maaş zamlarını Antalya Defterdarlığı önünde protesto etti. BES üyeleri adına konuşan BES Antalya Şube Başkanı Devrim Mol "İktidar kamu emekçilerini refahta değil sefalette eşitleme çalışıyor. Bunu kabul etmiyoruz" dedi.

4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 12 bin 500 TL, yoksulluk sınırının 40 bin TL olduğu hatırlatılarak en düşük kamu emekçisi maaşının 40 bin liranın üzerinde olması gerektiği kaydedildi. 

Ayrıca memur maaşlarına dair yeni düzenlemenin 15 Temmuz tarihinde değil, 1 Temmuz'dan itibaren geçerli olmasının hak kaybı yaşanmaması açısında önemli olduğu ifade edildi.   

Açıklamada "Kamu emekçileri ve emeklileri bir kez daha sefalet ücretine mahkûm edilmiştir. En düşük kamu emekçisi maaşının 22.000 TL değil, 40.000 TL olan Yoksulluk Sınırı'nın üzerinde bir ücret olması talebimizi yineliyoruz" denildi.

Antalya Defterdarlığı önünde yapılan açıklamada, bütçe açığının yükünün emekçilere yüklendiğinin altı çizilerek "Saray uyguladığı ekonomi politikaları ile cumhuriyet tarihinin en büyük servet transferini gerçekleştirirken patronlara milyonlarca dolarlık teşvikler sağlanırken emekçinin, halkın ekmeği vergi artışları ve zam yağmuru ile her gün daha da küçülmektedir" ifadelerine yer verildi. ,

"ACI REÇETEYİ GERÇEKLİKTEN UZAK HESAP YAPANLAR ÖDEMELİDİR"

BES Antalya Şubesi'nin açıklamasında ayrıca  "Geçmediğimiz köprülerin, otoyolların, tünellerin, kullanılmayan havaalanlarının garanti ödemelerini döviz cinsinden ödenmesine kimler karar verdi ise, kimler gerçeklikten uzak hesap yaparak sermayeye bizim emeğimizden, cebimizden paralar aktarıyorsa acı reçeteyi de onlar ödemelidir" denildi.

Açıklamada, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeye başlanan kanun teklifinin mevcut hali ile yasalaşması durumunda ciddi hak kayıplarının yaşanacağına dikkat çekildi. 

"BİNLERCE EYT'Lİ DÜŞÜK KIDEM TAZMİNATI ALACAK"

Kanun teklifinde yer alan madddelere ilişkin ise şunlar kaydedildi: 

"Kamu emekçilerinin maaş artışlarına ilişkin iktidar kanadından yapılan açıklamalarda söz konusu artışın yüzde 17,55 + 8.077 lira şeklinde olacağı ifade edilmektedir. Oysa TBMM’ye sunulan Torba Yasa teklifinde kök ücretlere yapılacak zam enflasyon farkı artı toplu sözleşme zammı toplamı olan yüzde 17,55’te kalmaktadır. 8.077 TL’nin ise seyyanen “ilave ödeme” olarak eklendiği görülmektedir. Bu durumda en düşük kamu emekçisinin eline 22.000 TL geçecek ancak gerçekte bu emekçinin gerçek maaşı, yani kök maaşı 13.870 TL olacaktır. Dolayısıyla bundan sonraki dönemlerde maaş zammı 22.000 TL üzerinden değil, 13.870 TL üzerinden yapılacaktır. Şimdi verilen 8.077 TL ise hiç artmayacak, birkaç yıl içinde de eriyip gidecektir."

"8.077 TL'lik artış taban aylık katsayısı artışı yoluyla değil tüm kamu emekçilerine seyyanen artıştır. Bu durumda bu artış mevcutta ödenmekte olan aylık, tazminat, ödenek, ikramiye, döner sermaye payı gibi pek çok unsurun hesabında dikkate alınmayacaktır. Dolayısıyla kıdem tazminatı oranı da açıklandığı üzere %74 değil, seyyanen zam nedeniyle daha düşük oranda artacaktır. Emekli olmayı bekleyen binlerce EYT'li de daha düşük kıdem tazminatı alacaktır."

"Torba yasadaki maaş artışlarında 2,5 milyon kamu emekçisi emeklisi yok sayılmıştır. Teklif bu hali ile yasalaşırsa emekliler ilave ya da seyyannen denilen 8.077 TL artıştan yararlanamayacaktır. Bu durumda mevcutta 7.950 TL olan en düşük memur emeklisi maaşı sadece 1.395 TL artarak 9.345 TL' de kalacaktır. Bu haksızlık kabul edilemez."

"UYGULAMA TARİHİ 1 TEMMUZ OLMALIDIR"

"İktidarların bizi refahta değil, yoksullukta ve sefalette eşitlemeye çalıştığına dikkat çekiyoruz" denilen açıklamada "Yapılmak istenen düzenleme ile 'en düşük memur maaşını 22 bin TL'ye çıkarıyoruz' diye övünülse de söz konusu artışın taban aylık katsayısı artışı yoluyla değil seyyanen yapılması kamu emekçilerinin derece ve kademelerine göre ezici bir çoğunluğuna daha düşük oranlarda artış yapılması demektir" ifadelerine yer verildi. 

Açıklamada en düşük kamu emekçisi maaşının 22 bin liraya çıkarılmasına ilişkin yasanın uygulama tarihi 15 Temmuz 2023 yerine 1 Temmuz 2023 olması gerektiği vurgulandı. 

4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 12 bin 500 TL, yoksulluk sınırının 40 bin TL olduğu hatırlatılarak "Kamu emekçileri ve emeklileri bir kez daha sefalet ücretine mahkûm edilmiştir. En düşük kamu emekçisi maaşının 22.000 TL değil, 40 bin TL olan Yoksulluk Sınırı'nın üzerinde bir ücret olması talebimizi yineliyoruz" denildi.