CHP'nin geleneksel hale getirilen Büyükşehir Belediye Başkanları Buluşması’nın 9’uncusu Mersin’de gerçekleştirildi. Toplantının ardından yapılan ortak açıklamada, "Sayın Canan Kaftancıoğlu’na yönelik siyaset yasağını da içeren Yargıtay kararını kabul edilemez görüyoruz. Tüm bu açılan soruşturmalar, davalar ve verilen kararların hukuki değil, yıldırma amacı taşıyan siyasi kararlar olduğu son derece açıktır" denildi. Açıklamada ayrıca göçmen sorununun geldiği boyutun 'endişeyle izlendiği' belirtilerek, "Bu konu, kentlerimizdeki demografiyi bozacak seviyeye ulaşmıştır" ifadeleri yer aldı.

CHP’li büyükşehir belediye başkanlarından ortak açıklama: Kaftancıoğlu kararı kabul edilemez

CHP büyükşehir belediye başkanları, Mersin’de bir araya geldi.

CHP'nin geleneksel hale getirilen Büyükşehir Belediye Başkanları Buluşması’nın 9’uncusu Mersin’de gerçekleştiriliyor.

Buluşmaya CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun'un yanı sıra Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer katıldı.

TORUN: ASLA KABUL ETMİYORUZ

DHA'nın aktardığına göre, toplantıya katılan Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, "Canan Kaftancıoğlu ile ilgili siyaset yasağı belirli bir ceza hükmüne vardı ama biz asla bunu kabul etmiyoruz. Canan Kaftancıoğlu İstanbul il başkanımız olarak görevine devam edecektir" ifadelerini kullandı.

chp-li-buyuksehir-belediye-baskanlari-mersin-de-bulustu-1015437-1.

Torun, Türkiye’nin olağanüstü günlerden geçtiğini ve vatandaşların her gün farklı bir gündemle karşılaştığını söyledi ve şöyle konuştu:

“Gerçekten her sabah uyandığımızda yeni bir gündem. Türkiye inanılmaz sorunlar içerisinde boğuşuyor. Dün de Canan Kaftancıoğlu ile ilgili yargı kararını protesto etmek ve bu yargı kararını tanımadığımızı ifade etmek için İstanbul’daydık. Gerçekten bu iktidar 31 Mart-23 Haziran seçimlerini hazmedebilmiş değil. Her süreçte ya yargı kararıyla ya belediyelerimizi sürekli teftişlerle ya da belediyelerimize sürekli baskı kurarak, kamu kaynaklarını kapatarak, Meclis’teki çoğunluğunu kullanarak çalıştırmamak, hizmet vermesini engellemek için her şeyi yapıyorlar. Sonuçta bizim belediyelerimizde farklı partilere, iktidar partisine destek veren vatandaşlarımız yok mu? Belediye Başkanlarımız hiç kimseyi ayırt etmeden, dışlamadan, ötekileştirmeden hizmet veriyorlar ama bu ceberut iktidar maalesef her anlamda belediyelerimizin önünü kesiyor. Evet, Canan Kaftancıoğlu ile ilgili siyaset yasağı belirli bir ceza hükmüne vardı ama biz asla bunu kabul etmiyoruz. Canan Kaftancıoğlu İstanbul İl Başkanımız olarak görevine devam edecektir.”

SADAT KONUSU: BUNA İZİN VERMEYECEĞİZ

İstanbul’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile gerçekleştirdikleri ziyarete de değinen Torun, “İstanbul’da Genel Başkanımızın başkanlığında SADAT’ı ziyaretimiz de oldu. Düşünebiliyor musunuz bu ülkenin, devletin emniyet birimleri var. Her türlü hem dış güvenliği sağlayacak hem iç güvenliği sağlayacak askeri var, polisi var, istihbaratı var ama siz kendinize özgü ne olduğunu bilmediğimiz bir yapı kuruyorsunuz ve kapalı kapılar arkasında devlete karşı bir yapı oluşturuyorsunuz. Bunu geçmişte denediler ama bu bedeli bu millet ağır ödedi. Hep beraber ağır ödedik. Asla buna izin vermeyeceğiz ve bu yapının da ortaya çıkmasını demokratik hukuk devletine yakışır bir şekilde takip edeceğiz” dedi.

“BELEDİYELERİMİZ TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN BAŞARIYLA HİZMET EDİYOR”

Karşılarına çıkan olumsuzluklara rağmen CHP’li büyükşehir belediye başkanlarının çok güzel hizmetler gerçekleştirdiğini söyleyen Torun, şöyle devam etti:

“Ne yaparlarsa yapsınlar başaramayacaklar. Bizim belediyelerimiz her türlü zorluklara rağmen, kamu kaynaklarının kendilerine kapatılmasına rağmen, İller Bankası’nın bir teminat mektubu vermekten imtina etmesine rağmen, kamu bankalarının kredi vermekten imtina etmesine rağmen, bakanlıkların ayrımcı davranmasına rağmen başarıyla hizmet ediyorlar. Hiçbir şekilde de şikayet etmiyorlar. Vatandaşımızın birincil ihtiyaçlarını gidererek, öyle uçuk kaçık projelerle de uğraşmadan, kaynaklarını da yerinde kullanarak şeffaf belediyecilik anlayışıyla hizmet veriyorlar. Biz sizlerle gurur duyuyoruz. İnanıyoruz ki sizlerin ortaya koyduğu bu başarı, vatandaşlarımızın memnuniyeti bize genelde iktidar yolunu açacak. Yerelde başardık, inşallah genelde de başaracağız ve halkın iktidarını hep beraber kuracağız. Ben bu çalıştayın, bu buluşmanın başarılı geçmesini diliyorum. İnanıyorum ki çok güzel konulara değinecek ve buradan çok daha donanımlı olarak ayrılacağız."

