Cemaatler ‘ne isterse alıyor’: Engelli yurttaşın evine çöktüler!
Süleymancılar Cemaati, yüzde 87 engelli olan emekli öğretmen Mustafa Bilgili’nin gecekondusunu elinden aldı. Bilgili, “Tapu devri işlemlerinin kendisinden habersiz gerçekleştiğini yıkıma gelindiğinde öğrendiğini” anlattı.
İsmail ARI
Cemaat ve tarikatlar iktidardan aldıkları güçle hukuk tanımıyor. Bunun son örneklerinden birine de Süleymancılar Cemaati imza attı.
Üzerinde gecekondunun bulunduğu İstanbul’un Beyoğlu ilçesi Örnektepe Mahallesi’ndeki arazisi 1975 yılından beri yüzde 87 engelli olan 65 yaşındaki emekli Öğretmen Mustafa Bilgili tarafından kullanılıyordu. Yapı kayıt belgesi alan, imar barışından faydalanan ve yıllarca emlak vergisi de ödeyen Bilgili’nin karşısına 2020 yılında Süleymancılar Cemaati mensupları çıktı. Evini satmasını istediler. Ancak Bilgili bu teklifi kabul etmedi.
‘PARDON’ DEDİLER
Bilgili’nin yapı kayıt belgesi olduğu halde tapusunun olmadığından faydalanan cemaat mensupları, arsayı Milli Emlak’tan satın aldı. Bilgili yıllardır kullandığı arsasının satıldığını iş makineleri ile evin kapısına dayandıklarında öğrendi. Arsanın, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı eliyle 4 Kasım 2021’de cemaat mensubu Adem S.’ye satıldığı anlaşıldı. Bilgili’nin iddiasına göre, Tapu Müdürlüğü ve Milli Emlak Müdürlüğü çalışanları “pardon” diyerek işlemin düzeltilmesi için dava açması gerektiğini söyledi. Bilgili’nin açtığı davalar hâlâ devam ederken gecekondusu ise tamamen yıkıldı.
VERGİMİ ÖDÜYORUM
Yıllarca vergisini ödediği arsasının hukuksuz şekilde elinden alındığını belirten Bilgili, BirGün’e yaptığı açıklamada, “Gecekondunun bulunduğu arsa 1975 yılından itibaren bana aitti. Turgut Özal’ın çıkardığı imar affından yararlandım, gerekli ödemeleri yaptım. Yapı kayıt belgem de vardı” dedi.
2020 yılının son aylarında Süleymancılar Cemaati mensuplarının kendisine ulaştığını belirten Bilgili sözlerine şöyle devam etti:
‘BİZ ALMASINI BİLİRİZ’
“Bana, ‘Biz sana para verelim ve arsanı bize ver’ dediler. Yani satmamı istediler. ‘Biz çocuk okutuyoruz, vakfımız var, Afrika’dan çocuk getirip okutuyoruz. Çevredeki arsaları da alıp buraya yurt yapacağız’ dediler. Ben matematik öğretmeniyim, pedagoji dersleri gördüm. ‘Çocuklar annesinden babasından koparılmaz. Neden esir kampı gibi buraya getiriyorsunuz?’ dedim. Ayrıca suç işlediklerini de söyledim. ‘Beni bir daha aramayın sizinle işim olmaz’ dedim ve bana ‘sen bilirsin biz senden almasını biliriz’ dediler. Sonra da bir sabah bir uyandım 2022’nin mart ayında kepçe geldi, gecekondumu yıkıyorlar. İtiraz ettiğim için beni itip kaktılar, düştüm bayıldım.
Tapu Müdürlüğü’ne gittim. ‘Burası benim yerim, bu nasıl olur?’ dedim ve evraklarımı gösterdim. Bir an önce bana buna itiraz et. Uğraş işini düzelt dediler. Biz sana yanlış yapmışız dedi kamu görevlileri. Şimdi de resmi sahibi Süleymancılar Cemaati mensubu Adem S. İsimli şahıs. Açtığım davalar hâlâ devam ediyor.”