Veli-Der Karşıyaka Şubesi ve Karşıyaka Kent Konseyi tarafından düzenlenen basın açıklamasında, eğitimde yapılan değişikliklerin çocukların hayatını olumsuz yönde etkilediği ifade edildi

Çağdaş, laik ve bilimsel eğitime dönülmeli

BERKAY SAĞOL

Veli-Der Karşıyaka Şubesi ve Karşıyaka Kent Konseyi, 2019–2020 eğitim ve öğretim yılının başlamasıyla birlikte, eğitim sistemindeki aksaklıkları vurguladıkları bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Karşıyaka Çarşı girişinde yapılan basın açıklamasını Veli-Der Karşıyaka Şube Başkanı Turgut Aydın okudu.

Eğitim hakkının en temel ve evrensel hak olduğunu vurgulayan Aydın, "Eğitimde 4+4+4 kesintili eğitim sistemi ile başlayan köklü değişiklikler yapılmıştır. Bu değişiklikler çocuklarımızın geleceğini, dolayısıyla ülkemizin geleceğini olumsuz yönde etkilemektedir. Okullaşma oranı düşmüştür. Çocuklarımız istemedikleri halde İmam Hatip Liselerini tercihe zorlanmaktadırlar. Ekonomik durumu yetersiz olan ve istemedikleri okullara gitmeye zorlanan çocuklarımız, örgün eğitimin dışına itilerek eğitim hakkından mahrum bırakılmaktadır" dedi.

"ÖĞRETMENLER İTİBAR KAYBETTİ"

Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitim sisteminde yaptığı değişikliklerle on binlerce çocuğun eğitim hakkını engellediğini belirten Aydın, "Yaşanan mağduriyetler, sadece öğrencilerle sınırlı değildir. Bakanlığın 8 Mayıs 2019 da yaptığı açıklamaya göre 92 bin öğretmen açığı bulunmaktadır. Atama bekleyen öğretmen sayısı ise, 400 bindir. Bu nasıl bir çelişkidir? Uygulanan yanlış politikalar sonucu, öğretmenlik mesleği hiçbir dönemde görülmediği kadar itibar kaybetmiş, meslek olarak önemsizleştirilmiştir" ifadelerini kullandı.

Yapılan basın açıklamasının ardından, Turgut Aydın eğitim sistemiyle ilgili talepleri açıkladı. Açıklanan talepler şu şekilde:

- Okulların fiziki şartlarının iyileştirilmelidir,

- Çocuklarımızın daha güvenli ortamda eğitim almaları sağlanmalıdır,

- Eğitime erişim parasız olmalıdır. Bakanlık ders kitaplarını nasıl ücretsiz veriyorsa, servis ücretlerini de karşılamalıdır,

- Kaynaştırma eğitim veren okullar, engelli çocuklarımız için uygun hale getirilmelidir,

- Suriyeli çocuklar, rehabilitasyondan geçirilerek adaptasyonu sağlandıktan sonra eğitime alınmalıdır,

- Eğitim öğretim faaliyetlerini yürütmek, Milli Eğitim Bakanlığı'nın asli görevidir. Bakanlık bu görevini hiçbir kişi ya da kuruma devredemez,

- Bakanlığın tarikat, cemaat ve dini vakıflarla yaptığı tüm protokoller iptal edilmelidir,

- Biz veliler olarak, çocuklarımızın, iktidarın kendi ideolojilerine uygun toplum yaratma projelerine alet edilmesini kabul etmiyoruz.

- Çağdaş, laik ve bilimsel eğitime derhal geri dönülmelidir.