ORTAK BİLDİRİ: KAFTANCIOĞLU’NA YÖNELİK KARAR KABUL EDİLEMEZ

11 Büyükşehir Belediye Başkanının ortak bildirisinde ise şu ifadeler yer aldı:

“Büyükşehir Belediye Başkanları olarak düzenli aralıklarla gerçekleştirdiğimiz toplantılarımız için bu kez “Akdeniz’in İncisi” Mersin’de bir araya geldik.

Toplantımızda belediyecilik odaklı çalışmalarımız konusunda iş birliği kararlılığımızı bir kez daha vurgularken; mevcut ekonomik tablo, enerji dönüşümü ve dijital dünyadaki gelişmelerde yerel yönetimlerin rolü hakkında fikir alışverişinde bulunduk.

Buluşmada, ülkemizdeki ekonomik zorlukların yanı sıra siyaset ve hukuk alanında yaşanan güncel gelişmeleri de değerlendirdik.

Bu çerçevede İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında başlatılan soruşturma, talep edilen siyaset yasağı ve yürütülen davadaki cezalandırma istemini hukuki açıdan endişe verici buluyoruz.

Aynı şekilde CHP İstanbul İl Başkanımız Sayın Canan Kaftancıoğlu’na yönelik siyaset yasağını da içeren Yargıtay kararını kabul edilemez görüyoruz.

Tüm bu açılan soruşturmalar, davalar ve verilen kararların hukuki değil, yıldırma amacı taşıyan siyasi kararlar olduğu son derece açıktır.

Aradan geçen üç yıla rağmen yerel seçim sonuçlarını hala kabullenmediği açık olan bu anti demokratik anlayışın ve çifte standartlı sistematik uygulamalarının farkındayız, bunu kararlılıkla reddediyoruz.

Hukuk dışı kararlar, siyasi saldırılar ve linç kampanyaları demokrasiye ve adalete olan inancımızdan bizleri asla vazgeçiremeyeceği gibi vatandaşımıza olan hizmet azmimiz ile birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirmektedir.

Bizler, seçimlerden itibaren her daim birbirine destek olan 11 Büyükşehir Belediye Başkanları olarak; demokrasiye, evrensel hukuka ve adalete aykırı olan bu siyasi sürecin sıkı takipçisi olacağımızı ve kararlılıkla mücadele edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Bu gelişmelerle birlikte üç yılı aşan görev süremiz boyunca ülkemiz ekonomisindeki ağır tablonun vatandaşlarımıza yansımaları ve belediyelerimize olan maliyetleri her geçen gün artmaktadır.

İmkansızlıklara ve ekonomik zorluklara rağmen Büyükşehir Belediyelerimiz, sosyal belediyecilikten, yatırım ve hizmetlerinden taviz vermeden hemşehrilerimizin yanında olmaya devam etmektedir.

Mevcut ekonomik koşullar nedeniyle yapılan ve yapılabilecek tarife değişikliklerinin sorumlusu yerel yönetimler değil, merkezi yönetimdir.

Hükümet yetkililerinin, Belediyelerin kur kaynaklı zararlarına ve artan gider kalemlerine karşı, gelirlerinin de aynı ölçüde artırılacağı çalışmalar yapması gerekmektedir.

Hükümetin, Suriye krizinin başladığı 2011 yılından bu yana uyguladığı politikalar sonucunda sığınmacılar meselesinin geldiği boyutu endişe ile izliyoruz.

Ülkemizde bulunan sığınmacıların çok büyük bir kısmı 11 Büyükşehir Belediyemizin sınırları içerisinde yaşamaktadır.

Taşıdığımız bu ağır yük ile merkezi yönetim bütçesinden aldığımız pay son derece orantısızdır.

Bu sorun, belediyelerimizin yapacağı tüm hizmet ve yatırımları olumsuz etkilemekte, kentlerimize yoksullaşma olarak dönmekte, yatırım ve hizmetlerimizi sekteye uğratmaktadır.

Bu konu, kentlerimizdeki demografiyi bozacak seviyeye ulaşmıştır.

Sığınmacılar ülkelerine dönene kadar tüm vatandaşlarımızın yıllardır sürdürdükleri sağduyuyu devam ettirmelerini ve en kısa zamanda ülkelerine dönmeleri için konunun asıl muhatabı olan iktidarın somut adımlar atmasını bekliyoruz.

Kurtuluş kahramanımız Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde; kadınıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla bağımsızlık mücadelesinin başladığı gün olan 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı da bugünden kutluyoruz.

Bu bilinç ve sorumlukla, 3 yılı aşkın görev dönemimizde olduğu gibi, hiç kimseyi ayırt etmeden tüm vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.”