Dünyanın en büyük tüketici elektroniği fuarı CES (Consumer Electronics Show) 2016 sona erdi. Otomotiv endüstrisinin de yeni araç ve teknolojilerini tanıttığı fuarın ardından devlerin yakın gelecek için belirlediği hedefler konuşuluyor

CES 2016’nın ardından

ERSOY YAŞAR- ersoy@otosafari.com
wwwotosafari.com


CES 2016’da sanal gösterge panelleri oldukça revaçtaydı. Audi, HMI (İnsan-Makine Arayüzü) teknolojisinin ön izlemesi niteliğinde olan yeni AMOLED bazlı sanal gösterge panelini yeni otonom teknolojileri ile birlikte tanıttı. 14.1 inc boyutunda kıvrımlı bir ekran ile sürücü koltuğunun yanında yer alan ‘ikili dokumatik MMI’ teknolojisine, konsolun hemen merkezinde yer verdi. MMI teknolojisi üst alanda bilgi ve eğlence sistemi içerikleri için, altta ise el yazısı ve ayarlar kontrolü için iki ayrı ekrana sahip. Audi, bu yeni teknolojisinde HERE haritalama sistemini, sürücülere destek sağlamasında ve geliştirilmesinde önemli bir bileşen olarak planlıyor. Geçen yıl Nokia’ya ait olan HERE uygulamasını BMW, Daimler ve Audi birleşerek satın almıştı. Bu yeni sistem ile gerçek zamanlı kaza ve trafik yoğunluğu bilgilendirmelerine yer verileceğine ve bu özelliğin 2017’de seçilen pazarlarda sunulacak Q7 ve A4 modellerinde var olacağı belirtildi.

Chevrolet sürpriz yaptı

Chevrolet, bu yıl Detroit Oto Fuarı’nda tanıtımını yapacağını açıkladığı Bolt’u CES’te tanıttı. Ortalama menzili 322 km olan Bolt, hibrit-elektrik teknolojisi ile çalışıyor. ABD’deki satış fiyatı 30 bin dolar belirlenen araç, Chevrolet tasarımcılarınca günlük kullanıma uyarlanmış. Geniş iç hacmi ile dikkat çeken araçla 5 kişi rahatlıkla yolculuk yapabiliyor. Araçta yer alan dokunmatik renkli ekran, Android Auto ve Apple CarPlay uygulamaları ile uyumlu çalışabiliyor. Araçta, akıllı telefonla pil durumunu kontrol edebilme, uzaktan çalıştırılabilme, soğuk veya sıcak günler için klimayı önceden programlayabilme özellikleri de sunuluyor. Bolt, 240 volt ile 9 saatte tam şarj kapasitesine ulaşıyor.


Nevada’da otonom serbestisi

CES Fuarı’nın etkisi sürerken Nevada eyaleti otonom araçların trafiğe çıkmasına izin veren ilk eyalet olacağını açıkladı. 2013’te Google ve Audi’nin test araçlarına izin veren ilk eyalet olan Nevada, standard olarak pazara sürülen 3 adet Mercedes E-Class otonom araca lisans verdiğini duyurdu. Mercedes yetkilileri, eşzamanlı olarak 2 adet otonom kamyoneti de test etmeye devam ettiklerini hatırlatırken Nevada eyaleti valisi, otonom araçların gelişimi için gösterdikleri destekle gurur duyduklarını belirtti. Yasa gereği trafikteki otonom araçların test sürüşlerinde henüz eğitimli bir sürücü ve bir refakatçi bulunmak zorunda.

ces-2016-nin-ardindan-103673-1.

Ağa bağlı mobilite

Bosch, CES 2016’da ağa bağlı otomobillerden akıllı şehirlere ve sensör teknolojilerine uzanan geniş bir perspektifle yer aldı. Retrofit eCall ile otomobilin çakmağına takılan sensör ünitesi, çarpmaları algılıyor ve konuyla ilgili bilgileri bir servis merkezine iletiyor. Bosch, ayrıca park etme sorununu da ortadan kaldırma konusunda da çalışıyor. Otomobil, boş bir park yerini kendisi bulabiliyor ve oraya park edebiliyor. Eve gitme zamanı geldiğinde ise otomobil, sürücüyü bıraktığı noktaya aynı şekilde dönüyor. Bosch, otobanlarda otomobili süren elektronik bir şoför olan otoban pilotu üzerinde de çalışmalar sürdürüyor. 2020 yılı itibarıyla pilota sahip araçların kendi başlarına otobanda gitmesi bekleniyor. Bu teknoloji özellikle güvenliği artırıyor ama aynı zamanda sürücülerin de yaşamlarını kolaylaştırıyor. Otoban pilotu açık olduğunda, sürücü bir yolcu –gibi, arkasına yaslanıp dinlenebilir veya başka şeylerle ilgilenebilir. Bosch, Almanya, ABD ve Japonya’da kamuya açık yollarda otonom sürüş testleri yapıyor.

