Google Play Store
App Store

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, partisinin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun memurlara uyarısına ilişkin konuştu, “Bize gelen duyumlar var. AK Parti gidiyor, giderayak devleti soymak için her türlü numarayı çekiyor, her türlü filmi çeviriyorlar” dedi.

CHP’li Öztunç, Kılıçdaroğlu’nun memurlara uyarısının arka planını anlattı: ‘Bize gelen duyumlar var’

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun memurlara yaptığı uyarıya ilişkin, “Bize gelen duyumlar var. AK Parti gidiyor, giderayak devleti soymak için her türlü numarayı çekiyor, her türlü filmi çeviriyorlar” dedi. Öztunç, CHP iktidarında medyanın özgür olacağını da vurgulayarak, “Tayyip Erdoğan’a soru sorabilen gazeteci var mı? Eline yazılan dışında soru sorabilen gazeteci yok. Bugün Afrika’ya gidiyor, açıklama yaptı. Gazeteciler soru sorabildiler mi? Hayır. O gazetecilik değil arzuhalciliktir. Erbakan Hoca’nın söylemiyle tamtamcılıktır” diye konuştu.

Ali Öztunç, Kemal Kılıçdaroğlu’nun memura yaptığı uyarıyı “CHP'nin vesayet zihniyeti olduğunun itirafıdır” diye değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a tepki gösterdi. CHP’nin Muğla Marmaris’teki yerel medya çalıştayına katılan Öztunç, ANKA Haber Ajansı’na yaptığı değerlendirmede, Erdoğan’a şu yanıtı verdi:

Türkiye’de vesayet varsa AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan vesayeti vardır. Her sıkıştığında ya ‘terör’ ya ‘vesayet’ ya ‘darbeciler’ diyor. Vesayeti yaratan, 19 yıldır devleti yöneten Recep Tayyip Erdoğan’dır. 20 yıldır devleti yöneten AK Parti’dir. Nedir bu telaşı? Niye korktu? Genel Başkanımız devletin namuslu bürokratlarına diyor ki ‘Çalmayın, çaldırmayın. Çalmak isteyenler olacak, imza atmayın. Dikkat edin’ diye uyarıyor. Ses, Tayyip Erdoğan’dan çıkıyor. TÜGVA rezaleti ortada. Kimin nerede memur olacağına, kimin hakim, savcı olacağına, yarışma programlarına kimin katılacağına bile TÜGVA karar veriyormuş. Bunları gördükten sonra Kemal Kılıçdaroğlu susacak mı? Bürokratlara çağrıda bulunmayacak mı? Üstelik Genel Başkanımız, devletin namuslu bürokratlarına çağrıda bulunuyor. Tehdit ediyormuş. Genel Başkanımız devletin bürokratlarını tehdit etmiyor, AK Parti’nin militan bürokratlarını uyarıyor.

“HESABINI SORACAĞIZ”

Tayyip Erdoğan ve ailesi için çalışan bürokratlar oluşmuş. Bize gelen duyumlar var. AK Parti gidiyor, giderayak devleti soymak için her türlü numarayı çekiyor, her türlü filmi çeviriyorlar. Bize gelen duyumlar böyle. Bu duyumlar üzerine Genel Başkanımız uyarıyor. ‘Yapmayın, yanlış yaparsınız’ diyor. İhaleler, bazı Hazine arazilerinin peşkeş çekilmesi, her türlü vurgunu yapmaya çalışıyorlar giderayak. En tepeden en aşağıya kadar vurgun peşinde koşuyorlar. Genel Başkanımız uyarıyor, ‘Sakın ha, sakın imza atmayın’. ‘Efendim, iktidar istedi, vali istedi, şu istedi.’ Hiç anlamayız. Beytülmalın malını çaldırmayacaksın kardeşim, bitti. Garip gurabanın hakkının kim çalınmasına aracılık yaptıysa biz onlardan hesap soracağız, net.”

“BASIN SENDİKALI OLMALI”

Öztunç, çalıştay hakkında da değerlendirmede bulundu. Öztunç, iktidarlarında basının sorunlarını çözeceklerini belirterek, “Basında sendika olması gerekiyor. Sendika olursa gazeteci özgürce haber yapabilir. Sermayenin, basının içerisinde çok olmaması gerekiyor. İş insanlarının basına çok parmak sokmaması gerekiyor. RTÜK’ün, Basın İlan Kurumu’nun herkese eşit davranması, medya özgürlüğünün gelmesi gerekiyor. Medya özgürlüğünü bunlar getiremezler, çünkü az da olsa var olan medya özgürlüğünü AK Parti bitirdi. Bizim iktidarımızda medya özgür olacak, gazeteci olarak istediğin soruyu sorabileceksin” dedi.

“GAZETECİLİK DEĞİL TAMTAMCILIK”

Öztunç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gazetecilerin önceden hazırlanmış soruları sorabildiğini aktararak, “Tayyip Erdoğan’a soru sorabilen gazeteci var mı? Eline yazılan dışında soru sorabilen gazeteci yok. Bugün Afrika’ya gidiyor, açıklama yaptı. Gazeteciler soru sorabildiler mi? Hayır. O gazetecilik değil arzuhalciliktir. Erbakan Hoca’nın söylemiyle tamtamcılıktır” diye vurguladı.

(ANKA)