Cezaevinde şiddet ve işkence iddiası
Fotoğraf: MA

Haber Merkezi  

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi Hapishaneler Komisyonu, Samsun Kavak S Tipi Cezaevi’ndeki hak ihlallerine ilişkin hazırladığı raporu açıkladı. Raporda tutsakların insan onuruna yakışmayan muamelelere maruz kaldıkları aktarıldı.

Yapılan açıklamada konuşan İHD Ankara Şubesi Eşbaşkanı Ömer Faruk Yazmacı, cezaevinde hastaneye gidişlerde ağız içi aramanın yapıldığını, tutuklulara cezaevinin verildiğini kimlik kullanımının dayatıldığını, kimliği kullanmak istemeyenlere 3 ay “etkinlik yasağı” verildiği, tutsakların gardiyanlarca keyfi muamelelerine maruz kaldığını belirtti.

Tutukluların 4 Mart’ta infaz koruma memurlarının koğuşlara girdiğini söylediğini ifade eden Yazmacı, “Sayım, arama var” denilerek tutukluların eşyalarını dağıttığı ve 11 tutukluyu darp ettiklerini söyledi. Yazmacı, “Mahpusları tekli odaya koyduklarını, burada yine darp etmeye devam ettiklerini; darp edildikleri koridorlarda ve avlularda kameraların bulunduğunu; 7-8 saat boyunca 11 mahpusa yemek dahi verilmediğini söylediler” dedi. Yazmacı, tutukluların, memurlardan birisinin “Burada kameralar var burada dövmeyin, odaya götürelim odada döveriz” dediğini aktardı.

ÇIPLAK ARAMA DAYATMASI

Denizli D Tipi Kapalı Cezaevi’nden 23 Şubat’ta 4 tutukluya çıplak arama dayatması yapıldığını söyleyen Yazmacı, “R.İ. ve H.M.’nin işkenceye maruz kaldığını; H.M.’nin elmacık kemiğinin kırıldığını, ayakta zor durduğunu, durumunun ciddi olduğu ifade edildi. Gece hastaneye götürülüp rapor aldıklarını, kelepçeli muayene yapıldığı, doktorun gerekli muayeneyi yapmadan raporunu hazırladığını, saldırıyı gerçekleştiren gardiyanlardan birisinin daha sonra odalarına giderek ‘bu yüzü unutmayın’ denilmiş” dedi.

Yazmacı son olarak şunları söyledi: “Urfa T Tipi Kapalı Hapishanesi’nden ise aynı tarihte getirilen M.A.İ. ile M.M.’nin girişte çıplak arama dayatmasını kabul etmemelerine karşın üstlerinin zorla çıkartıldığını bu uygulamanın kamerasız odalarda yapıldığı öğrenildi. Tutuklu A.S.Ç. ile U.G., hapishaneye giriş yaptıkları 24 Şubat’ta işkenceye maruz kaldıklarını, izleyen günlerde de koğuş içerisindeki kameraları kapattıkları, koğuş içerisinde işkenceye uğradıklarını belirttiler.”