ces-2016-nin-ardindan-103672-1.
Beklenen Microbus sahnede

Volkswagen de, CES 2016’da sahneye çıkardığı Microbus ile atılım yapmaya çalıştı. Uzun süredir beklenmesine karşın araçla ilgili ilk yorumlar olumlu değildi. Öncelikle Volkswagen’in klasik tasarımlarından uzak olması, beklenen nostalji dokunuşlarını karşılamaması eleştiri aldı. Microbus 21’inci yüzyılın aracı olarak konumlandırılmasına karşın tasarımının bu beklentiyi de karşılayamadığı bloglarda ve sosyal medyada yer buldu. Budd-e olarak adlandırılan 4 tekerlekten çekiş sistemine sahip aracın dolu batarya ile 600 km gitmesi hedefleniyor. Ancak henüz bu hedefe yakın bir gelişme de kaydedilemedi. Volkswagen’in bu araçla ilgili hedefleri arasında 15 dakikada yüzde 80 şarj kapasitesine ulaşması ve aracın ortalama hızının 150 km/s olması bulunuyor.

iVision i8 Spyder ile geldi


BMW ise ‘i Vision Gelecek Etkileşimli Konsept’ ile yeni nesil gösterge teknolojisini i8’de tanıttı. BMW, i Vision konseptini, i8 Spyder konseptinin dramatik dış görüntüsü ile sürücüye bilgiyi en yalın biçimde yansıtacak ve dış dünya ile en doğru olarak iletişim kurabileceği sürücü görüntü teknolojisi olarak konumlandırıyor. Sistem, 3 farklı görüntüleme ekranı ile sürücüye hızını aktarırken sürüş bölgesindeki hız limiti ve takip mesafesi ile ilgili de uyarılarda da bulunuyor. Aracın önemli özelliklerinden biri ise 21 inç boyutundaki dokunmatik bilgi ekranı. AirTouch adını taşıyan, hareketle kontrol sistemi kullanıcıların ekrandaki menü üzerinde sadece parmaklarıyla işaret ederek seçim yapabilmelerini sağlıyor. Araç, sürücünün tüm elektronik aletleri ile otomatik erişim sağlıyor ve tüm kontrol sistemleri sesli komut ile çalışabiliyor. Ekran, aynı zamanda sürücünün aracı kullanırken aktif olup olmamasına bağlı olarak renk değiştiriyor ve bilgi yoğunluğunu artırıp azaltabiliyor.

Sürücüleri ‘göz’ altında tutuyor

Sürücülerin araç kullanırken tüm dikkatlerini yola vermemeleri, yorgun veya dalgınken araç kullanmaları kazaların başlıca nedenleri. CES 2016’da Harman, yüz tanıma kamerası ile sürücülerin göz bebeklerindeki genişlemeyi kontrol eden bir sistem tanıttı. Sistem, kamera ile birlikte çalışan bir yazılım algortiması ile sürücünün zihinsel yorgunluk düzeyini tespit ediyor ve aracın diğer güvenlik sistemleriyle entegre olarak olası bir kazanın önlenmesi için önlem alabiliyor.

Otomobilin 6’ncı duyusu olabilir mi?

Merakla beklenen Faraday Future da CES 2016’da elektikli FFZERO1 konseptini tanıttı. Fuarın en ileri teknoloji tanıtımlarından olan lansmanda konsept aracının 6’ncı duyusu olduğu ve sürücünün eğilimini ve gereksinimlerini önceden anlama yetisi geliştirildiği iddia edildi. FFZERO1, aerodinamik yapısı ve ileri yönlü kokpit çatısı ile en beğenilen tasarımlar arasında yer aldı. Araç, karbon bileşimli tasarımı, gelişmiş araç dinamik kontrolü ve tork yönlendiricisi ile birlikye hava tüneli sayesinde daha az sürtünme ve yüksek batarya soğutma özelliklerine de sahip.