Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi İzmir Depremi Ön Değerlendirme Raporunda, sağlık risklerinin azaltılmasının hayati önem taşıdığı vurgulandı.

ÇMO'dan İzmir depremi raporu: Sağlık risklerinin azaltılması hayati önem taşıyor

BİRGÜN EGE

Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İzmir Şubesi İzmir Depremi Ön Değerlendirme Raporunu açıkladı. Deprem sırasında, tahrip olan bina ve altyapılar, afet atıkları yarattıkları çevresel riskler nedeni ile çevre ve halk sağlığı açısından olumsuzluklar taşıdığı belirtilen raporda, sağlık risklerinin azaltılmasının hayati önem taşıdığı kaydedildi.

Raporda, “Bu kapsamda acil durum ve afet sonrası müdahale çalışmalarında, çevre ve insan sağlığına yönelik sağlık risklerini azaltmak adına atık yönetimi ele alınması gereken en temel konulardan birisidir. Geçici barınma alanlarında sağlıklı içme kullanma suyu temininin sağlanması, atık suların bertarafı ve atık yönetimi afet yönetiminin en önemli unsurlardır. İçerisinde bulunduğumuz pandemi koşullarında bu atıklara eklenen maske ve eldiven atıkları da büyük sağlık riski oluşturmaktadır. İçinde bulunduğumuz pandemi koşullarında Afet Atık Yönetiminin uzman personel tarafından çok daha etkin ve hassas yönetimi ile sağlık risklerinin azaltılması hayati önem taşımaktadır” ifadelerine yer verildi.

Enkaz kaldırma ve yıkım çalışmalarının deprem alanında yaşanan çevresel risklerden biri olduğu belirten raporda, “Deprem sonucu yıkılan, hasar gören binaların yapıların yaşı, yapımında ve varsa yalıtımında kullanılan malzemeler, kullanıcıları tarafından yapı içinde/üzerinde kullanılan kimyasallar aydınlatma armatürlerinin tipi gibi unsurlar yapıların yıkılması ile atmosfere yayılarak hava kirliliğine neden olabilmektedir. Yapılan araştırmalar, yapı çökmelerinin ve yıkımlarının yaşandığı bölgelerde yüksek konsantrasyonda radon, asbest, cıva, sülfür, klor gibi solunması sakıncalı gazların varlığını ortaya koymuştur. Bu nedenle sarsıntı sonrası oluşacak toz ve gaz kirliliğine karşı arama-kurtarma ekipleri dışındaki kişilerin yıkılan yapılara yaklaştırılmaması, ekiplerin arama-kurtarma sürecinde tam donanımlı ekipmanla çalışmaları, yıkıntıların temizlenmesi aşamasında ise yeniden toz ve gaz yayılımının olacağı hesaba katılarak etkilenim bölgesi hesaplanarak görevliler dışındaki kişilerin alandan uzak tutulması ve kirli havayı solumalarına engel olunması gerekmektedir” denildi.