Çevre krizi kapıda

BİRGÜN EGE

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi, Dünya Çevre Günü kapsamında basın açıklaması düzenledi. İnciraltı Kent Ormanı’nda ağaç dikim etkinliğinin de yapıldığı basın açıklamasında konuşan TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şube Başkanı Elvin Sönmez Güler, 2019 yılının ikinci yarısından itibaren peş peşe yaşadığımız çok sayıda olayını çevre krizinin artık kapıda olduğunun göstergeleri olarak yorumlandığını belirtti.

Güler, şunları söyledi:

“Çevre ve iklim krizine karşı en kırılgan alanlar olarak tanımlanan kentlerin dayanıklılığını arttırabilmek için kent çeperinde yer alan doğal alanların etkilerinin, dolayısıyla ekosistem hizmetlerinin kentsel yeşil alanlar ile kent merkezlerine taşınması son derece önemlidir. Dört bir yanı Gediz Nehri ve Deltası, Nif Dağı ve Çayı, Inciraltı, Çakalburnu Dalyanı, Yarımada gibi son derece özellikli ekosistem ve dolayısıyla habitatlar ile çevrili olan İzmir kenti bize bu konuda büyük bir avantaj sağlamaktadır. Bununla birlikte, yaşam destek sistemi olarak görülmesi gereken bu alanlara sahip çıkmak, iyileştirmek ve korumak yerine tüm bu ekosistemlerin sağlığını geri döndürülemeyecek şekilde bozabilecek mega proje örneklerinin her gün bir yenisi ile karşı karşıya kaldığımız bir dönemi yaşıyoruz.”

Yerleşim alanlarının genişlemesinin yeşil alanların giderek yok olmasına neden olduğunu kaydeden Güler, “Yanlış uygulanan kentsel politikalar, hızlı nüfus artışıyla birleşince yaşayan mekanlarımız olan yeşil alanlar kentteki varlığını sürdürememeye başlamıştır. Bu nedenle meslektaşlarımıza ve kentler üzerinde söz sahibi olan her kademeden yöneticilerimize önemli görevler düşmektedir. Bu alanları yaşatmayı ve özellikle kentsel alanlardaki yeşil alan oranını ve bağlantısallığını arttırmayı kendilerine ilke edinmelidirler” dedi.

Güler, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi olarak, bu anlayışın takipçisi olmayı görev bilerek, süreç içerisinde vermiş olduğumuz mücadeleler ile özellikle İzmir kenti için büyük değere sahip alanların korunmasına ya da kazandırılmasına katkı koymanın sorumluluğunu taşıyoruz. Kültürpark ve İnciraltı Kent Ormanı’nın, başka bir ifade ile Kentin Akciğerleri’nin günümüze kadar korunabilmesi için verdiğimiz mücadelede bugün yaşanan gelişmelerle birlikte harcadığımız çabalar hız kazanarak devam edecektir. Yıllar öncesinde moloz döküm sahası olan bu alanın rehabilite edilerek, kent ormanına dönüştürülmesinin bugün kente sağlamış olduğu faydalarının görmezden gelinmesi ya da sürecin unutulmuş olması kent hafızasına yapılan bir ihanettir.”