Cali ateş hattında

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Güney Amerika ülkesi Kolombiya'da sağcı Ivan Duque hükümetine vergi soygunundan geri adım attıran 28 Nisan Grevi'nden bu yana devam eden protestolarda can kaybı 58'e yükseldi. Başkent Bogota'da tarihi Bolivar Meydanı'nda siyasi partiler, sendikalar, öğrenci grupları ve yerli temsilcilerin eylemleri genel olarak barışçıl geçerken Cali kentinde günlerdir süren protestolara polis şiddeti damga vurdu. Dünyanın en büyük uyuşturucu kartellerinden Cali'yle anılan ve toplumsal eşitsizlik, yoksulluk, işsizlikle boğuşan kent işsiz gençlerin, yoksul bırakılan emekçilerin sokaklara dökülen öfkesine tanık durumda. Tansiyonun günlerdir düşmediği kentte dört eylemci daha ESMAD adı verilen özel kolluk gücünün müdahaleleri sonucu hayatını kaybetti. Önceki gün kentte sokağa çıkma yasağı ilan edilirken Cali Belediye Başkanı Jorge Ivan Ospina, "Hükümet ve toplum arasında diyalog olması gerekiyor. Diyalog olmazsa şiddet devam edecek ve maalesef daha fazla insan ölebilir" uyarısında bulundu. Kentte kamu düzeninin bozulduğunu söyleyen Ospina, "Bu koşullar altında hayatımıza devam edemeyiz. Adalete ihtiyacımız var" diyerek hükümete gerginliği azaltma çağrısında bulundu.

Duque yönetimi ise itidal çağrılarına şiddetle karşılık verdi. Cali'de hükümete yönelik öfkeyi bastırmak için kente asker konuşlandırma kararı alınırken Duque de kenti ziyaret edip polis şiddetini savundu. Duque, burada taraftarlarına yaptığı konuşmada, protestolara yasadışı silahlı grupların sızdığı iddiasını yineledi ve "şiddeti bastırma" sözü verdi. Duque'nin tutumu ülke kamuoyunda "polis şiddetini destekleyen açıklama" olarak yorumlanırken söz konusu asker konuşlandırma kararı ise bir istihbarat ajanının öldürülmesinin ardından geldi. Başsavcı Francisco Barbosa adını açıklamadığı bir istihbarat görevlisinin eylemlerde hayatını kaybettiği yönünde bilgi paylaştıktan sonra Duque yönetimi kente asker konuşlandırma kararını duyurdu.

ANLAŞMA UYARISI

Duque hükümetiyle 28 Nisan Grevi'ni örgütleyen kitle örgütleri arasında geçen hafta yürütülen müzakereler sonucu bir anlaşmaya varıldığı ancak hükümetin bu anlaşmaya riayet etmediği de ortaya çıktı. AFP'ye konuşan Kolombiya Merkezi İşçi Sendikası (CUT) Başkanı Francisco Maltés, hükümet üyelerini şiddeti körüklemekle suçlarken müzakerelerin ertelendiğini duyurdu. Maltes, “Anlaşmaya çoktan ulaştık, eksik olan tek şey başkanın müzakereleri başlatmak için imzası” açıklaması yaparken anlaşmaya ilişkin detayları paylaşmadı.

HALK SOKAKLARDA

İnsan Hakları İzleme Örgütü ise eylemlerde güvenlik güçlerinin ateşli silah kullanmasının yasaklanmasını istedi. Örgütün Güney Amerika direktörü José Miguel Vivanco, polislerin sert müdahalelerinin toplumsal şiddeti körüklediğini belirterek hükümet üyelerine tansiyonu düşürme çağrısında bulundu. Başkent Bogota'da eylemlere katılanlar ise sokaklarda kalmaya devam edeceklerini dile getirdi. Yerel basına konuşan 23 yaşındaki Alejandro Franco, “Hükümet bizi dinleyene kadar sokaklarda kalmalıyız. Halkın huzuru yoksa hükümetin de olmaz” dedi. 62 yaşındaki Laudice Ramirez ise “Her protesto olduğunda dükkanımı kapatmam gerekiyor. İflas edeceğim ama gençlerin fırsatlar için başka seçeneği yok" diye konuştu.

***

8 saatlik çalışma hakkı için genel grev çağrısı

Kolombiya’da işçi örgütlerinin 28 Nisan Grevi sürerken bir diğer grev kararı Yunanistan’dan geldi. Yunanistan’da sağcı Yeni Demokrasi (ND) hükümetinin çalışma saatlerini günde 10 saate çıkaran yasa tasarısına karşı farklı meslek kollarından işçiler 3 Haziran’da genel greve çıkma kararı aldı. Tüm İşçilerin Militan Cephesi (PAME) hükümetin 8 saatlik çalışma hakkına göz diken yasa tasarısına karşı ülke çapında, fabrika ve işyerlerinde düzenlediği toplantılarla greve hazırlandığını duyurdu. Çalışma Bakanlığı’nın duyurduğu yasa tasarısında, çalışma saatlerinin 10-12 saat aralığına çıkarılması, pazar günü çalışan sektörlerin artırılması yer alıyor. Tasarının önümüzdeki ayın ilk haftasında Meclis’te görüşülmesi bekleniyor.