Google Play Store
App Store

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, TRT'ye yapılan atamalara tepki göstererek, "Hem muhafazakarlık yapıp hem de kamunun imkanlarıyla haramla beslenen ekiplerle devlet kurumlarına çöküyorlar" dedi.

CHP'li Ağbaba'dan TRT atamalarına tepki: Hem muhafazakarlık yapıp hem de devlet kurumlarına çöküyorlar

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, TRT'ye yapılan atamalar için; “TRT’ye, günümüzün Goebbels’inin yani pergolecinin ekibini getirmişler. Hem muhafazakarlık yapıp hem de kamunun imkanlarıyla haramla beslenen ekiplerle devlet kurumlarına çöküyorlar. Hepsinin tek çıkış noktası SETA Vakfı ve Pergoleci’nin ekibi" değerlendirmesini yaptı.

CHP Esnaf Masası heyeti, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba başkanlığında bugün Kocaeli’de; esnaflar başta olmak üzere odaları, sivil toplum kuruluşlarını, meslek örgütlerini ziyaret edecek.

Esnaf ziyareti öncesi TRT’ye yapılan atamaları değerlendiren CHP Malatya Milletvekili Ağbaba; “TRT’ye günümüzün Goebbels’ini yani Pergoleci’nin ekibini getirmişler. Hem muhafazakarlık yapıp hem de kamunun imkanlarıyla haramla beslenen ekiplerle devlet kurumlarına çöküyorlar. Hepsinin tek çıkış noktası SETA Vakfı ve Pergoleci’nin ekibi” tepkisini gösterdi.

15 Temmuz darbesinin üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen siyasi ayağın ortaya çıkmadığını belirten Ağbaba’nın CHP’li Ağbaba’nın açıklamasından başlıklar şöyle:

"15 TEMMUZ’DA MECLİS’E BOMBA ATANLAR GÖREVDE, VATANSEVER SUBAYLAR CEZAEVİNDE"

TSK, bir tarikata, bir terör örgütüne teslim edilm. FETÖ-AKP koalisyonu TSK’ya düşmanın yapamadığını yapmıştır. AKP-FETÖ koalisyonuyla Atatürkçü vatansever subaylar cezaevine atılarak 15 Temmuz’da Meclis’e bomba atan, Boğaz Köprüsü’nde halkın üstüne tank sürenler bu görevlere getirildi. MHP lideri Bahçeli ‘FETÖ elebaşının kafasına çuval geçirilip Türkiye'ye getirilmesi lazım’ diyor. İktidar sizsiniz; Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu mu getirsin, sizin getirmeniz lazım. İçişleri Bakanlığı’nda filan cemaat, Sağlık Bakanlığında başka bir filan tarikat var. Burada şehit olan 251 yurttaşımızı ve 2196 gazimizi anmak istiyorum.

"HAVALİMANI İŞLETMECİSİNİN BORCUNU ERTELEYENLER ÇİFTÇİNİN BORCUNU FAİZİYLE YAPILANDIRIYOR"

İstanbul Havalimanı işletmecisinin 5,8 milyar Euro’luk borcu ertelendi. Bu erteleme Türkiye’nin en büyük borç ertelemesi olarak tarihe geçti. İGA, iki yıldır 1 milyar 45 milyon Euro’luk kira ötelemesi de alıyor. Aralarında Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank’ında olduğu bankalar kredi için öteleme ve faiz indirimi yaptı. Eski rakamla tam 60 Katrilyonluk kredi borcu hem yeniden yapılandı hem de faiz indirimi yapıldı. Türkiye tarihinin en büyüğü olan re-finansman anlaşması, mayıs ayında yapılmış ve kredinin vadesi 2 yıl uzatılırken faizler de düşürülmüş. Ziraat Bankası çiftçinin borcunu faiziyle ertelerken, yandaşın borcunu hem yeniden yapılandırıyor hem de faiz indirimi yapıyor.

"İNSANLAR ÇÖPTEN YEMEK TOPLARKEN TÜRKİYE’NİN YENİ MİLYONERLERİ OLDU"

Türkiye o kadar ilginç bir ülke ki bir taraftan insanlar zenginleşirken bir taraftan insanlar çöpten yemek topluyor. Pandemiden bu yana 140 bin esnaf kepenk kapattı. Türkiye’de işsizlik tavan yapmışken ve 9 milyon 671 bin işsiz varken, ki bu sayı 103 ülkenin nüfusundan daha fazla, 7 bin dolar milyoneri ve 89 bin yeni milyonerimiz var. Türk lirasının reel değeri Haziran 2021 itibariyle 59,77 olarak gerçekleşti ve Cumhuriyet tarihinin en değersiz seviyesini gördü.

"İTİBAR MAKAM ARACIYLA UÇAK DEĞİL, EKONOMİNİN BÜYÜKLÜĞÜYLE ÖLÇÜLÜR"

Türkiye’nin itibarı uçak sayısıyla veya makam arabasıyla ölçülmez. Erdoğan ‘tarifeli uçakla mı gideceksin’ diyor. İtibar bir ülkenin ekonomisinin büyüklüğüyle, vatandaşının gördüğü değerle ölçülür. Alman ekonomisi Türkiye ekonomisinin 7 katı. Almanya’da milli 50 bin dolar, bizde 7 bin dolar seviyesinde. Merkel 700 bin liralık makam aracına biniyorsa bizim fakir 55 milyon liralık yeni araç aldı, 300 araçla Cuma namazına gidiyor. Merkel mi daha itibarlı, Erdoğan mı daha itibarlı, bunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.

"BUNLARIN EN SEVDİĞİ ŞEY, DOLAR VE EURO"

İtibar bir ülkenin pasaportuyla da ölçülür. Kocaeli Kandıra Belediyesi’nde gri pasaportla insan kaçırıldı. Bu skandal, ilk olarak Malatya Yeşilyurt Belediyesi’nde ortaya çıkmıştı. Adana Karataş’ta da mehter takımını yurtdışına yollamışlardı, ilginç olan ise Karataş’ta mehter takımı yoktu. Şimdi Kandıra Belediyesi’ni de kutluyorum. Onlar da pandemide 50 yaş ortalamasında insanları boksör olarak yollamış. Üstelik Kandıra Belediyesinin yurtdışına gönderdiği boksörler Kandıra’da yaşamıyor. Yazıklar olsun size. Belediye başkanı ‘benim haberim yok’ diyor. Senin imzanla bu iş yapılmış, bunu nasıl düşünmezsin. Bu iş parasız olmaz. Bunların en sevdiği şey, dolar ve Euro. Pasaportumuzun itibarını böyle bitirdiler.

"KAYBOLAN SİLAHLARDA KİMSENİN ÇITI ÇIKMIYOR"

Aylardır Sedat Peker ‘senin bakanların rüşvet alıyor’ diyor, ‘kayıp silahlar var’ diyor, ‘Esenyurt’ta senin kasan var’ diyor. Hiçbirinin çıtı çıkmıyor. Bir siyasetçi 10 bin dolar alıyor, bir gazeteci kaçak bir holding patronu için 10 milyon Euro istiyor. Bu bilgileri ne yazık ki savcılardan değil, Sedat Peker’den öğreniyoruz. Sedat Peker ‘sen bana koruma, çakar verdin’ diyor, ne kadar suçlu varsa arkasında Suç İşleri Bakanı var.”